.

8 Ocak 2014 tarihinde Sözcü gazetesinden bir haber;
CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve arkadaşları tarafından, “17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrasında gelişen olayların araştırılarak sorumluların ortaya çıkarılması” amacıyla verilmiş olan Meclis Araştırma Önergesinin tartışıldığı sıralarda söz alan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’ın meclis kürsüsünden anlattığı fıkra…
.
Köyün birine bir hırsız dadanmış, köyün camisine dadanmış hırsız.
Cemaat her namaza durup imam “Allahu Ekber.” dediğinde hırsız hemen hem caminin içinde hem köyde operasyon yapıyor, eline ne geçirirse çalıp çırpıyor.
Bir gün, iki gün derken köylüler bir gün hırsızı yakalar.
“Ne yapalım, nasıl bir ceza verelim?” derler ve ihtiyar heyeti bir karar verir uzun tartışmadan sonra.
“Bu hırsızı camiye imam yapalım. Böylece önümüzde olur, namaz kıldırır, hırsızlık yapamaz.” derler.
Bu öneri kabul edilir ve hırsızı imam yaparlar.
Köyden ayrılan bir vatandaş da uzun süre sonra köye geri döner ve meraken ilk karşılaştığı köylüye de “Ya şu bizim hırsız ne yapıyor?” der ve “İmam olunca uslandı mı, hırsızlıkları bitti mi? diye de sorar.
“Ne gezer!” demiş arkadaşı.
“İmamlığa devam ediyor ama hırsızlığı da sürdürüyor.”
“Nasıl oluyor o?”
“Allah’ı var, artık çalmıyor. Hatta günde beş vakit ‘hırsızlık günahtır ey cemaat, aman ha!’ diye vaaz veriyor.”
Köylü sorar: “Eee, hırsızlığı ne zaman yapıyor?”
“İki tane adam tuttu, onlara çaldırıyor, malı götürüyor.” der.
.
Esas komedi bu fıkra sonunda yaşanmış.
Nasıl mı?
AKP sıralarından “Sataşma var” diye itiraz gelmiş…
 
***
Tarih 24 Mart 2014 Sözcü Gazetesi.
.
Dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız, Adana'da yaşayan Kayserililerle çay içip, sohbet eden hemşerisi Hüseyin Akçağ, Uzunyayla'nın meşhur bir yer olduğunu, havasının atların ciğerlerini geliştirdiği için Osmanlı'dan beri bu bölgede atçılığın çok yapıldığını dile getirdi. Hüseyin Akçağ, Uzunyayla'da yaşayan Çerkesler ile Avşarların at hırsızlığı fıkrasını anlattı.
.
Çerkez'in biri at çalmış ve oğluna;
“Al bu atı pazara götür sat. Ben gidersem tanırlar” demiş.
Oğlu da pazara götürmüş.
Avşar'ın biri gelmiş, ata bakmış;
“Bunun ayağı sakat” demiş.
Oğlan da “Hayır sakat değil” diye karşılık verince,
Avşar; “Bir bineyim o zaman” demiş.
Avşar, ata binmiş, gidiş o gidiş.
Oğlan akşam eve gelmiş, Çerkez oğlu atı sattı diye heyecanlanmış.
“Kaça sattın oğlum?” diye sormuş.
Oğlu da “Vallahi baba geldiği fiyata gitti” demiş.
.
Yine komik tarafı şu;
Kahvedekiler, “Buralarda da bu fıkra anlatılır, ama biz üzerimize alınmıyoruz” karşılığını vermişler.
 
***
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik kürsüden anlatmaya başlıyor;
“Temel ile Dursun suç işlemiş, idama mahkûm etmişler ve bunları huzura çağırmışlar; ikisini de idam edecekler” der, demez CHP sıralarından Haluk Koç ayağa kalkarak itiraz ediyor;
“Sayın Başkan, Karadenizlilere sataşıyor!”
 
***
Zamanında CHP Ankara Milletvekili Yakup Kepenek, “Temel, Sirkeci’de cinayet işlemiş” şeklinde fıkraya başlamış.
Bunun üzerine AK Parti Milletvekili Samsun Milletvekili Ahmet Yeni karşı çıkmış;
“Temel cinayet işlemez” demiş.
 
***
Süleyman Demirel’e 12 Eylül öncesi niye tedbir almadığı sorulunca anlattığı fıkra;
Hocanın evini hırsızlar soyunca komşular hocayı suçlarcasına;
“Hocam, insan kapısını kilitlemez mi? Para ortaya konur mu? Bu kadar ağır uyku olur mu?” demişler.
Hoca da cevap vermiş:
“Tamam ben hatalıyım da, eve giren hırsızın hiç mi kabahati yok?”
 
***
CHP’li sormuş;
“Söyleyin bakalım, bu seçimi nasıl iptal ettirdiniz?”
“Kusura bakmayın meslek sırrıdır söyleyemeyiz…”