Kitabımızda ‘Her mağduriyetin bir memnuniyet,, her memnuniyetin bir mağduriyeti olur’ der.

  1. Kitabımızda ‘Her mağduriyetin bir memnuniyet,, her memnuniyetin bir mağduriyeti olur’ der. Ben 3-4 senedir yürüme güçlüğü çekiyorum. Nedeni ayak kaslarım zayıfladı, kendimi çok ihmal ettim.
  2. Tam bir yıl önce 25 Şubat Çarşamba saat 15.00 belediyeye su parası yatırdım. Kuzeybatı istikametinden çok kuvvetli bir rüzgar Cuma pazarı üzerinden fırtınayı önleyemiyor. Kantar durağına 50 metre kadar var artık gidemiyorum. Kum toz girmesin gözlerim kapalı, sağ kolumda bir şey hissettim. Genç biri koluma girmiş ‘Nasıl yardımcı olabilirim’ dedi hemen şu durağa kadar. Oradan nereye, Esenler’e;  Çekti beni bir otomobilin kapağını açtı oturttu. İş yerini kapatmış olacak ki biraz sonra direksiyona geçip hareket etti. Ah üniversitenin önündeyiz. ‘Adınız’ dedim, ‘GURBET’ dedi. ‘Hiç de öyle değilsiniz, insanlığa çok yakınsınız, herhalde evli olmayıp, namzetsiniz. ‘Evliyim’ dedi. ‘Eh yeni evli olup çocuğunuz yoktur’ dedim. ‘Var’ dedi. ‘Kaç tane?’ ‘4 tane’ dedi. ‘Eh siz kaç yaşındasınız’ ‘41’ dedi. Sarı morların önüne de geldik mimarmış. ‘Kusura bakmayın’ dedim. 1948’li yıllarda ilkokuldayım, ‘Kız evla değil mi, okuyup da ne olacak’ diye bir akım vardı. Sonra kanun çıkmış cezalandırılacak diye gelinlik kızlar ilkokula başladı. Bu yaşıma kadar çok değişik evreler geçirdim, çok teşekkür ettim. Mvi Marmara’da oturuyormuş.
  3. Bir akşam İÇTAŞ Kongre Salonu’nda Türk Sanat Müziği konserinden çıktım. Üst tarafta anayolda belediyenin görevli toplu taşıt araçlarına iyi ayaklar yürümüyor. Birden sağ koluma bir bayan girdi. ‘Beyefendi siz eski modelsiniz’ dedi ‘Sizin arazi vitesiniz yoktur’. Ben de ‘Siz herhalde Alman Krap markasınız şu anda Kaz Dağı’nın tepesine çıkarım’ dedim. Arkeolojide hoca FİLİZ SANAY Hanımmış. Beni bir de araca bindirdi, bir bayanın yanına oturttu. Hakikaten Uzun Köprü’den İstanbul’a kadar ufak tefek bayırlar. Deve inleten vs gibi hepsinin ismi var. Duraklarda araç beklerken ‘Birisi’ dedi ‘Senin o bahsettiğin Beylikdüzü şimdi İstanbul’un en kıymetli yerlerini teşkil ediyor.
  4. 2019 yılı 31 Mart seçimlerden önce olacak Seyit Onbaşı’da Cuma namazı marketten bir şeyler aldım. Biri lafa tuttu. Ayaklar yürümüyor. 5 Kadar orta yaşlı bayan sarı mor durağında. Hepsi gözü bana diktiler. Ç-1 bekliyorlar. İl Bayındırlık önünden o geçiyor, yaklaştım. ‘Beyefendi senin kimin kimsen yok mu?’ dediler.. ‘Yok’ desem hemen bulacaklar ‘Var’ dedim. Ben de artık atıcılığı öğrendim. Allah atıcı kulları severmiş ama nişangahlı atacaksın. Ben artık aşağılara inmez oldum. Koluma girip 30 adım atanın ismeti 68 adım atanın kısmeti açılıyormuş, boş yok. İsmete kısmete ihtiyacımız yok. O zaman 100 adım da denizde en pahalı yatı, karada saray yavrusu katı oluyormuş deyince ‘E o zaman biz de senin koluna gireriz’ dediler. Ç-1 otobüs geldi. Yüz ifadeleri tebessüme dönüştü. Ben bayanlarımızın bu kadar vefalı kişiler olduğunu yeni yeni 80’inden sonra öğreniyorum. Selam olsun, ‘Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun’