Adamın Biri çıkmış: “Sıkıyönetim ilan edilmeli” diyor.

Adamın Biri çıkmış:
“Sıkıyönetim ilan edilmeli” diyor.
.
Ne için?
Covid-19 için.
.
Haklı da olabilir.
Ancak
Adama sorarlar:
“Bayram öncesi tedbirler alınsın” demedik mi?
“Toplu eğlence yerleri denetlensin” demedik mi?
“Düğünlerde, nişanlarda dikkat edilsin” demedik mi?
“Halay çekilmesin” demedik mi?
“Çay atılmasın” demedik mi?
.
Dedik...
.
Şimdi
“Ah, vah” çekmenin alemi yok.
.
Zamanında tedbir almayanlar şimdi hangi yüzle “Sıkıyönetim” ilan edecekler acaba?
.
Ekonomin sağlam olacak ki bir şeyler yapasın.
Öyle “Köprü halatı” müjdesi vermekle olmaz bu işler.
.
Bakın dünyada bu işler nasıl oluyormuş?
.
ABD ve
Güney Kore,
Vatandaşlarına karşılıksız nakit yardımında bulunuyor.
.
Almanya
Esnafına karşılıksız para veriyor.
.
Fransa:
Toplam 345 milyar Euro değerinde mücadele paketi açıkladı.
.
AB:
Bütçesinden 1 milyar Euro, kendi bünyesindeki KOBİ’lere likidite sağlanması amacıyla bankalara yönlendirildi.
.
İtalya:
Toplam 25 milyar Euro değerinde bir önlemler paketi açıkladı.
.
Çin:
Vatandaşına mali yardım için yaklaşık 183 milyar dolar ayırdı.
.
Birleşik Krallık:
Toplam 81 milyar dolar değerinde ekonomik yardım paketi açıkladı.
.
Peki,
Irak,
Lübnan,
Sri Lanka,
Senegal ve
Güney Afrika
Ne yapıyor?
.
Onlar mı:
Aynı bizim gibi yardım ve bağış kampanyası düzenleyip IBAN numarası veriyor...
..
Dün sosyal medyada bir fıkra okudum ve size aktarmak için not aldım.
.
Neden mi?
.
Çünkü:
Deminden beri sizlere anlatmaya çalıştığım ortamı çok iyi ifade ediyor da ondan…
.
Erzurum'da şehirlerarası sefer yapan bir yolcu otobüsünde muavin horlayan yolcuyu insanları rahatsız ettiği gerekçesiyle uyandırır.
Ancak adam tekrar uyur ve horlamaya devam eder.
Bunun üzerine muavin sinirlenir ve adamla tartışmaya başlar, tartışma büyüyünce muavin adamı otobüsten indirmeye karar verir.
Sinirlenen adam muavini bir güzel döver.
Otobüs şoförü müdahale edince şoför de dayaktan payını alır.
Yedek şoför gelir, adam onu da dövdükten sonra otobüsten iner, inerken de boksör olduğunu söyler.
Aynı muavin, başka bir gün yine bir yolculuk esnasında yolculardan birinin horladığını duyar ve  yolcuyu kibar bir şekilde uyandırdıktan sonra sorar;
-“Gardaş boksör misen?”
-“Hayır...”
-“Karateci misen?”
-“Hayır...”
-“Tekvandocu misen?”
-“Hayır...”
-“Kung-fucu misen?”
Adam şaşırır ve yine “Hayır” der.
Bunun üzerine muavin şaşkınlıkla sorar;
“Peki gardaş, neyine güvenip horlirsen?”
.
Hani şu “Sıkıyönetim ilan edilsin” diyen arkadaşa şimdi soruyorum:
“Peki gardaş, neyine güvenip sıkıyönetim ilan ediysen?”