Atatürk ile ilgili tarih okunurken;

Elini kolunu sallaya sallaya hiç çile çekmeden savaştı, Cumhuriyeti kurdu ve

57 yaşında vefat etti zannedilebilir.

.

Dün belirttiğim gibi size bu konuyla ilgili bir yazı sözüm vardı.

.

Ümit Doğan’ın “Atatürk’ü Öldürme Planları” adlı kitabında Atatürk’e yapılan suikast girişimleri anlatılmış.

Eğer okursanız yakın tarihimiz ile ilgili bilmediğiniz birçok olayı epey kapsamlı olarak belgeleriyle öğrenebileceksiniz.

.

Yazar şöyle diyor;

“İzmir suikastını pek çoğunuz bilirsiniz. Ya bilmedikleriniz?”

.

“İngilizler, milli mücadeleyi durdurmak için onlarca kez öldürmek istediler Atatürk’ü.”

.

Yazar Ümit Doğan anlatıyor;

“Mütareke yıllarında İstanbul’u işgal eden İngiliz ordusunda istihbarat subayı olarak görev yapan Yüzbaşı Bennett, 1972 yılında kendisiyle yapılan bir röportajda ‘Mustafa Kemal İngiliz taraftarı idi.’ diyerek Samsun’a çıkması için Mustafa Kemal’e kendisinin vize verdiği yönünde açıklamalar yaptı.

Daha sonra kitap hâline getirilen bu röportaj karşısında hazine bulmuş gibi sevinen derin tarihçiler, Atatürk’ün İngilizlere yakın olduğunu ve Millî Mücadele’nin İngilizlerin bilgisi ve kontrolü dâhilinde gerçekleştiğini söylemeye başladılar. Bu saçma iddiaya göre Millî Mücadele’yi başlatan ve başarıyla sonuçlanmasını sağlayan İngilizlerdi. İngilizlerin verdiği destekle Osmanlı Devleti yıkılmış, halifelik kaldırılmış ve İslam dünyası başsız kalmıştı. Lozan Antlaşması da yine İngilizlerin istediği şartlarda imzalanmış ve kendi kendine yetemeyen güçsüz bir Türk devleti kurulmuştu.”

.

Bakalım öyle mi olmuş?

1. Öncelikle İngilizlerin vize, yani onay vermesi meselesine değinelim.

Atatürk’ün İngiliz subay Bennett’ın vizesiyle Samsun’a geçtiğini her fırsatta dile getirenler, her nedense Osmanlı ülkesinde İstanbul’dan Samsun’a gitmek için neden İngiliz vizesinin gerektiğini sorgulamazlar. Atatürk’ün, Samsun’a gitmesinin gündeme geldiği dönemde ne yazık ki İstanbul işgal altındaydı. Şehri işgal güçleri yönetiyordu. Bu nedenle İstanbul’dan hareket edecek gemilerin İngilizlerden vize alması gerekiyordu. Mustafa Kemal Paşa, Samsun bölgesinde Türklerle Rumlar arasında yaşanan olayları yatıştırmakla görevlendirilmişti. Bu nedenle Mustafa Kemal Paşa ile emrindeki subay ve askerler, hatta altı değerli at için bile İngilizlerden vize alındı. Çünkü işgal İstanbul’unda resmî işler böyle yürüyordu. Alternatif tarih yazarları bu meseleyi eğip bükerek Mustafa Kemal Paşa İngilizler tarafından seçilip özellikle gönderilmiş gibi bir algı yaratıyorlar ki birazdan belgelerle açıklayacağımız üzere bu kesinlikle doğru değildir.”

.

2. İngilizler Atatürk’ü Sivas’ta öldürmek istiyor!

