İktidarın tampon örgütü Ulusal Süt Konseyi bundan 15 ay önce 1 Ekim 2022’den geçerli olmak üzere çiğ süt fiyatlarına büyük zam önerisi yapmıştı.

Yaptırım gücü olmayan, daha çok üretici, işleyici ile kanun uygulayıcılar arasında tampon vazifesi olan, iktidar erki tarafından seçilmiş kişilerden oluşan konsey, üreticilerin feryadına dayanamamış ve Mayıs 2022’den beri 7.5 lira olan çiğ süt fiyatlarına enflasyon oranında zam yapılmasını ve 7.5 lira olarak belirlenmesini kararlaştırmıştı. Tam bir komedi yaşanmıştı.

Şimdi ne oldu? Geçenlerde toplanan Ulusal Süt Konseyi daha önce belirlediği çiğ süt fiyatı olan 12,5 liraya 1 lira zam yaparak 13,5 lira olmasını kararlaştırdı. Başka memlekette olsa adamın yüzüne tükürürler. Geçtiğimiz iki ay içinde yem fiyatlarına %20 zam geldi. Yazın arpa 6 liraydı şimdi 8,5 lira. Cumhurbaşkanı muhalefette olsaydı ey konsey siz ne işe yararsınız derdi. Şimdi sesini çıkarmıyor. İthalat işleri önceliği olmalı.

Çiğ süt fiyatları 13,5 lira olacakmış. 13,5 liraya süt mü kaldı. Bu zavallılar hangi memlekette yaşıyorlar acaba?

Görünen o ki ithalat lobisi beyaz ürün ithalatını da hızlandıracak. Artık gemiler Venezüella’dan mı gelir, Kolombiya’dan mı gelir bilinmez ama hayvancılık iki senedir umutla yaşamaya çalışıyordu, tükenmeye doğru hızlı bir şekilde ilerleyecek artık. Bu sene de dana eti yerine inek eti yiyecek millet.

Sütün maliyetini çıkaramayan örgüte açık ve net bir şekilde yardımcı olmakta yarar var. Sadece besleme masrafları bile sütün maliyetinin üzerine çıkmaya başladı.

Türkiye hayvancılığının %80’i entansif sisteme döndü. Meralar artık eskisi gibi değil. Ucuz yem kaynakları çok azaldı. Aslında fark etmiyor. Çobanın aldığı yevmiye, hayvanın merada yediğini ancak çıkarıyor.

Neyse hesaba dönmekte yarar var. Basit bir hesapla 25 litre süt veren bir ineğin, günde 20 kg silaj, 7 kg yonca kuru otu, 10 kg süt yemi yemesi gerekir. Bu miktarlar, hayvanın laktasyon başı, ortası ve sonuna göre değişebilir ama ortalama bu düzeydedir. Bir inek her gün 50 liralık silaj, 55 liralık yonca, 120 liralık süt yemi yer. 5-10 liralık da saman, tuz, mineral yedi mi günlük masrafı 250 lirayı bulur. Yuvarlak hesap inek yılda 91 bin lira yer. 7 ton süt verir. Yani buzağının emdiği süt dışında 90 bin liralık süt sattırır. Birazını da döl tutmada gecikme ve mastitis götürür. Üretici bugünkü fiyatlarla inek başına 5 bin lira zarar eder. Sağlık, enerji, emek gibi giderler de eklenince güzelim inekler kasaplık olur.

İktidar sahipleri öteden beri enflasyonla mücadele uydurmasıyla Türk Tarımını bitirmek için çalışıyor. Pazar fazlasını ihraç ettirmiyor, üreteni rezil ediyor. Ürün fiyatlarını düşürmek için de harmanda ithalat yaparak üreteni zarar ettiriyor.

Memleket önümüzdeki günlerde et açığı yaşamaz. Veteriner raporlarıyla inekler kesim sırasına girer. Yıl sonuna kadar artan maliyetler karşısında hayvancılık işletmeleri dayanamaz. Zaten uzun süredir inek kesen bu işletmeler, tasfiye aşamasına doğru hızla ilerliyor.

Bir oyun oynanıyor. Bu oyun Türk Tarımını bitiriyor. Geçen sene 700 bin, bu sene 600 bin canlı hayvan siparişi verdiler. Hayvancıları da bitirip buğday gibi süt ürünleri de ithal edecekler.

Efendim kendi otunu silajını üretsin diyen aklı tutuklar var. Üreten çiftçi otu silajı satınca daha çok para kazanıyorsa ineğine neden yedirsin? Alnında keriz mi yazıyor?