İnsanın yapısında vardır refah seviyesini artırmak, daha rahat yaşamak, kaynaklardan daha fazla yararlanmak.

Hatta paylaşmayı unutur çoğu zaman ortak değerlerden yararlanırken.
Egoların güçlenmesiyle birlikte daha fazla kazanma isteği de artar da artar. Önce kendisi için rahat bir hayat hedeflerken çocuklar için de değerli olan materyalleri biriktirmeye başlar. Az daha, az daha derken hayat felsefesi, mal ve para yığmaya döner gider. Kendisi de farkına varmaz. Bu felsefe içinde varlık içinde kıtlık çekenler bile vardır. Çünkü külli bir miras bırakma hırsı kasıp kavurmaktadır içini. Kendisi için derken gelecek nesiller için de yığılım para ve mallar başat hale gelir. Hani bizden geçti artık ifadesi, gelecek nesillere çalışıldığının göstergesidir.
Miras, ebeveynlerin gelecek nesillere bıraktıkları maddi ve manevi değerler bütünü olarak adlandırılır. Çevreciler yaşanacak bir dünya bırakmanın en iyi miras olduğunu gösterirken, kapitalistler için en iyi miras yüklü bir servettir. Birey bazından devletler boyutuna kadar, dünyanın mevcut kaynaklarını daha fazla kullananlar daha yüklü miras bırakmaktadırlar. Hani zengin ülkelerle geri kalmış ülkeler arasında gelişmişlik farkı doğal kaynakların kullanım yoğunluğuna dayanır.
Peki, insanın bireysel mirası ne olabilir çocuklarına ve torunlarına? Ev, araba, arsa, yat, kat gibi çok sayıda maddi değeri olan, yaşam standartlarını yükseltecek, rahat bir yaşam şartları sunacak değerler sayılabilir miraslık değerler içinde. Peygamberimize göre çocuklara bırakılacak en iyi miras iyi bir meslek ve güzel ahlaktır.
İnsanın bireysel gelişimi içinde egonun oynadığı rol önemlidir. Eğer ego yüksek ise, dünyanın bütün donanımları bireye çalışmalıdır. Aksi takdirde ulusun ortak değerleri günümüzde olduğu gibi sürekli geriye doğru gider. Burada anne babalara çok ciddi görevler düşer. Eğer bireye her davranışında arkasında durulmuş ise yardım edilmemiştir.
İyi bir meslek ve güzel ahlak temelinde bırakılacak miras, özünde toplumsal barışın en önemli temel taşıdır. Geçimsiz, kişisel hırsları kendini dahi aşan istekleri ve akıl almaz bu karakterlerin yetiştirdikleri ise anne babaya dahi kafa tutabilen, menfaati için akıl almaz girişimleri toplumu derinden sarsmaktadır. İrsi gibi görünse de yetiştirme ortamı çok daha etkilidir.
Gelecek nesillere bırakılacak en ciddi miras, toplumsal barışı geliştirebilecek paylaşmayı becerebilen, insan merkezli düşünebilen bir karakter oluşturmaktır. Türk milletinin en önemli özelliklerinden olan değerler çok hızlı bir şekilde kaybolmaktadır. Güzel ahlakın üzerinde fazla durulmamaktadır. Materyale dayalı gel gitler güzel ahlakın en önemli zıtlığını oluşturmaktadır.
Adalet duygusu da bireylerin hedefleri içerisinde çok ciddi erozyona uğramaktadır. Ülkemizde bunun çok ciddi sıkıntıları yaşanmaktadır. İyi yetişmemiş bireyler toplumsal barışın tesisinde en önemli engeli oluşturmaktadırlar.