Eğer İngilizler iddia edildiği gibi Osmanlı’yı yıkmak ve hilafeti kaldırmak konularında Mustafa Kemal Paşa ile anlaştılarsa iş birliği yaptıkları bu adamı sonuna kadar desteklemeleri gerekir. Hâlbuki İngilizler, Mustafa Kemal Paşa’nın kendisine verilen resmî görevin dışına çıkıp bir direniş başlatacağını sezdikleri anda ona karşı amansız bir mücadeleye giriştiler.

Mustafa Kemal Paşa’yı resmî yollarla durduramayınca suikast yolunu denediler. Hem de defalarca.

İngilizlerin belgelere yansıyan ilk suikast girişimi, Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’daki temaslarını tamamlayıp Sivas’a doğru yola çıkmaya hazırlandığı sırada gerçekleşti.”

.

“Ankara 20. Kolordu Kumandanlığından gelen 21 Ağustos 1919 tarihli istihbarata göre; Sivas Kongresi’nin toplanmasını önlemek amacıyla Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey’i öldürtmeyi düşünen İngilizler, bu iş için ‘Sufi Ziya Paşa’ ve ‘Ahmed Nuri Bey’ isminde iki kişiyi görevlendirmişlerdi. Bu iki suikastçı ve beraberindeki otuz kişilik çete kılık değiştirerek Ankara’dan Sivas’a doğru yola çıkmışlardı.

Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları 23 Ağustos 1919’da Sivas 3. Kolordu Kumandanlığına durumu bildirip özellikle kongrenin toplandığı ve müzakerelerin sürdüğü sırada merkezde bir inzibat taburu bulundurulmasını istediler. Mustafa Kemal Paşa, Rauf ve Hüsrev Beyler aynı gün Ankara 20. Kolordu Kumandanlığına gönderdikleri ve gerekli tedbirlerin alındığını haber veren şifrede, hem teşebbüsün vukuu bulması ihtimalini uzak gördüklerini bildirdiler hem de ‘Siz kardeşlerimizce ne ve nasıl münasip görülürse ol tamamıyla yapılıyor efendim.’ diyerek onların yüreğine su serptiler. 

28 Ağustos 1919’da 15. Kolordu Kumandanı Kazım Karabekir Paşa, Trabzon Mevki Kumandanlığı ve 3. Kolordu Kumandanlığına gönderdiği şifrede İngilizlerce Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey’e suikast için görevlendirilen Kürt ve Arnavut çetelerin harekete geçtiği bilgisini verdiler. Sonra, bunlarla irtibatlı diğer kişilerin Trabzon ve Samsun’dan giriş yapmasının muhtemel olduğunu vurgulayarak bu kişilerin uğrayabilecekleri Kavak, Havza, Zile, Tokat, Kayseri gibi yerlerde gerekli tedbirlerin alınmasını istedi.”

.

3. İngilizlerin Atatürk’ü Öldürmeye memur ettiği casus Mustafa Sagir!

1920 yılında İngilizler özenle yetiştirdikleri Mustafa Sagir adlı casusu Mustafa Kemal Paşa’yı öldürmesi için görevlendirdiler. Mayıs ayında gizlice İstanbul’a gelen ve burada itibar kazanan Mustafa Sagir, Hindistan Müslümanlarının temsilcisi kılığında 11 Aralık 1920’de Ankara’ya geldi. Amacının Atatürk’ü öldürmek olduğu Türk istihbaratınca ortaya çıkınca tutuklanan Sagir, suçunu şöyle itiraf etti:

‘İngilizler beni tabanca ile Millî Hükûmeti ortadan kaldırmaya memur ettiler. Maksadım Mustafa Kemal’i vurmaktı. Bununla Türklerin İstiklal Savaşı duracak, Millî Hükûmet yıkılacaktı. (…) Mustafa Kemal Paşa’yı da Efgan Kralı’nı vurduğum gibi öldürecektim.’

