Son günlerde vaka sayısında artış yaşayan ülkeler arasında yer alan ülkemizde de Delta Varyantı’nın etkisi sürüyor.  Artan vaka sayıları ile gündemin birinci en çok konuşulan maddesi haline gelen yaz bittikten sonra yeni bir kapanma ya da kısıtlama olur mu? sorusu gündemde. Doktor Özgür Çalım eğer böyle giderse vaka sayılarında sert bir yükseliş olmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyerek, aşılama topluma yayılırsa bu süreci sürü bağışıklığı yolu ile aşılabileceğini de ekledi.
 
Sağlık Bakanlığı 25 Temmuz'a ilişkin korona virüs tablosun resmi internet sitesi üzerinden paylaştı. Türkiye'de 25 Temmuz gününde 24 saatte 14 bin 230 yeni vaka tespit edildi, 55 kişi hayatını kaybetti Vaka sayılarında 5 binli rakamları gören Türkiye'de vaka sayılarında ivme tekrar yukarı doğru ilerlemeye başladı. Eğer vaka sayılarında düzeyli bir artış yaşanmaya devam ederse, yaz sonunda olası bir kapanma olma ihtimali vatandaşları tedirgin ediyor. Peki bu mümkün mü kapanma nasıl olabilir neden olabilir, Aşılamanın kapanma üzerinde bir etkisi olacak mı? Aşılamada yeni dönem bekleniyor mu? Bütün bu merak edilenleri değerlendiren Doktor Özgür Çalım, eğer böyle giderse vaka sayılarında sert bir yükseliş olmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyerek, aşılama topluma yayılırsa bu süreci sürü bağışıklığı yolu ile aşılabileceğini de ekledi.

“VARYANTIN ETKİSİ İLE BİRLİKTE BULAŞMA ORANINDA BÜYÜK SIÇRAMALAR OLDU”
Özgür Çalım, ‘’En başta vaka sayıları neden arttı birinci olarak tedbirler 1 Temmuz'dan sonra gevşetilmesinin ardından kimsenin derdi artık bu olmamaya başladı. Özellikle yaz aylarının gelmesi ve turizm ile birlikte bu iş daha da güçleşti ve üstüne bir de uzun bayram tatili eklenince uzun yollar, maskesiz insanlar tedbirleri kafasında bitiren halk bunun etkisi ile vakalar arttı. Arttı ama artmanın yüksek düzeyde olmasının bir diğer sebebi ne biliyor musunuz? Elbette varyant, Delta Varyantı. varyantın etkisi ile birlikte bulaşma oranında büyük sıçramalar oldu. Ama bu sadece bizim ülkede değil her ülkede oldu. Eğer dikkat etmezsek, aşılarımızı olmaz çevremizde aşılanma oranı artmaz ise bu bizim bağışıklığımızın da üzerine gelecektir. Ondan dolayı ki bence bu ülke ve dünya olarak bir ekip işi halledilecek bir durum, herkesin aşılanması işte bundan önemli, elbette o zaman yüksek vakalardan az vakalara ve rahat eden bir toplum yapısına ulaşabiliriz bunlar birbiri ile etkili ve entegreli işler ‘’ dedi.

AŞI OLMAZSA OLMAZIMIZ”
Aşılama ve kapanma konusunda da konuşan Çalım, ‘’Pandemi sürecinden çıkılmak için olmazsa olmasın aşı olduğunu bilmeliyiz. Başka bir çare yok. Herkes olmalı, eğer yaşayacaksak sağlıklı yaşayacaksak bunu hep birlikte yapmalıyız. Eğer bu aşılamada aşı sıramız geldiği halde aşı yapmaz işi safsaklarsak sonunda başımız çok ağrıyacak, kendimizi evin bir köşesinden bir kenarında bir kapanma ile bulabiliriz. Bu son iki ay kapanmadan önce son çıkış dikkatli olalım maske mesafe kapalı alan kuralları hijyene önem verelim ‘’ dedi.
 
Geçtiğimiz günlerde de Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nurettin Yiyit, COVID-19 ile mücadelede aşı, maske ve mesafenin önemine dikkati çekerek, hızla yukarıya doğru tırmanmaya başlayan verilerin sonbahar ayının biraz zor geçeceğini gösterdiğini belirterek, salgınla mücadelede vatandaşları yataksız, tedavisiz, ilaçsız, aşısız bırakmama hedefiyle ciddi bir efor sarf edildiğini, bu süreçte birçok hastanenin hizmete alındığını, tedavi şekillerinin devamlı güncellediğini, aşı tedarikinde büyük işler yapıldığını ve hatta aşı üreten ülkelerden biri olma anlamında da ciddi yol alındığını belirtmişti. Yiyit, özellikle sağlık tesisleri anlamında iyi bir sınav verildiğini, vatandaşların da 1,5 yılda bu takımın en “

“ŞU ANKİ VERİLERE GÖRE SONBAHAR ZOR GEÇECEK”
 Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nurettin Yiyit, COVID-19 ile mücadelede aşı, maske ve mesafenin önemine dikkati çekerek, hızla yukarıya doğru tırmanmaya başlayan verilerin sonbahar ayının biraz zor geçeceğini gösterdiğini söylemişti. Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nurettin Yiyit, COVID-19 salgınında gelinen son durum ile aşılama çalışmalarını değerlendirdi. Yiyit, salgınla mücadelede vatandaşları yataksız, tedavisiz, ilaçsız, aşısız bırakmama hedefiyle ciddi bir efor sarf edildiğini, bu süreçte birçok hastanenin hizmete alındığını, tedavi şekillerinin devamlı güncellediğini, aşı tedarikinde büyük işler yapıldığını ve hatta aşı üreten ülkelerden biri olma anlamında da ciddi yol alındığını belirtti. Yiyit, özellikle sağlık tesisleri anlamında iyi bir sınav verildiğini, vatandaşların da 1,5 yılda bu takımın en önemli parçası olduğunu söylemişti.

"ARTIK ELİMİZDEKİ EN ETKİLİ YÖNTEM TOPLUMSAL BAĞIŞIKLIK"
 Mutasyonların bazen virüsü olduğu yerden çok daha kötü bir noktaya doğru götürdüğünü anlatan Yiyit, şöyle devam etti: “Şimdi hayatımıza yeni bir mutasyonla yeni bir stres girdi. Bu şu demek, yine artan sayılar demek. Buna yönelik yeni tedbirler demek. Aslında 1,5 yıllık yol yürüyüşümüzde çok şey öğrendik. Maske ve mesafenin bütün varyantlarda işe yaradığını öğrendik. Bunun ötesinde de tedbirlerin ve uyumun inişte ne kadar kıymetli olduğunu gördük. Hep birlikte vakaları indirebildiğimizi gördük. Ülke, vatandaş olarak tecrübelendik ve nerede durmamız gerektiğini de artık hepimiz biliyoruz. Şimdi geldiğimiz bu kontrollü normalleşme döneminde de biraz özlediğimiz o hayata dönmenin getirisiyle birlikte, vakalarımız tekrar yukarı doğru yükselmeye başladı.”

Özel Haber: İbrahim Akın Kazancı