FOYASI MEYDANA ÇIKMAK Ne kadar alışmışız sahte şeyler yapmaya.

Sahtekarlığa?
Olduğundan farklı göstermeye.
.
Nerede kaldı bizim maneviyatımız?
Nerede kaldı inancımız?
.
Bu yazıyı bana yazdıran haber şu:
Yer: Olimpiyat Stadı.
Maç: İstanbulspor-Galatasaray
Saha zemininden sorumlu firma, yapılacak müsabaka öncesi saha zemininin daha iyi, çimlerin daha yeşil görünmesi için gıda boyası ile yeşile boyamış.
.
Yani zemini iyileştirip futbola elverişli hale getireceğine, beceremediği iyileştirmenin gözükmemesi için çimleri gıda boyası ile boyamış.
.
Aynı Kayserilini eşeği gibi.
Onun hikâyesi de şöyledir:
Çok cimri bir adam olan babalarından harçlık dahi alamayan üç kardeş aralarında konuşup bir plan yaparak babalarından para sızdıracaklardır.
Derken bir plana uyarak “Eşeğimiz kayboldu” diyerek tüm mahalleye duyururlar.
Dolayısıyla bu haber babalarının kulağına da gider.
Adamın üzüntüden kalbi duracak gibi olur.
Eşeğini bulana mükâfat vermeyi bile düşünür.
Çocukları da aynı üzüntüyü paylaşır görünüp arkadaşlarının evine gizledikleri boz eşeği plana uyarak siyaha boyarlar.
Nihayet eşeğin boyama işi biter.
Eşeği arkadaşlarıyla hayvan pazarına gönderirken babalarına koşarak:
-“Babacığım pazarda bir eşek gördük ki sorma o kadar güzel. Hem de bizim kaybolan eşeğe o kadar çok benziyor ki şaşarsın. Sadece bunun rengi siyah.”
Babaları buna sevinir ve: “Kaç paraymış?” diye sorar.
Çocukları, planın tuttuğunu görünce çok sevinir, değerinin altında bir fiyat söylerler.
Babaları seve seve parasını verir.
Böylece çocuklar eşeği babalarına boyayarak satmış olurlar.
.
Anlayacağınız bunlar da çimleri boyayarak satmaya kalkmışlar.
.
Ancak maç esnasında bu yeşil gıda boyası futbolculara bulaşınca da foyası meydana çıkmış.
.
Kuyumcular, süs eşyası için kullandıkları elmasların arkalarına “Foya” denilen bir malzeme sürerlermiş.
Sebebi daha parlak ve alımlı olmalarını sağlamakmış.
Ancak zamanla bu “Foya” denilen malzeme çözülür ve eski parlak halini kaybeder, soluk bir hal alırmış.
Bu durumda “Foyası ortaya çıktı” derlermiş.
.
Zamanla deyim haline dönüşen bu cümle, sahtekarlık yapanlar için söylenmeye başlamış.
.
Bizim stadyuma sürülen Gıda Boyası’da çıkınca “Foyası ortaya çıkmış” oldu.
.
Hani insan şaşıyor kendi kendine:
Şu mübarek günde neler yazıyoruz?
 
MODERN DÖNEM
İhsan Eliaçık Hoca paylaşmış sosyal medyadan.
.
4 sebepten dolayı insanlık tarihinde (erken) modern dönem çölde Kuran’ın ortaya çıkışı ile başlamıştır;
1- “Tanrı'nın oğlu yoktur” (İhlas; 3) diyerek Tanrı-Devletler çağını sona erdirdi.
Siyasal egemenliği yeryüzüne indirdi.
.
2- “Kölelere özgürlük” (Beled; 13) çağrısı yaparak sömürünün olmadığı bir dünyayı hedef gösterdi.
.
3- “Üstünlük (şeref) ancak takva iledir” (Hucurat; 13) diyerek her türden soy, ırk, cins, renk, kabile üstünlüklerini geçersiz saydı.
.
4- “Son peygamber (Ahzab 40) ilanı ile her türden peygamber, mehdi, mesih beklentileri çağını sona erdirdi.” 
Bu 4 şey tamamen gerçekleşmiş olmasa da modern dünyasın siyasi, iktisadi, sosyal temellerini oluşturur.
.
Hoca yine anlayana anlatmış tabi…
 