Yargılaması Ankara İstiklal Mahkemesinde yapılan Mustafa Sagir, 24 Mayıs 1921’de Karaoğlan Çarşısı Meydanı’nda büyük bir kalabalığın önünde asılarak idam edildi. Sagir’in beyaz gömleğine takılan yaftada; bir İngiliz casusu olduğu, Ankara’ya Mustafa Kemal Paşa’ya karşı bir suikast tertip etmek ve Millî Türk Hükûmetinin esrarını öğrenerek bunları düşman devletlere bildirmek kararıyla geldiği, bu kasıt ve niyetlerinin bizzat kendi el yazısı ve eczalı mürekkeple yazdığı mektuplarla anlaşıldığı, esasen kendisinin de her şeyi itiraf ettiği için İstiklal Mahkemesi kararıyla idam edildiği yazıldı.”

.

4. Atatürk’e atılacak her bir kurşun için 20.000 lira ikramiye!

İngilizler Mayıs 1920’de Atatürk’ü öldürmek için hain bir plan yaparlar. Erzincan’dan İstanbul’a gelen tetikçi İngiliz General, Damat Ferit, Kürt Tealici Necmeddin ve Said Molla ile görüşür ve pazarlık başlar. Atatürk’e atılacak her bir kurşunun fiyatı belirlenir. Suikastçı Adil, Mustafa Kemal Paşa’ya atacağı her bir kurşun için ailesine 20.000 lira ikramiye verilmesini talep eder.”

 

“5. İngilizler Atatürk’ü öldürmek için maaşlı suikast timi kuruyor!

Ne pahasına olursa olsun Milli mücadeleyi bitirmek isteyen İngilizler, Atatürk’ü öldürmek için 1921’de maaşlı bir suikast timi kurup Anadolu’ya gönderirler. Tetikçilere 150, İstanbul’daki ailelerine 10.000 lira verilir. Kürt Zeki diye birisi de ayrıca gönderilir.”

 

6. İngilizler Atatürk’e Suikast yapacak kişilere para gönderiyor!

Atatürk’ten kurtulmak için işi sıkı tutan İngilizler Mevlüt Efendi adlı birisiyle, daha önce Anadolu’ya gönderdikleri maaşlı suikast timine para ve talimat gönderirler.”

 

7. Atatürk’e vize veren İngiliz Bennett, Atatürk’ü suikast yapacak ekibin başına geçiyor!

Bu kısmı dikkatle okumanızı rica ediyorum. Çünkü burada İngilizlerin bizzat ünlü işgal subayı Bennett’ı Mustafa Kemal Paşa’yı öldürmekle görevlendirdiğinden bahsedeceğiz. ‘Mustafa Kemal İngilizlere yakındı.’ açıklamasını yaparak derin tarihçilerin yalan tezlerine kaynak olan Bennett’ın İngilizlerin Mustafa Kemal Paşa’ya karşı tertip ettikleri suikast girişimlerinde fiilen görev aldığını göreceksiniz.

27 Mart 1921 tarihinde İstanbul’dan Mim Mim Grubu’nun gönderdiği bir istihbarat raporunda, Bennett’ın da içinde bulunduğu bir suikast timinin Mustafa Kemal Paşa’yı öldürmek üzere Anadolu’ya geçeceğinden bahsediliyordu.”

.

“Her neye mal olursa olsun, Mustafa Kemal Paşa’ya suikastta bulunmak!

Raporda suikastçıların isimleri tek tek yazılmış, İngilizlerin İstanbul’daki Genel Karargâhı’nın Ajans Şubesi Müdürü (Yüzbaşı) Bennett, Rus Kaymakamlığından İngiliz ordusuna binbaşı olarak kabul edilen Kornilof, Kırım Kumandanlığından Prens Rüstem ve Prens Fevzi, ayrıca Lütfü ve Celal adındaki şahıslarla yukarıda bahsettiğimiz suikastçılardan Asaf ve Şevket’ten oluşan bir ekibin Mustafa Kemal Paşa’ya suikast düzenleyecekleri bilgisi verilmişti.

