Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) Çanakkale İl Örgütü 18 Mart’ın 105.yıldönümü nedeniyle İlhan Pirinçciler Parkı’nda açıklama yayımladı.

Stant kuran HKP tarafından yapılan açıklamada, “Çanakkale Zaferi, sadece bizim değil, tüm mazlum milletlerin emperyalizme karşı ilk zaferidir. Çanakkale Zaferi, Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın da mayasıdır. Çanakkale Zaferi, Kürdüyle Türküyle, Lazıyla Çerkeziyle, kadınıyla erkeğiyle, çocuğuyla yaşlısıyla tüm halkımızın kanı pahasına kazanılan, o güne kadar tarihin gördüğü en büyük Haçlı donanmasını yenen ve Birinci Emperyalist Paylaşım Savaşı’nın seyrini değiştirerek tarihe “Çanakkale Geçilmez” sözünü yazdıran ve bu büyük destanı yaratanların oluk oluk akan kanlarıyla kazanılan bir büyük zaferdir. Çanakkale Zaferi, 105 yıl önce birçok lisenin mezun vermemecesine öğrencilerinin şehit düştüğü, cesaret ve azmin insana neler yaptırdığını gösteren bir destandır. İnsanüstü bir kuvvetle 280 kiloluk top mermisini kucaklayıp omzuna alarak topun namlusuna süren Seyit Onbaşı'ların yazdığı bir destandır. 105 yıl önce emperyalistleri, ölmeyi emreden Mustafa Kemal'in emrine uyup canları pahasına Çanakkale'den geçirmeyen, emperyalist "savaş köpeklerini" kuyruklarını kıstırıp inlerine geri gönderen önderlerimizin, atalarımızın onurunu ve gururunu yaşatmak onlara olan borcumuzdur. Ülkemizin bağrına sokulacak hançerler olacak, Boğazlar Anlaşmasını işlevsiz bırakacak, Karadeniz’imizi ABD’nin gölüne çevirecek, ayrıca doğa ve çevre katliamına neden olacak Kanal İstanbul ve Çanakkale Kanalı projelerine karşı çıkmak, “Çanakkale Geçilmez’in tarihsel önemini daha da artırmaktadır.  Bu nedenle, ABD-AB emperyalistlerinin Ülkemize ve Ortadoğu halklarına dayattığı BOP'a, Ortaçağcı Gericiliğe karşı; Antiemperyalist İkinci Kurtuluş Savaşı’mızı zafere ulaştırmak için Halkın Kurtuluş Partisi olarak Halkımızla birlikte mücadeleye devam edeceğiz. Şan olsun bu destanı yaratanlara. Şan olsun Mustafa Kemal'e ve Birinci Kuvayi Milliyecilere. Kahrolsun ABD-AB emperyalizmi. Yaşasın İkinci Kurtuluş Savaşımız.”

Dilvin Altıkardeş