Adam video yayınlamış. İlahiyatçı (ymış) Hüseyin Çevik Kafasında sarık, bol sakal çenesinde bağırıyor;

“Cennette bir sabah kahvaltısı 70 sene sürecek… 10 ton diyoruz ama 50 tona kadar çıkıyor bu iş. Cennette bir adam sabah kahvaltısında 50 ton yiyebilecek…”
.
Cübbeli başka taraftan bağırıyor;
“Resûlullah efendimiz bir gusül ile 9 eşini gezerdi, arada bir abdest alırdı maşallah…”
.
Bu mübarek Cuma günü dinimizin nerelere evrilmeye çalışıldığını görün.
.
Ana teması;
“Ahlaklı ol, adaletli ol diyen” bir dinin geldiği noktaya bakar mısınız?
.
Kullandığı tek bir kelimeden insanları linç edenler, bunlara ne diyeceksiniz?
.
Söylediklerini ispat edemeyip, sürekli dini rayından çıkarmaya çalışanlara bu mübarek günde ne diyeceksiniz?
.
Sonra da, “İslam kötüleniyor, Kuran yakılıyor” diye bağırıyorsunuz.
.
Önce kendi içimizdekileri susturalım, İslam’ın gerçek yüzünü ortaya koyalım bakın o zaman ne güzel şeyler olacak?
.
Cesareti olan varsa çıkıp söylesin Kuran’daki gerçekleri…
.
Siz söylemedikçe bunlar dini istediği yöne çevirecekler…
 
“OHHH OH!”
Seçim öncesi bir bakan televizyonlara, meydanlara, sosyal medyaya çıkarak;
“Ohhh oh!” çekiyordu hatırladınız mı?
.
Bu görüntülere bakan muhalefet, iktidara oy vereceklere seslenerek şöyle demişti;
Bunları tekrar iktidara getirirseniz daha çok “Ohhh” çekersiniz.
.
Seçim bitti.
Aynı parti iktidara geldi.
.
Bakalım neler oldu?
.
En basitinden başlayalım:
“Türkiye Tek Yürek” deprem kampanyasında toplanan bağışların toplam miktarının ve nerede kullanıldığının araştırılması önergesi AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.
.
“Ohhh!”
.
Sosyal medyada yazmış birisi:
Emekli bir arkadaşım bana “Bayramda biraz fazla açıldık 5 bin lira borç verebilir misin?” dedi.
“Kılıçdaroğlu emeklilere 15 bin lira bayram ikramiyesi verecek” dediğimde “Soğan ekmek yerim yine de ona oy vermem” demişti
Ona, “Git soğan ekmek ye” dedim para falan vermedim.
.
“Ohhh!”
.
Bir litre süt 46 ? olmuş…
.
“Ohhh!”
.
Motorlu Taşıtlar Vergisi 2 katı artırıldı.
Yumuşatmak için “Bir defaya mahsus” kelimesi eklendi.
.
“Ohhh!”
.
İçki sigara ÖTV’si 14.8% artırıldı.
.
“Ohhh!”
.
Finansal kiralama, faktoring, elektronik ödeme şirketleri, sermaye piyasası kurumları, sigorta şirketleri kurumlar vergisi % 30’a yükseltildi…
.
“Ohhh!”
.
İzmir Alsancak Limanı'nın Körfez ülkelerine satılması için görüşmelere başlandı…
.
“Ohhh!”
.
TOGG’a zam gelmiş.
.
“Ohhh!”
.
Bunlar son günlerin iyi haberleri.
Daha çok “Ohhh!” çekeceğimiz güzel günler yakında gelecek.
Hiç merak etmeyin.
.
“Ohhh oh!”
 
***
BASİT ASLINDA
Otomobil alım ve satımlarındaki fahiş fiyatları önlemek için geçtiğimiz ay yeni bir düzenleme yapılmıştı.
.
Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan, “İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” yürürlüğe girmişti.
.
Bu yönetmeliğe göre ikinci el araçlar için “6 ay, 6000 km” kuralı konulmuştu.
.
Bu düzenlemeye göre;
Oto galeriler
Yetkili bayiler
Araç kiralama firmaları ve
İkinci el otomobil ve arazi taşıtı satışı yapan kişiler,
İlk tescil tarihinden itibaren aracın alımının üzerinden 6 ay ve 6000 km geçmeden ikinci el araçları satamayacaklardı.
.
Geçen gün Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelikle, “İkinci el araçların fiyatının, sıfır liste fiyatından yüksek belirlenmesi 1 Ocak 2024'e kadar yasaklandı…”
.
Şu anda piyasadaki bayilerde sıfır araba yok.
Sebep?
Bilinmiyor.
Araba üreticileri “Biz üretip piyasaya veriyoruz” diye açıklama yapıyorlar.
.
Öyleyse iş Ticaret Bakanlığı’na düşüyor.
Fabrika çıkışından itibaren arabaları takip etmek ve nereye gittiklerini bulmak.
Stokçuluk yapanları, hülle yapanları tespit ederek ruhsatlarını iptal etmek.
.
Bu kadar zor değil aslında da neden yapılmıyor onu anlamadım…
.
(Bu konu hakkında yakında bir dosya hazırlayıp sunacağım size, bekleyin…)
 
ARDA GÜLER
Arda Güler meselesine takıldım.
Açıklamaları takip ettim.
.
Bu çocuk yüzünden Fenerbahçe maçlarını izlemeye başlamıştım.
“Helal olsun” diyordum her seferinde.
Hele milli takımda oynarken başka sevmiştim.
Attığı gol ile gönülleri feth etmişti çoktan…
.
Transfer dönemi gelince, Dünya yıldızı doğmuş olan bu çocuk için söylenmedik kalmadı.
.
Gitmesine üzüldüm mü?
Beşiktaşlı olarak sevindim.
Ama Fenerbahçeliler de sevinsin.
.
Nihayetinde içlerinde çıkan ve dünya futboluna daha 17 yaşında hediye ettikleri bu çocuk ile gurur duysunlar.
.
Bazı paylaşımlar beni üzmedi değil;.
“Fenerbahçe’yi sevmediği” yönünde isnatlar yapıldı.
“İmzaların yüreklere atılmadığı” söylendi.
.
Bir de şöyle düşünün o halde;
“Sözleşmesinde 500 dakika oynama mecburiyeti vardı, 1547 dakika oynatıldı. İstese sakatım derdi oynamaz ve tazminat olan 5 milyon euroyu cebine koyar giderdi…”
.
“İstese Fenerbahçe’yi masaya bile oturtmazdı. 17.5 yattı mı abi? Sizinle işim kalmadı. Sonraki satış felan geçiniz” derdi.
.
Şimdi?
20 Milyon Euro bonservis,
10 milyon Euro bonus ve
Bir sonraki satıştan yüzde 20 pay…
.
Sorayım size;
“Bu çocuk Fenerbahçe’yi sevmiş mi?
Sevmemiş mi?”
.
Bu arada sosyal medyada bir paylaşım vardı:
“Ulan Arda Güler… Nasıl kariyerinin baharında kalitesiz bir ligde kalıp zaman kaybetmek varken Camavinga, Kroos, Modric, Tchouameni, Bellingham, Valverde gibi adamlarla antrenmana çıkıp Ancelotti idmanı yersin… Yazıklar olsun…”
.
Yazının sonunda gülücük imojisi vardı elbet...