İZDİHAM
Haber Trabzon’dan.
.
Trabzon Büyükşehir Belediyesi, vatandaşlardan gelen talep üzerine Boztepe Mahallesi'nde tahsis ettiği 40 dönüm alandaki mezar yerlerini satışa çıkarmış.
.
Çıkarmasına çıkarmış ama büyük bir izdiham yaşanmış.
.
Neden mi?
Çünkü bu mezarlık;
“Deniz manzaralıymış…”
.
Yetkilisi açıklama yapmış:
“Müracaat eden vatandaşları yer seçimi için alana davet ettik. Burada 6 bin kişilik yer var. 3 bin müracaat almıştık. 3 bin kişilik daha yerimiz var. Her müracaat eden yerini alacak.”
.
Korkmayın yerimiz var demiş yani.
İzdihamın sebebi zaten yer için değil, manzara seçimi içinmiş.
.
Ne diyelim?
“Allah bu dünyada deniz görmeyi nasip etmediklerine, bari ölünce nasip etsin… Amin…”
 
KADININ ADI YOK!
Yobazlık iyice yürüdü gitti.
İktidar olarak “Din elden gidiyormuş”, zaten umurunda değil.
.
Din adı altında, laik Cumhuriyetimizde kadın düşmanlığı sürekli körükleniyor.
Anlamadığım tarafı da şu:
Kadınlar da buna alet oluyor.
.
Birisi demişti unuttum:
“Şeriat! Şeriat! diye bağıran kadınları 1 haftalığa Afganistan’a staja yollayacaksın” diye.
.
Şeriat derken hangi Şeriat?
.
İran mı?
Afganistan mı?
Suudi Arabistan mı?
Yemen mi?
.
Hangisi?
.
Yoksa Kitaptaki gerçek Şeriat mı?
Hangisi?
.
Ülkemizdeki en son vaka şu.
Sosyal medyada yayınlandı.
.
Sarıklı bir adam konuşuyor.
Belli ki bir söyleşide söylüyor bunları:
“Düğünlerde davetiyeye annenin de adı yazıyor. Ne lüzum var ya! Babanın adını yazın kafi… Yok efendim eşitlik var âlemde… Onun da adı yazılacakmış. Yahu ne ilan ediyorsun? Eşinin adının ne olduğunu âleme be! Ne gerek var başkalarının dostlarının, arkadaşlarının, başkalarının senin eşinin ne olduğunu bilmesine… Ha hocam ne oluyor sanki böyle olunca yav! Yahu ecdadımızın titiz davrandığı yönlerden biri de bu… Yüzünü göstermemişler, elbisesini göstermemişler, adını saklamışlar…”
.
“Kadının adı yok!” demişti rahmetli Duygu Asena.
Vallahi de billahi de dediği çıktı?
.
Zaten ne gerek var kadının adına, sanına?
Yollayın bir kenara;
Elinde şiş otursun dursun…
Yollayın mutfağa;
Ekmek yoğursun,
Yollayın ebeyi,
Çocuk doğursun…
.
Başka ne işe yarar ki?
.
Şu sarıklıya şu hadisi hatırlatmak lazım.
Belli ki unutmuşa benziyor:
“Allah sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız veya teyzelerinizdir.”
 
ŞİMDİ Mİ?
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay demiş ki:
“Erkekler pilava çok meraklı oturup da devamlı pilav yemesinler. Pilav lezzetli olabilir ama saç dökülmesinin temel sebebidir. Çünkü; insülini yükseltir.”
.
Yahu Canan hoca!
Bunu şimdi mi söylüyorsun.
Keşke kırk yıl önce söyleseydin.
Bizdeki saç bizden gittikten sonra artık makarna yesek de faydası yok.