Paranın para kazandığı ekonomilerde gelir dağılımının adil olmasını beklemek elbette beyhudedir.

Paranın para kazandığı ekonomilerde gelir dağılımının adil olmasını beklemek elbette beyhudedir. Zenginler hemen bütün liberal ekonomilerde milli gelirden daha fazla pay alıyorlar. Toplam gelirler içerisindeki payları da sürekli artıyor. Bazı gelişmiş kapitalist ülkelerde zengin sayısı azalıyor. Hatta ABD’de artık herhangi bir firmanın gelecekte büyüme şansı dahi yok.
TÜİK’in derlediği gelir ve yaşam koşulları istatistikleri Türkiye’de en zengin % 20’lik nüfusun milli gelirden aldıkları pay neredeyse yarıya yaklaştı. Buna karşın nüfusun % 60’lık kesiminin gelirleri önemli derecede azaldı. Milli gelirden aldıkları pay da geçmiş yıllarda olduğu gibi azalmaya devam ediyor. İşin ilginci diplomalar büyüdükçe de gelirler azalıyor. Diğer bir deyişle, üniversite mezunlarının milli gelirden aldıkları pay düşerken, üniversite mezunlarının son 15 yılda sürekli fakirleştiği dikkati çekiyor.
2006 yılında Türkiye’de yoksul olan eğitimli-üniversiteli sayısı 24.000 civarında iken bu sayı 2015’te 129.000'e, 2019’da ise 250.000'e ulaşmıştır. Tersine okuryazar olmayan yoksul sayısı ise son 10 yıl içinde 2 milyondan 1.5 milyona gerilemiştir. Pandemi koşullarında işsiz sayısı her iki kesimde de artmıştır. Öte yandan son 10 yılda herhangi diploması olmayan, bir okul bitirmeyen yoksulların sayısı da azalmıştır. Böylece ilkokul mezunu olmayan yarım milyon kişi yoksulluktan kurtulmuştur. Son on beş yılda sabit ücretlilerin gelirlerinde reel anlamda bir azalış gözlenirken, zenginlerin servetlerine servet kattıkları görülmektedir.
Zenginlerin gelirlerindeki artışta, gayrimenkul, tahvil ve faiz gibi yatırımların önemli rol oynadığı dikkati çekmektedir. Bir şekilde para para kazanmaktadır.
Gençlerin daha iyi yaşam koşullarında çalışması ve bol para kazanması için anne ve babalar ellerinden geleni yapıyorlar. Sınavlara daha iyi hazırlanabilmeleri için hatırı sayılır kaynak kullanıyorlar. Ancak istatistikler ne yazık ki üniversite mezunlarının fakirleştiğini, milli gelirden aldıkları payın oransal olarak sürekli azaldığını gösteriyor. Bir yerde diplomanın hakkı verilmiyor. Peki, en fazla diplomalı nerede çalışıyor? Elbette kamuda. Peki, özel sektörde çalışanlar? O kadar çok diplomalı gencimiz var ki. Pazarlık şansı bulamıyorlar.
Kapitalist dünya, paraya para kazandırıyor. Gençlerin yeni iş kurma ve geleceklerini tasarlama konusunda çok ciddi sıkıntılar bulunuyor. Üretime destek vermeyen idareciler istihdam kapılarını kapatmaya devam ediyor. Zengini daha zengin eden politikalar ne yazık ki gençlerin önünü tıkamaktan başka işe yaramıyor.