Korona salgını sürecinde eğitim-öğretim başta olmak üzere sertifikaya yönelik eğitimler, kamu ve özel sektör toplantıları sanal ortamda gerçekleştirildi.

Eğitim-öğretim uygulamalarında ne kadar verimsiz olduğu açık bir şekilde ortaya çıktı. Korona başlangıcında üniversiteye giren gençlerimiz yaklaşık dört yarıyıl eğitimlerini uzaktan tamamlamaya çalıştı. Eğitmenlerin önemli bir kısmı bu gençlerimizi kayıp nesil olarak tanımladı.

Uzaktan eğitim süreci boyunca sınavlarda yapay zeka kullananlar kadar, sınav esnasında uzman kullananlar dahi vardı. Her ne şekilde olursa olsun derslerde yorulan gençler anlatılanlardan yeterince yararlanamadı.

Korona salgını ve yasaklar kaldırıldığı halde, kolay olması ve insanları bir araya getirme rahatlığı nedeniyle bazı toplantılar sanal ortamlarda sürdürülüyor. Aslında bu ortamların daha verimli olması için bazı tedbirlere ihtiyaç duyuluyordu. Ancak üzerinde çok fazla durulmadı.

Yeni araştırmalar, sanal toplantılar sırasında izleyicilerde kısa süre içinde uyku hali ortaya çıktığını, uykulu hallerin zihinsel yetersizlik ve can sıkıntısından kaynaklandığını ortaya koyuyor.

İnsanların uzaktan yapılan toplantılarda stres giriyor. Bunu anlamak için yapılan bir araştırmada sanal toplantılar ve yüz yüze toplantılar sırasında kalp atış hızı değişkenliği incelenmiş ve yaklaşık 400 toplantıda 44 bilgi çalışanları arasındaki farklar ortaya konmuş.

Araştırmada izlenen bazı insanların hem yüz yüze hem sanal olarak yapılan toplantılarda çok hevesli ve dikkatli olduğu ortaya çıkarken, çoğunun sanal toplantılarda uyku hali gösterdiği ortaya çıkmış. Ekran karşısında uyuyakalan deneklerin çoğunda zihinsel yetersizlik, ilgisini toplayamama gibi sorunlar baş göstermiş.

Yüz yüze toplantılarda konuya olan ilgiyi korumak, sanal toplantılara göre daha kolay görünüyor. Çünkü sanal toplantıları izlemek için daha fazla donanım gerektiriyor. Özellikle kameralar kapalıyken, izleyiciler konuya odaklanamıyor.

Sanal toplantılarda zihinsel yorgunluğun önüne geçmek için izleyicilerin özel hazırlanması gerekiyor. Toplantıya hazırlıklı gelmeleri gerekiyor. Arada bir mola vermek gerekiyor. Odaklanma konusunda ön eğitim almasında yarar bulunuyor. Aksi takdirde sanal toplantılarda yüz yüze yapılan toplantılara göre beyin çok daha çabuk yoruluyor.

Uzmanlar sanal toplantı esnasında izleyicilerin ve katılımcıların çay, kahve ve benzeri içeceklerle zihinlerini zinde tutma çabalarının, kısa mesafelerde hareket ve yürüyüş yapmalarının uyku halini azaltmada az da olsa işe yarayabileceğini iddia ediyorlar. Yoksa insanlar yattıkları yerden de toplantılara veya sanal eğitim çalışmalarına katılabiliyorlar. Ancak bu tür izleyiciler çok kısa sürede uyuyakalıyorlar.