Suikastçılar Antalya veya Bandırma yoluyla Anadolu’ya geçeceklerdi. Ancak İngiliz Subayı Bennett’ın İzmir’de çok sayıda tanıdığı olması suikastçıların İzmir yolunu da kullanabilecekleri ihtimalini doğuruyordu. Genelkurmay Başkanlığı tarafından gönderilen şifrelerle Anadolu’daki bütün kumandanlıklar durumdan haberdar edilmiş, suikastçıların vazifesinin ‘her neye mal olursa olsun, Mustafa Kemal Paşa’ya suikastta bulunmak’ olduğuna vurgu yapılmıştı. Anadolu’daki merkezlere suikastçıların eşkâlleri de gönderilmişti. Bennett’ın uzun boylu sarı saçlı hafif kırmızı yanaklı olduğu, toka ederken ellerini fazlaca açtığı, gayet güzel Türkçe bildiği ifade edilmişti. Asaf Neper’in ise kısa boylu, şişmanca, kesik bıyıklı, çok esmer benizli olduğu, sağ tarafta bıyığı ve ağzı arasında bir halep çıbanı bulunduğu bilgisi veriliyordu. Bennett’ın yanında bir doktorla Havza civarına gelebileceği ihtimalinden de söz edilen şifrelerde, suikast ekibinin memleketteki güvenlik güçlerini yanıltarak hiç umulmadık bir yerden Anadolu’ya geçebileceği söyleniyor ve son derece dikkatli davranılması isteniyordu.”

 

8. İngilizler Polis Müdürü Tahsin’i Atatürk’ü öldürmekle görevlendiriyor!

1921 yılı Haziran ayında Genelkurmay Başkanlığına gelen istihbarat raporlarında Mustafa Kemal Paşa’ya suikast hazırlığında olan İstanbul Polis Müdürü Tahsin’in haftada 40 sayfalık bir raporla İngilizlere casusluk ettiği ve İngilizlerden bu iş için 600 lira maaş aldığı bilgisi yer alıyordu. Raporlara göre Mustafa Kemal Paşa’ya tertiplenecek suikastın detayları Kadıköy Kurbağalıdere’de Sadiye Hanım’ın imarethanesiyle, Şişli’de Osman Bey Gazinosu arkasındaki Ajans Apartmanı’nda yapılan toplantılarda konuşulmuştu. Polis Müdürü Tahsin bu toplantılara beraberindeki yedi Arnavut merkez memuruyla birlikte katılmaktaydı. Toplantılar sonucunda Çerkez ve Arnavut çetelerinde yer almış on kişi seçilerek İngilizler tarafından bunların her birine Mustafa Kemal Paşa’ya suikast yapmaları karşılığında 20.000 lira vaad edilmişti. Polis Müdürü Tahsin, subay ve hoca kılığına soktuğu 10 çeteciyi Mustafa Kemal Paşa’ya suikast yapmaları için Anadolu’ya göndermişti.  

İstihbaratın Ankara’ya ulaşmasıyla birlikte gerekli yerlere suikast tertibiyle ilgili bilgi verilerek bütün merkezler alarma geçirilmişti. Birinci Grup Kumandanlığı, 14-15 Haziran 1921 tarihinde Altıncı Fırka Kumandanlığına yazdığı bir şifreyle suikast tertibinden bahsetmiş; bu bilginin İstanbul’dan gelen haberler üzerinde kendilerine Genelkurmay Başkanlığı tarafından verildiği belirterek tedbirli davranılmasını istemişti.”

.

Görüldüğü üzere İngilizler Milli Mücadeleyi durdurmak üzere hedef seçtikleri Mustafa Kemal Paşa’ya defalarca suikast düzenlemek için harekete geçmişler.

Ancak istihbaratın kuvvetli olması ile bu suikastlar hep sonuçsuz kalmış ve Allah onu Türk Devletine bağışlamış.