Malum gübre fiyatları rekor kırmaya devam ediyor.

Malum gübre fiyatları rekor kırmaya devam ediyor. Dünyada gübre fiyatları artıyor. Doğalgaz fiyatları arttıkça azotun maliyeti artıyor. Dolar artıyor gübre fiyatı yine artıyor. Artması bir yana bulmak da güçleşiyor. Bu sene kışlık ekimler ya gübresiz ya da az gübreyle ekilecek. Gübre artık kıymetlendi dikkatli kullanmak gerekiyor.
Hemen herkes bilir toprakta ne olduğunu bilmeden gübre kullanmanın boşuna masraf olduğunu ama bir türlü analiz yapmak da işimize gelmez. Tarlaların da parçalı olması toprak analizinin caydırıcı unsurudur her zaman.
Bitkisel üretimde yüksek verimli çeşitlerin kullanımı arttıkça, pazar değeri yüksek ürünlerde daha fazla verim almak için hesapsızca gübre kullanan üreticilerimiz bulunmaktadır. Bitkinin isteği daha çok dikkate alınmakta, toprakta var mı yok mu pek dikkate alınmamaktadır.  Hele hele toprak özellikleri bazı gübrelerde israfa bile neden olabilecek durumlar da olabilmektedir. Toprak pH’sının yüksek olduğu yerlerde çoğu zaman bitkiler fosforu almakta zorlansa bile en çok kullanılan gübrelerden biri 18-46’dır. Oysa bütün bitkiler fosforu azot ve potasyumun üçte biri kadar kullanır.
Türk tarımına yüksek verimli çeşitlerin girişi olarak bilinen 1950’lerde 40.000 ton civarında olan gübre kullanımı, 1990’larda 10 milyon tona çıkmıştır. İlerleyen yıllarda azalış meydana gelse de çeşitlilik artmıştır. Neticede gübreler ve gübre uygulamaları bitkisel üretimde önemli bir girdi haline gelmiştir.
Bitkisel üretimde gübrelemeye bağımlı hale gelinmiştir. Gübre uygulamadan yeterli verimin alınamayacağı düşüncesi, pazar baskıları nedeniyle yüksek verim elde etme zihniyeti, gübre uygulamalarını geleneksel hale getirmiştir. Toprak analizlerine ve yetiştirilecek ürünün isteklerine bakılmaksızın yapılan gübre uygulamaları, bitkisel üretimin yoğunlaştığı sulanan alanlarda toprak problemlerine neden olmaya başlamıştır.
Temelde gübre toprağa verilir. Özellikle azotlu gübreler gerek oldukça toprağa verilmelidir. Bitkinin yararlanamadığı dönemlerde veya ihtiyacın üzerindeki miktar sürekli yıkanmakta, taban suyuna, derelere, göllere gitmektedir. Gübrelerin çoğunluğu ithal olduğu için yıkanıp kaybolan gübre, ödenen dövizin çöpe gitmesi anlamına gelmektedir.
Üreticilerimiz genellikle ürünün para etmediğinden şikâyet ederler. Ürünün daha fazla para etmesini istemenin temelinde kazanabilmek yatmaktadır. Daha fazla kazanmayı kendi içinde çözümlemek gerekir. Bunun da yolu verimi düşürmeden masrafları azaltmaktır. Gübre kullanımını azaltmak, bunun için de başta monokültür tarımdan vazgeçmek, baklagillerin yer aldığı ekim nöbeti sistemleri uygulamak gübre kullanımını azaltmaktadır.
Hem kazandıran hem toprağı iyileştiren onlarca bitki türü bulunmaktadır. Düzenli münavebe sistemleri gübre kullanımını azaltmaktadır. Diğer yandan çiftlik gübrelerini ve hasat harman artıklarını kompostlayıp tarlaya geri döndürmek de gübre tasarrufu sağlamaktadır.
Gübre fiyatlarının daha da artacağı tahmin ediliyor. Daha dikkatli kullanmaktan başka çare kalmıyor.