Yasalardan mı yoksa karar verenlerin takdirinden mi bilinmez, üçüncü sayfa haberlerinde izlediğimiz hemen bütün vakalarda failler ne yazık ki hep sabıkalı çıkıyor.

Yasalardan mı yoksa karar verenlerin takdirinden mi bilinmez, üçüncü sayfa haberlerinde izlediğimiz hemen bütün vakalarda failler ne yazık ki hep sabıkalı çıkıyor.
Akşam haberlerini izlemeye korkuyor insan. Her taraf sabıkalı doldu kaldı. Sabıka sayısı da yükseliyor sürekli. Yirmi sabıkası olan insanlar sokakta gezebiliyor.
Son iki yılda işlenen cinayetlerin neredeyse tamamı sabıkalılar tarafından işlendi. Yaralama olaylarında da sabıkalılar çoğunluğu oluşturuyor. Sokaklar nasıl güvenli olacak anlamak zor.
Bakalım sabıkalılar neler yapmış?
Sıla Şentürk, Hüseyin Can Gökçek adındaki kişi tarafından bıçakla öldürüldü. Gökçek'in 10 ayrı suçtan sabıkası olduğu belirtildi.
Şanlıurfa’da sopayla dövülüp ardından üzerine tiner dökülerek ateşe verilen ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Suriye uyruklu Amara Dwla'nın (13) tutuklu babasıAhmed Mohammed Dwla'nın başka suçlardan da arandığı ortaya çıktı. 4 evlilik yapan Mohammad Dwla'nın, bir eşini kaynar suyla yaktığı, öldürdüğü kızına sarkıntılık yapan bir genci de bıçakladığı ortaya çıktı.
Adana’da babasını ve ağabeyini bıçaklayarak öldüren zanlının 2016 yılında 10 ay hapis cezasıyla aranırken kendisini almaya gelen polislere saldırıp, kendine de zarar verdiği ortaya çıktı. Tutuklanan Ferhat K.’nın 2016 yılında Askeri Ceza Kanunu'na muhalefet suçundan 10 ay hapis cezası aldığı ve 3 ayrı basit yaralama suçundan kaydı bulunduğu için arandığı, ancak kendisini almak için eve gelen ekiplere direndiği ortaya çıktı.
Diyarbakır'da yaşayan Remziye Yoldaş, 16 suçtan sabıka kaydı bulunan ve 9 yıl kapalı cezaevinde kaldıktan sonra infaz düzenlemesiyle sevk edildiği Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kurumu'ndan firar eden Veysi Yoldaş tarafından Ağustos 2020'de 7 yaşındaki kızının gözü önünde pompalı tüfekle öldürüldü.
Belçika'nın Gent şehrinde eşi ve hamile kız kardeşinin de aralarında bulunduğu dört kadını öldürüp, iki kişiyi de ağır yaraladığı gerekçesiyle ömür boyu hapse mahkûm edilen Osman Çallı'nın, cezasının geri kalanını çekmek için iade edildiği Türkiye'de serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Belçika kamuoyundaki iddialarla ilgili olarak yaptığı açıklamada, Çallı'nın tahliyesinin, uluslararası ve iç hukuka uygun gerçekleştiğini bildirdi.
Vakalar ve failleriyle ilgili sabıka sayıları uzayıp gidiyor. Eskiden de arada bir af çıkar, gazetelerin üçüncü sayfaları cinayet ve hırsızlık vakalarından geçilmezdi. Günümüzde teknoloji çok gelişti. Sorunlu failleri takip etmek bile mümkün. Kamera kayıtlarını izliyoruz ama hep iş işten geçtikten sonra ne yazık ki.
Belçika’da dört kişiyi öldürdükten sonra ömür boyu hapis cezası alan bir kişinin, memlekete geldikten sonra serbest bırakılması Belçika makamlarını şaşırtırken, bizim adalet sağlayıcıları iç hukuka uygun olduğunu savunabilmişlerdir. Çok garip değil mi?