Yirmi yıl önce Çanakkale’de şehir içi ulaşım bugünkünden elbette çok daha rahattı.

Bundan on yıl sonrası belki daha da sıkışık bir trafiğe şahit olacağız. Çanakkale’nin büyüdüğünün, nüfusunun arttığının bir göstergesidir artan trafik yoğunluğu.
Yine yirmi yıl önce Truva Caddesi yoktu. Tırlar, kamyonlar şehrin ana caddesini kullanıyordu transit feribot geçişlerde. Günümüzde alternatif transit geçişlerle şehrin yükü önemli derecede azaltıldı. Bununla birlikte, artan nüfus, araç sayısının artmasına neden olmakta, trafik ışıklarında ikinci ışığa araç bırakmaktadır. Park sorunu da sürekli büyümekte, araçla hareketliliği güçleştirmektedir. Ara sokaklardaki otopark alanlarından yararlanmakta da güçlükler yaşanmaktadır.
Büyük şehirlerin trafik sıkışıklığıyla kıyaslanacak gibi olmasa da zaman içerisinde ulaşımı rahatlatacak tedbirlere gereksinim bulunmaktadır. Şehir plancıları mutlaka çözüm üreteceklerdir. Ancak şu tespiti yapmakta yarar var. Kısa süre sonra Demircioğlu Caddesi iki taraflı olarak iki trafik ışığı arasında trafiği aktaramaz hale gelecektir. Çarşı, eski devlet hastanesi ve kordonu içine alan tek yönlü trafikle ring sistemi gündeme gelecektir. Çünkü çok sayıda ışıklı geçişin bulunduğu kavşaklarda trafik yoğunluğunu artırmaktadır. Çift yönlü küçük bulvar şeklindeki caddelerde trafiğin tek yöne çevrilmesi yakındır.
Toplu taşımacılıkta önemli gelişmeler yaşandı geçtiğimiz yıllarda. Ancak yetersizlik ve belli bölgelerde yoğunlaşan öğrenci sayısı ve derse yetişememe sorunları artmaya başladı. Eskiden Beldemiz kavşağından Esenlere 55 dakikada gidiyordu dolmuşlarımız iki müşteri daha alabilmek için. Yürüsek daha erken varırdık diyenler de oluyordu. Güncel uygulamalar, toplu taşıma araçlarının iki yolcu daha alma düşüncesini kırdı ve duraklardan hareketler sistematize edildi. Bununla birlikte toplu taşımacılığın pahalı olmadığını söylemek zordur. Her ne kadar 65 yaş üstünün ücretsiz oluşu toplu taşımacılığa ek bir yük getiriyorsa da çözüm üretmek zor değildir. Bunun için en kolayı ilk ve son duraklar arasındaki mesafeyi kısaltmaktır.
Toplu taşımacılık ikiye bölünebilir ilk etapta. Bununla ilgili olarak toplu taşımacılıktan yararlananların gidiş güzergâhları basit bir anketle sorgulanabilir. Günümüzde toplu taşımacılıktan yararlananların çoğunluğu öğrenci ve Terzioğlu Kampüsü ile Cumhuriyet Meydanı arasını kullanıyor. Kordon veya Cumhuriyet Meydanı merkez yapılmak suretiyle kuzey ve güney olarak veya mahalle bazlı ringler oluşturulabilir. Bu şekilde hem ulaşım ücreti düşürülebilir hem de ulaşım süresi kısaltılabilir. Küçük bir şehirde iki minibüs mü değiştirelim diyen de olabilir. Çözüm kolay. Cüzi bir aktarma ücreti konabilir. Ancak ulaşımın hızlanması ve ek bir maliyet getirmemesi bu sorunu ortadan kaldırabilir. Özellikle çarşı merkezindeki işletmeciler ve çalışanlarının da toplu taşımacılığın özendiren uygulamalarından yararlanmalarıyla, çarşının park yeri sorununun ve araç yığılmasının önüne geçilebilir. Hızlı bir toplu taşımacılık, cazibeyi artırır.
Şehrimizin rakımı 2 metredir. Büyük şehirlerde gördüğümüz battı çıktı veya alt-üst geçitlerle kavşakları rahatlatmada zorlukları vardır. Bu nedenle artan trafik yoğunluğunu azaltmanın en önemli alternatifi, toplu taşımacılıkta mesafeyi kısaltmak, haliyle varış süresini hızlandırmak ve ucuzlatmaktır.