Hayat hafiftir... Rahatlayın!

Hayat hafiftir... Rahatlayın! Hayatımızın ne kadar geçici olduğunun farkına varabilseydik, belki de başkalarını mutlu etmek için sahip olduğumuz fırsatları bir kenara atmadan önce iki kere düşünürdük. Öyle değil mi dostlar..!
Birçok çiçek çok erken hasat edilir. Bazıları hala tomurcuk halinde olabilir. Hiç filizlenemeyen tohumlar var ve tüm hayatlarını rüzgara teslim olana kadar taç yaprağı, huzurlu, canlı olana kadar yaşayan çiçekler var.
Ama bunlar tahmindir çünkü tam anlamıyla bilemiyoruz. Bu bahçeyi, çevremize ekilen o çiçekleri daha ne kadar sulayabileceğiz bilemeyiz. Ve çoğunlukla da ihmal ediyoruz. Çok az önemsiyoruz. Bizden, başkalarından. Küçük şeylere üzülür, değerli dakikalarımızı ve saatlerimizi kaybederiz. Günler, bazen yıllar kaybederiz. Konuşmamız gerektiğinde susarız; susmamız gerekirken çok konuşuruz.
Ruhumuzun çok istediği sarılmayı vermeyiz çünkü içimizdeki bir şey bu yaklaşımı engeller. Alışık olmadığımız için şefkatli bir öpücük vermeyiz ve karşımızdakinin nasıl hissettiğimizi otomatik olarak bildiğini düşündüğümüz için bundan hoşlandığımızı söylemeyiz.
Ve …….gece geçer ve gün gelir, güneş doğar ve uykuya dalar ve biz aynı kalırız, kendi içimize kapanırız.
Sahip olmadığımız şeylerden şikayet ederiz ya da yeterince sahip olmadığımızı düşünürüz. Hep birilerinden talep ediyoruz: başkalarından, hayattan, kendimizden. Çoğunlukla da hayatlarımızı bizden daha fazlasına sahip olanlarla karşılaştırmaya alışkınız. Ve aslında daha azına sahip olanlarla karşılaştırmaya çalışsak bu büyük bir fark yaratır. Ve zaman geçer.
Hayat geçiyor aslında doğru dürüst yaşamıyoruz. Hayatta kaldık çünkü başka bir şey bilmiyoruz. Ta ki, beklenmedik bir şekilde uyanıp arkamıza bakana kadar.
Ve sonra kendimize soruyoruz: Şimdi ne olacak?
Şimdi, bugün hâlâ bir şeyleri yeniden inşa etme, dostça kucaklaşma, nazik bir söz söyleme, sahip olduklarımız için şükretme zamanı.
Sevmek, nazik bir söz söylemek ya da şefkatli bir jest yapmak için asla ne çok yaşlı ya da ne çok genç değilsin.
Arkana bakma. Ne geçtiyse geçti geçti canım. Neler kaybettiysek de kaybettik. Hepsi geçti. Geleceğe bak. Hala etrafımızı saran çiçeklerin kıymetini bilme zamanı.
Sizin geçmişinizde halen daha düşündüğünüzde içinizi acıtan olaylar var mı ?
Kendinize ve çevrenize sevgiyle bakın.
Selam ve Sevgilerimle,
SİZİ SEVİYORUM…
SİZİ SEVİYORUM…
SİZİ SEVİYORUM…