.

Kamu yönetiminde kamu öncelikleri devletin çıkarları her zaman önde gelir. Bu duygudan yoksun kamu idarecileri ve sivil toplum örgütleri vatana ve millete hizmet edemez.
Orman yangınları ve sel felaketlerinde ne yazık ki kamunun bu kadar kötü idareciler elinde kaldığı ortaya çıkıverdi. Sokaktaki insanımız çok daha fikirler ve eylemler üretti.
Öteden beri kamuda liyakatin yerlerde süründüğü hep dillendirildi. Kulağı sağır olan iktidar sahipleri devletin kötü idare edildiğini göremediler. Bizden olsun çamurdan olsun mantığıyla hareket eden iktidar sahipleri devletin battığını görmezden geldiler. Kendini eleştirenleri hainlikle suçlayan, milleti yalana inandırmaya çalışanlar, yüz binlerce dekar ormanın kül olmasına neden oldular. Hala birilerini suçlamaya çalışıyorlar.
Ekonomide kötü gidişleri dış güçlere bağlayan iktidar sahipleri, paranın pul oluşuna, memleketin ithalat cenneti oluşuna seyirci kaldılar. Damadın değişik cümlelerle ekonomi anlattığı memlekette, Türk Lirası savaş halindeki Suriye parası karşısında dahi yarı yarıya değer kaybetti. Ekip değişince bir şey oldu mu? Elbette hayır. Değer kaybı devam ediyor.
Orman yangınları, gıdada memleketi dışa bağımlı hale getiren bakanlığın ne kadar beceriksiz veya tersinden ne kadar becerikli olduğunu gösterdi.
Buğdayda arpada bile memleketi dışa bağımlı hale getiren bakanlık yetkililerinin, orman yangınlarıyla mücadele yerine makam araç ve donanımlarına ne kadar çok para harcadıklarını da ortaya çıktı. Lüks makam araçları alıp da, Türkiye’nin güzide kurumu THK’nin uçaklarına hurda diyenler, vatana ihanet mi ettiler yoksa hizmet mi belli değil.
Evet, THK gerçekten memlekete güzel hizmetler etmiştir. Öteden beri halkın destekleriyle doğal afetlerde müdahale ekipleri yetiştirmiştir. İktidar sahipleri önceleri THK’na yapılan bağışları eleştirmiş, bağışları vatana ihanet eden, mevcut düzeni devirmeye çalışan terör örgütüne yönlendirmiştir. THK’nın başına kayyum atayan iktidar sahipleri Atatürk’ün kurduğu bu güzide kurumu, işlevsiz hale getirmişlerdir. Üstelik bu kurum ne yazık ki talana açık hale gelmiştir.
Türkiye’nin en güzide kurumlarından biri de Kızılay’dır. Bu kuruma da arpalık haline getiren iktidar sahipleri, kurumu ballı maaş ödeyen kurum haline getirmişlerdir. Millet bırakın bağış yapmayı, kan bağışı bile yapmamaktadır. Sosyal medyada kan arayışları hızla artmaktadır. Sebebi gayet açıktır. Kendi çıkarları için kullanılan bu kurumlar ne yazık ki, iktidar yandaşları tarafından çökertilmiştir. Vatanını ve milletini düşünmeyen bu çıkarlarını esiri olmuş insanlar, ne yazık ki kamu idaresini de kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaktadırlar.
Ülke iyi yönetilmiyor. Her olayda devletin ayağı dolanıyor. Allah daha büyük felaketler vermesin demekle olmuyor. Eşeği sağlam kazığa bağlayıp sonra Allah’a emanet etmek gerekiyor.