Malum hayat şartları, terör, trafik, ekonomi derken insana stres yükleyen unsurlar sürekli artıyor. Depresyona giren insan sayısı da artıyor haliyle.

Son zamanlarda gençlerin psikolojik danışmanlık bölümlerini seçmeleri de bunu kanıtlıyor zaten. Psikolojik sorunlarla birlikte antidepresan kullanımı da artıyor.

Antidepresan, depresyona bağlı rahatsızlıkları dindirmek için kullanılan psikiyatrik ilaç, besin maddeleri veya bitkisel maddeler (ot, yaprak, meyve) için kullanılan terimdir. Antidepresanlar, depresyonun dışında, yeme bozuklukları ve kronik ağrılarda da kullanılmaktadır. Antidepresan sadece ilaç olarak bulunmamakta, bazı bitki türleri (sarı kantaron gibi), güneşlenme, yürüyüş ve müzik dinlemek de yardımcı antidepresanlar olup, depresyon tedavisi için olumlu sonuç vermektedirler.

Ahlâki davranış genelde filozoflar ve ahlâk bilimcilerinin uzmanlık alanı olarak düşünülmekle birlikte, yapılan bir çalışmada başkalarına karşı olan davranış şekillerinin aslında beyin kimyasına bağlı olduğu iddia edilmektedir.

Londra Üniversitesinde yapılan bir araştırmada, yaygın şekilde reçeteye bağlı antidepresan ilaç tedavisinin, bencilce ya da özverili davranma arasında seçim yaparken karar verme sürecini etkileyebildiğini göstermiştir. 

175 sağlıklı yetişkinle yürütülen araştırmada, elektrik şoku verme ve alma yetkisinin bulunduğu deneklerde, insanların para karşılığında hem kendilerine hem de başkalarına ne kadar acı vermeye istekli oldukları tespit edilmeye çalışılmıştır. Rastgele seçilen deneklerin yarısına serotonin artırıcı antidepresan verilirken diğer yarısına Parkinson tedavisinde kullanılan dopamin artırıcı ilaç verilmiştir. Çalışmada karar veren guruba ne kadar elektrik şoku verirlerse o kadar çok para ödülü verileceği önerilmiştir. Elektrik şoku verme deneyinde karar vericiler arasında sadece bir doz serotonin artırıcı alanlar, kontrol gurubuna göre kendilerine ve diğerlerine zarar vermeyi önleme konusunda neredeyse iki katı kadar daha fazla parayı gözden çıkarırlarken, dopamin artırıcı antidepresan verilenler, daha bencilce davranarak para ödülü için diğerlerini incitecek tercihlerde bulunmuşlardır.

Araştırmada serotoninin ve dopaminin, insanların kişisel kazanç için başkalarını incitme arzusuna nasıl etkisi olduğu ilginç bir şekilde ortaya çıkmıştır. Antidepresan uygulamaların antisosyal davranışlara yönelten etkileri açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Yaygın olarak reçeteyle verilen psikiyatrik ilaçların sağlıklı insanlarda ahlâki kararları yakından etkilemektedir. İnsanlar antidepresan ilaç aldıklarında para için başkalarının canını yakabilecek kararlar alabilmekte, eylemde bulunabilmektedir.

İlaçların insanları daha merhametli yapma etkilerine sahip olabileceğini gösteren araştırmalar da bulunmaktadır. Bu nedenle, ilaç yan etkileri anlamında uyku dışındaki davranışsal etkileri de incelenmeli ve reçetesinde belirtilmelidir. Parkinson tedavisinde, bazı hastalar kumar hastalığı veya kompulsif (takıntılı) cinsel davranış geliştirdikleri de araştırmalarla tespit edilmiş sonuçlardır. Haberlerde ne yazık ki annesine, ninesine, dedesine eziyet eden antidepresan kullanıcılarını görüyoruz. Mahkemelerde sadece alkol kontrolü yetmeyecek yakın gelecekte belli ki. İlaç deyip geçmemek lazım.