Çanakkale’de 5 bin yıllık Troya Antik Kenti’ne su taşınmasını sağlayan tarihi su kemerinde restorasyon çalışmaları tamamlanmak üzere.
Roma döneminde Troya’ya su sağlanması amacıyla yaptırılan su kemeri Çanakkale merkeze bağlı Civler köyü Kemerdere Göleti’nde bulunuyor. Uzun yıllar boyunca kullanılan su kemeri zamanla yıpranınca, restore edilerek turizme kazandırılması kararlaştırıldı. Batı Anadolu'daki Roma Dönemi'ne ait sağlam kalmış kemerlerden biri olduğu için büyük bir öneme sahip olan su kemerinin için 2020 yılının Mart ayında Çanakkale İl Özel İdaresi tarafından restorasyon çalışması başlatıldı. Yüzde 70 oranında yapımı devam eden su kemerinin güçlendirme ve cephe temizliği tamamlandı. Derz imalatlarının devam eden projenin 2021 yılı Temmuz ayında tamamlanması hedefleniyor.
Orman içinde bulunan tarihi su kemeri, akan dereleriyle ziyaret edenleri kendine hayran bırakıyor. Özellikle kamp kurmak isteyenler buraya büyük ilgi gösterirken, derenin oluşturduğu küçük gölet ise kemere ayrı bir güzellik katıyor.
“Burası bizim için küçük bir cennet”
Çanakkale ve Kazdağları bölgesinde kamp ve doğa gezileri gerçekleştiren Burak Çiftçi (36), “Burak Çiftçi, “Burada bir restorasyon çalışması başladı. Bizim daimi kullandığımız ve sevdiğimiz lokasyonlardan bir tanesi. Kemerdere köyündeki su kemerindeyiz şuanda. Tarihçesini bilmeyenler için ufak bir bilgi geçeyim ben. Bu çok eski bir kemer. Troya döneminde, Troya kentine su taşınmış, su kemeri olarak geçiyor. İl Özel İdare öncülüğünde burada bir restorasyon çalışması başlatıldı. Kemer şuanda yenileniyor, dökülen taşları vardı. Çanakkale bölgesinde eşsiz bir doğa, küçük bir cennet bizim için burası” dedi.
“Gölet ve içerisindeki balıklar akvaryumu andırıyor”
Kemerdere’de bulunan su kemerinin çok güzel bir lokasyonda olduğunu belirten Çiftçi, “Bir doğasever ve gezgin olarak şöyle söyleyebilirim, aslında çok önceden restorasyon çalışması yapılması gerekiyordu ama yine de geç kalınmış değil. Dışardan baktığınız zaman teknik bir şey söyleyemem ama bir vatandaş gözüyle gayet sağlam görünüyor şuan ki çalışma. Çok keyifli bir bölge olacak, zaten öyleydi. Tek derdimiz burayı temiz tutalım ve önümüzdeki nesillere bir şekilde aktaralım. Çok güzel bir lokasyon. Arkada bir gölet var, içinde balıklar var akvaryum gibi, akan bir deremiz var” diye konuştu.
“Atikhisar Kalesi’de turizme kazandırılmalı”
Çanakkale merkeze 10 kilometre uzaklıkta bulunan Atikhisar Kalesi’nin de restore edilerek, turizme kazandırılmasına dikkat çeken Çiftçi, “Çanakkale merkezin su kaynağı olan Atikhisar Barajı var, onun tam tepesinde bir kale var. Antik bir kale Gavurhisar, şuan ki adıyla Atikhisar deniliyor. Terk edilmiş, virane bir alan şuanda. Orada da bir yapı var. Pers dönemine kadar dayandığı söyleniyor, Pers ordusuna gözcülük amacıyla yapıldığı söyleniyor. Hocalarımız tabii ki daha iyi bilirler. Öyle bir alanı da restore edip, burası gibi turizme kazandırabiliriz. Turizm bakımından Çanakkale çok zengin. Sadece deniz değil, tarih, doğa ve eski yapıları var. Turizm konusunda da bence farklı alanlar açmamız gerekiyor, çok daha başarılı bir yere gelebiliriz. Kalenin ilginç bir yapısı var. İçerisinde kiliseye benzer bir yapısı var. Surların ve kulenin bir kısmı duruyor. Çok güzel bir panoramik bir manzarası var. Barajı ve Çanakkale merkezini tepeden görebilirsiniz. Hatta ‘Dur Yolcu’ yazısına kadar görebilirsiniz. Umarım yetkililer orası için de bir çalışma başlatır” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA