Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)  Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısıyla genel durumu değerlendirdi. Ekonomik krize vurgu yapan Erkek, toplumun derin bir yoksulluk ile karşı karşıya olduğunu belirterek, “Ülkedeki olumsuz tabloyu değiştireceğiz” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, güçlendirilmiş parlamenter sistem konusunda 6 partinin hazırladığı ortak mutabakat metninin tamamladığını ve genel başkanlara sunulduğunu söyledi. Türkiye'de ekonomik kriz yaşandığını, toplumun derin bir yoksullukla karşı karşıya olduğunu belirten Erkek, 2021 yılında yaşanan adaletsizliklere de dikkat çekti. “Yaşamın her alanında ağır adaletsizlik tablosuyla karşı karşıyayız” diyen Erkek,  “Yalnızca adliyelerde, mahkeme salonlarında değil ekonomide, eğitimde, sağlıkta, iş yaşamında, her alanda adaletsizlik var. Ama en ağırı, en önemlisi gelir dağılımındaki. Gelir dağılımındaki büyük adaletsizlik sonucunda toplum derin bir yoksullukla karşı karşıya kaldı” dedi.
Erkek, “Bugün Hrant Dink’in ölüm yıldönümü, kendisini saygıyla anıyoruz. Şunu da vurgulamak istiyoruz. İnsanları öldürebilirsiniz ama fikirleri, düşünceleri asla öldüremezsiniz ve bu topraklarda barışı da kardeşliği de asla öldüremeyeceksiniz. Her yıl adaletsizliklere ilişkin raporumuzu sizlerle paylaşıyoruz. 2020 yılı için adaletsizlik pandemisi demiştik. 2021 ise bitirdiğimiz yıl adaletsizlik pandemisinin yeni varyantlarla daha da büyüdüğü bir yıl oldu. Evet virüs gibi adaletsizlik de yeni varyantlarla, yeni türlerle maalesef ülkemizde büyümeye devam ediyor. Yaşamın her alanında ağır adaletsizlik tablosuyla karşı karşıyayız. Yalnızca adliyelerde, mahkeme salonlarında değil ekonomide, eğitimde, sağlıkta, iş yaşamında, her alanda. Ama en ağırı, en önemlisi gelir dağılımında büyük bir adaletsizlik var. Ve bu gelir dağılımındaki büyük adaletsizlik sonucunda toplum derin bir yoksullukla karşı karşıya kaldı. Tabi aslında bunun sorumlularından biri de Türkiye’ye yaşatılan bu ucube sistem. Toplumdaki derin yoksulluğun, yaşanan bu acıların sorumlusu en başta bu ucube sistemi Türkiye’de hayata geçirenler. Parti Genel Başkanlığı, hükümet, devlet, yargı bir kişide birleşti. İşte tüm güçler bir kişi de birleşince tablo ortada. Bu tabloyu değiştireceğiz. Erdoğan 14. Louis gibi devlet benim diyor. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir şahıs devleti olmayacak. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz ve ilk seçimden sonra demokratik hukuk devletini mutlaka tesis edeceğiz” dedi.

“YILLAR GEÇTİ, HALA ADALET BEKLEYENLER VAR”
 
Osman Kavala davasına da değinen Muharrem Erkek, “Adaletsizliklerden konuştuğumuz için birkaç davadan da bahsetmek istiyorum. 17 Ocak tarihinde Gezi Davası görüldü. O davada biliyorsunuz Osman Kavala da 4 yıldır tutuklu. Suçsuz bir insan 4 yıldır ceza evinde. Hakkında bir mahkeme kararı olmadan bir insa 4 yıldır cezaevinde tutuluyor. Gezi Davasında, Osman Kavala davasında fail ceza hukuku uygulanıyor. Orta çağ Avrupa’sında, Hitler Almanya’sında, Stalin Rusya’sında uygulandığı gibi. Yani failin suç oluşturan bir eylemi yok, kişinin muhalif olması sebebiyle maalesef cezaevinde. Çağdaş hukuku, Çağdaş ceza hukukunu bir kenara bırakıp Fail Ceza Hukukunu uyguluyorlar. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamayarak Türkiye2yi hukuk devletinden kopardılar. Bu tabloyu mutlaka değiştireceğiz. Biz bu memlekette tüm adaletsizlikleri adaletle ortadan kaldırmaya kararlıyız. Ankara ceza mahkemesinde Madımak Davası devam ediyor. Yıllar geçti, hala adalet bekleyenler var. Önümüzdeki hafta 25 Ocak tarihinde Çorlu’da Tren Katliamı davası var. Çocuklar ölmüştü hatırlarsanız. Maalesef Çorlu’da adalet rayların altında ezildi. Çünkü gerçek sorumlular sanık olarak yargılanmıyorlar. 27 Ocak’ta Ankara’da Çubuk’ta Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişimi davası var. O dava da adalet yok, azmettirenler, perde arkasındakiler yargılanmıyor. O davayı da takip ediyoruz. 31 Ocak’ta Sakarya’da Hendek Patlama davası var. 7 işçi hayatını kaybetmişti. 128 kişi yaralanmıştı ve devam eden birçok dava var. Maalesef bu davaları yaratan adaletsizlik ve ağır ihmaller, hukuk devleti olmayışımızdır” dedi.
 
