New York'ta yapılan balmumu analizi, bal arılarının mevcut ve gelecek nesillerini uzun vadeli toksisiteye maruz bırakan çok çeşitli pestisit, herbisit ve fungisit kalıntıları buldu.

New York'ta yönetilen bal arısı kovanlarında yapılan balmumu analizi, bal arılarının mevcut ve gelecek nesillerini uzun vadeli toksisiteye maruz bırakan çok çeşitli pestisit, herbisit ve fungisit kalıntıları buldu. Araştırıcılar aynı zamanda kozmetik ürünlerinde balmumunun yaygın bir şekilde kullanıldığına dikkat çekerek bal mumunda ilaç birikimi insanların kozmetik ürünlerdeki kontamine bal, polen ve balmumu yoluyla benzer şekilde olumsuz etkilere maruz kalabileceğini belirtiyorlar. Balmumunda bulunan kimyasallar insanlara faydalı olmasa da bu ürünlerdeki küçük miktarların, arılar üzerindeki etkileriyle karşılaştırıldığında insan sağlığı için büyük bir risk oluşturması pek olası görünmüyor. Ancak yine de dikkatli olmak gerekiyor.

Cornell Üniversitesinde yapılan araştırmada böcek ilaçları balmumunda birikebileceğine, arıcıların birkaç yılda bir eski balmumlarını değiştirmesi gerektiği belirtiliyor. İki senede bir değiştirilen peteklerde ilaç kalıntısının azaldığına dikkat çekiliyor.

Zehirli kalıntılar, zirai mücadele yapılan tarım alanlarında bitkilerin nektar ve polenlerinden ve arıcıların kovanlara uyguladığı ilaç ve pestisitlerden kaynağını alıyor ve balmumunda birikiyor.

Araştırmada analiz edilen 72 arıcıya ait kovanlara ait örneklerin tamamında pestisit bulunmuş ve araştırmacılar, her balmumu numunesinde ortalama 18 kalıntı olmak üzere 34 fungisit, 33 böcek ilacı ve 22 herbisit etken maddesi tespit etmişler. Ticari olarak arıcılık yapanların petek örneklerinde daha fazla kalıntı tespit edilmesi de önemli bir sonuç olarak belirtiliyor. Ticari olarak arıcılık yapanların peteklerinde daha fazla kalıntı bulunması normal. Çünkü daha fazla geziyorlar ve ilaçlı bölgelere daha fazla girip çıkıyorlar.

Balmumu örneklerinin %86'sında bulunan en yaygın kimyasallar, arıcıların bal arılarını varroa akarlarından korumak için kullandıkları bir böcek ilacı sınıfı olan akarisitler idi. İkinci sırada en fazla rastlanan ilaç etken maddesi ise piperonil butoksit, yaygın bilinen adıyla deltametrindi. Neonikonid olarak adlandırılan sistemik böcek öldürücüler, özellikle tohum ilaçlamasında kullanılan ilaçlar da balmumu örneklerinde en fazla rastlanan ilaçlardı.

Kovanlarda uzun süre aynı peteğin kullanılması ilaç yükünü artırmaktadır. Özellikle başta varroa olmak üzere yavru çürüklüğü ve nosemaya karşı kullanılan ilaçların etken maddeleri petekte kalmaktadır. Her ne kadar kullanılan ilaçların bozulma süreleri olsa da aktif etken madde birikimi kullanım yoğunluğuna bağlı olarak artmaktadır. Diğer yandan polen ve nektar ile birlikte tarım alanlarından ilaç etken maddesi taşınmakta ve petekte birikmektedir. Biriken ilaç etken maddeleri öncelikle arılarda stres oluşturmaktadır. Diğer yandan arı ürünlerini kullananlarda az da olsa risk oluşturmaktadır.

Geçtiğimiz ilkbaharda Mersinli bir arıcı arkadaşın arıları, tozlaşma için getirdiği kiraz bahçesinde önemli zarar görmüştü. Sebebini öğrenmek için petek analizi yaptırmıştık. Tamı tamına 65 farklı ilaç etken maddesi çıkmıştı. Varroa mücadelesinde kullanılan amitraz etken maddesi en fazla bulunan idi.

Petek eskidikçe ilaç yükü artıyor. Buradan hareketle petek yenilemenin daha sıklıkla yapılması gerekiyor.