Sayın okurlarım ülkemiz her geçen gün o kadar çok yüz güldürücü olaylara şahit oluyoruz ki bunun kıymetini bilmiyoruz.

 

  1. Siyaset hastalığımız maalesef kötü huylu kanserden çok daha tehlikeli hale gelmiştir. Bilhassa Çanakkale’miz bütün vilayetlerden çok daha ön sıralarda olması gerekirken gerektiği yerlere erişememiştir. Bunlardan biride toplu taşıma araçları daha önce belediye ve minibüsçüler idi sonra birleştirildi. Belediyede bir gün iş icabı abi dediler sen 65 yaş hemen hazır dilekçe verdim. Bir kart faydalanmaya başladım. Daha sonra belediye ve minibüs birleştirildi. Bir gün bir baktım minibüs şoförü eliyle kaputa vuruyor. Bedavacılar diye söyleniyor telefon ettim. Belediye ye niye verdiniz kartı bize hakaret ediliyor dedim. Sordular 007 dedim o problemi biraz şikayetçi misin hayır onunda bakmakla yükümlü insanları vardır dedim. daha sonra bakanlar kurulu kararı ile bütün illerde 65 yaş üstü kararı çıktı. Eyvah bedavacılar neredeyse şehirler diyarı bedavacılar diyarı oluyordu. Yine ilgili yerlere telefon ettim. Biliyoruz sen plakasını bildir dediler. Ben ispiyoncu değilim dedim ve corona hastalığı yetişti. Bizlere yasaklama çıktı.
  2. Anneler derneği Mudurnu Sarot Termale gezi düzenledi. 12 Kasım hareket 400 kişilik yer yeniler geliyor eskiler gidiyor. 19 Kasım İstanbul B.B. Başkanlığınca 3 otobüs 120 kişiye yakın 57 Kıbrıs Gazisi 57 adet eşi ile geldiler tanıştım. Otel ücretleri de dahil 3 akşam misafir oldular ve 22 Kasım Salı aynı gün ayrıldık. Ne mutlu yaşlısına bu vatan için Kıbrıs’ta savaş vermiş kişileri bu şekilde ödüllendirmek. Ara sıra Çanakkale Şehitliklerini de gezdik gördük diyorlar. Bizler Çanakkale’de dilekçe vermedik ille tolu taşıtlardan faydalanalım demedik TC Devleti bakanlar kurulu diğer devletler gibi yaşlısına emsal teşkil edip böyle bir karar almış hem çağırıp kart vereceksin sonra bedavacılar diyeceksin. Ayrıca köprü diyorsan vay Atatürk düşmanı oluyorsun. Neyse geldi geçmedi.
  3. Aslında ilimizin her karıl toprağında ayrı bir tezat her insanın da (istisnalar hariç) bir asalet var. Bugün 26 Kasım haber ekranlarında şerit halinde geçen yazı örneklerinde Çanakkale ili Lapseki ilçesi Karamusalar köyü kadınları 50 yıldır her Cuma sıra ile ikram sofraları kuruyor ve bu gelenek devam ediyor. Ne mutlu o dağ köylerine. Buna benzer örneklerimiz çok, 3 sene önce kızım arabası ile gelmiş Yukarı Okçular köyüne çıktık. 6 yaşında torun da var. Kaç kşi buyurun yemek yiyelim dediler. Evlerine davet ettiler. Sağ olun dedik tam giderken Sadettin isimli biri biraz bekleyin dedi. Bir poşet lokma, simit ekmeği getirdi ve bizi uğurladı. Böyle insanlarımızdan Allah razı olsun.