.

Hiç kimse arkasına yaslanıp;
“Bu sonuçlar beni ilgilendirmez” demesin.
En baştan, en sona kadar AK Partideki herkes bu işin içinde.
.
Kaymak yerken,
Makamlar alınırken,
Tepeden inme atanırken,
Ter dökmeden mevkilere gelirken,
Parti seçim kaybederken,
“Bana ne?” ha!
“Benim suçum değil” ha!
“Birileri bedel ödesin, bana dokunmayan çok yaşasın” öyle mi?
.
Geçin bunları…
 
***
Şimdi size yakışan;
Babalar gibi istifa etmek.
.
En başta;
B. Yıldırım artık siyasi hayatı bitmeli, kendi köşesine çekilmelidir.
.
Genel başkan yardımcıları örgütleri toplayıp özür dileyerek istifalarını elden sunmalıdırlar.
.
Grup başkanvekilleri, derhal işi bırakmalıdırlar.
.
Bakanlar (ki seçimde partili aday gibi çalışanlar malumdur) derhal istifa etmelidirler.
.
İstanbul il başkanı başta olmak üzere,
31 Martta kazanıp, 23 Haziranda kaybeden ilçe başkanları vakit geçirmeden istifa etmelidirler.
.
Yine aynı şekilde kazanıp, kaybeden ilçe belediye başkanları ve meclis üyeleri bile istifa etmelidirler.
.
AK Parti içini temizlemelidir.
.
Parti içine çöreklenmiş,
Yerleşmiş,
İş yapmayan,
Reis’in sırtından geçinen,
İktidar nimetlerinden faydalanıp partiye gram faydası olmayan her kişi derhal bulundukları görevlerinden uzaklaştırılmalıdır.
.
Kendisi istifa etmeyenler, görevden alınmalıdır.
.
Tüm bunları partinizin iyiliği için değil, Türkiye’nin iyiliği için söylüyorum.
Bana çok kızıyor olabilirsiniz,
Sevmiyor olabilirisiniz.
Umurumda değil.
Zaten doğru söyleyenleri hep kovarlar, iterler.
.
Amacım şu;
İktidardasınız.
Tekrar ettirdiğiniz seçimde bu fark ile erken genel seçime gitmeden durabilmeniz zor.
.
Ama dursanız bile;
Bu siyaset ile
Bu örgüt ile
Memleketi iyi idare edemiyorsunuz.
Her şey ortada…
Ekonomiden, eğitime,
Tarımdan, dış politikaya kadar durumlar vahim.
.
Siz kendi içinizi düzeltirseniz,
Erken seçim istekleri azalır,
Memleket düzelir.
Tek derdim o.
 
***
Medyayı takip ediyorum,
Hala;
“Bu seçim sonuçlarını görmeyip, buradan yola çıkarak muhalefeti suçlayan ve iktidara yaranmaya çalışanları” görüyor ve okuyorum.
.
Çıkarları uğruna gerçekleri saptırıp, hala gaz verenleri okuyorum,
.
Kalemini yanlı kullandıkça sizleri batıracak övgü dolu satırlarını okuyorum.
.
Lütfen artık gaza gelmeyin.
Artık gereği neyse yapın.
Yoksa daha dün yaşadığınız gibi;
13 bin fark olan oy sayısı
800 bine çıkabilir.
Yüzde 51, yüzde 30’a düşebilir…
.
Her seçimde balkona çıkan Reis, (bu seçimde olduğu gibi) bir gün gelir çıkamayabilir.
.
Kazandıklarınız bir bir elden çıkarken,
Koltuk altınızdan kayarken,
Sizi Lale Devrindeki gibi hayal dünyasına yaşatan medyayı yanınızda bulamayabilirsiniz.
.
Biz halk olarak ise karşınıza geçip;
“Dememiş miydik…” demek istemiyoruz.
Zira derdimiz bu değil…
.
Derdimiz;
Kimin, nasıl yönettiği de değil,
Derdimiz;
Ülkenin nasıl yönetildiği…
.
Anlaşıldığı üzere;
Tek derdimiz Türkiye…