“BASIN ÖZGÜR DEĞİLSE, TOPLUM DA ÖZGÜR DEĞİLDİR”
 
Basın özgürlüğü açısından Türkiye’nin hiçte iyi bir durumda olmadığına dikkat çeken Muharrem Erkek; “Demokratik Hukuk Devleti basın özgürlüğü olmadan gerçekleşemez. Basın özgür değilse; toplum da özgür değildir. 2021 yılında Adaletsizlik Pandemisi yeni varyantlarla büyürken basın özgürlüğü de ağır darbeler almaya devam etti. Sözcü, Cumhuriyet, Birgün, Korkusuz, Evrensel gibi basın organı gazeteler ilan kesme cezaları ile susturulmak istendi. Bu devam etti, etmeye de devam ediyor. Basın İlan Kurumunu maalesef silah olarak kullanan bir saray iktidarıyla karşı karşıyayız. RTÜK belli televizyonlara, Fox, Halk TV, KRT, HaberTürk, Tele1 gibi kanallara toplam 71 kez ceza verdi. Bu cezaların bedeli de 21 milyon 500 Bin lira. Diğer tarafta 100 bin şikayet var; ama bir tek ceza yok diğer kanallara. Basın; yönetenlere hizmet için değil, yönetilenlere hizmet için vardır. Bu baskı ve cezalar gerçek gazetecileri asla susturamayacaktır. O kadar gözleri döndü ki; sokak röportajları yapan insanları dahi gözaltına aldılar. Sarayın arkasındaki korku o kadar büyük ki, sokak röportajlarına dahi tahammül edemiyorlar, insanlar seslerini duyuramasın istiyorlar” dedi.
 
“İKTİDARIMIZDA BİR TEK UMUTSUZLUĞU YASAKLAYACAĞIZ”
 
Baskı ve sindirmelere, açılan davalara rağmen mücadele etmeye kararlı olduklarını belirten Muharrem Erkek, “Muhalefete yönelik baskılar, parti yöneticilerimiz, genel başkanımız hakkında, il ve ilçe başkanlarımız, Gençlik ve Kadın Kolları başkanlarımıza ifade özgürlüğü kapsamındaki açıklamalarına rağmen yüzlerce dava açıldı. Hiç önemli değil; üyemizden genel başkanımıza kadar hiçbir baskı, hiçbir dava bir santim dahi geri adım attırmadı, attıramayacak da. Bizim verdiğimiz mücadele demokrasi mücadelesidir. 2002 yılında iktidar olduklarında ‘3 Y ile Savaşacağız’ dediler. Biri de yasaklardı. Ama yasakları o kadar büyüttüler ki; çünkü bu sistem her geçen gün daha da otoriterleşecek, her geçen gün daha da yasakları büyütecek.  İlk seçimde iktidar olacağız. 6 parti çalışmalarımızı tamamladık. İlk seçimde iktidar olduktan sonra; millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayı da Türkiye Cumhuriyeti’nin 13’ncü Cumhurbaşkanı olacak. Yeni Cumhurbaşkanı ve yeni meclis toplumsal uzlaşma ile birlikte yeni anayasa değişikliğini milletimize sunacaktır. Çünkü türkiye2nin yeni bir siyaset kültürüne, yeni bir siyaset anlayışına, yeni bir sisteme ihtiyacı var. Bu sistemi mutlaka ama mutlaka inşa edeceğiz. Çünkü bu ülkeye dayatılan bu ucube sistem 83 milyon vatandaşı freni patlamış kamyon gibi uçuruma sürüklüyor. Buna dur diyeceğiz. Bizim iktidarımızda bir tek yasak olacak; umutsuzluk yasak olacak. Maalesef bugün umutsuzluk gençlerimizi maalesef intihara dahi sürükleyen bir noktaya geldi. Türkiye’yi yeniden mutlu ve onurlu bir ülke haline getireceğiz. Bir hırsız her şeyi çalabilir ama hiç kimse endişe etmesin özgür irademizi asla çalamaz. Gerçeği asla çalamaz” ifadelerine yer verdi.
 
“MUTABAKAT METNİNİ GENEL BAŞKANLARA SUNDUK”
 
Güçlendirilmiş parlamenter sistem konusunda 6 partinin hazırladığı ortak mutabakat metninin tamamladığını ve genel başkanlara sunulduğunu söyleyen Muharrem Erkek açıklamalarına şöyle son verdi; “6 parti 4 aya yakın bir süredir ciddi bir çalışma gerçekleştirdik. Büyük bir uyum ve nezaketle gayret içerisinde çalıştık. Ne için? Çünkü Türkiye için çalışıyoruz, demokrasi için ittifak yapıyoruz. Hiçbir Genel Başkanın hiçbir partinin derdi, kendi partisi veya şahsıyla ilgili değil. Zaten hepsi söylüyor; mesele Türkiye meseledir. Türkiye maalesef demokrasisini kaybetti, bu sistem eşitliği, özgürlüğü, adaleti yok etti. Bu sistem gençlerimizin hayallerini umutlarını çaldı. Biz bu sistemi değiştirmek için birlikte çalışıyoruz ve değiştireceğiz. 6 siyasi parti ortak mutabakat metni çalışmalarını tamamlamıştır. Son çalışmamızı da gerçekleştirdik, ortak mutabakat metnini 6 siyasi partinin sayın genel başkanlarına sunduk. Şimdi süreç, takdir genel başkanlardadır. En kısa sürede Genel Başkanlar bir araya gelecek ve Türkiye kamuoyuna gerekli mesajları vereceklerdir. 6 partiden çalışma ekipleri ile ortaya önemli bir metin koyduk, bu metin demokratik, hukuk devletinin tesisi, güçlendirilmiş Parlamenter sistem, bağımsız ve tarafsız yargı, Kamu yönetimleri, üniversiteler, yerel yönetimler için hazırlandı. Temel ilkeleri ortaya koyduk, çok önemli somut öneriler ortaya koyduk. Bu metin ilk seçimden sonra yürütülecek çalışmaların bir alt yapısıdır. Millet ittifakı güçlenerek, büyüyerek yoluna devam ediyor.”
 
Haber Merkezi