Çanakkale Eğitim İş Sendikası üyesi olan okul müdürü, herkese kapalı bir sosyal medya hesabında içki içtiği bir fotoğrafını paylaştığı gerekçesiyle görevden alınmıştı. Eğitim camiasında alınan karara tepkiler çığ gibi büyürken Eğitim sen çanakkale Şubesi üyeleri karara tepki için Valilik önünde toplanarak basiı açıklaması yapıldı. Açıklamaya Çanakkale'ye gelen Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay yaptı. Özbay açıklamasında kararın geri alınması gerektiğini ifade etti.

Tepkiler Büyüyor
Günlerdir Kamouyunu meşgul eden ve eğitim camiasını adeta ayağa kaldıran  görevden alma süreci devam ederken Eğitim İş üyelerinin haksız yere görevden alınması için meydana indi. Geçtiğimiz günlerde Lapseki’de okul müdürü olarak görev yapn Çanakkale Eğitim İş Sendikası üyesi bir öğretmen herkese açık olmayan sosyal medya hesabında, özel hayatında içki içerken bir fotoğrafını paylaştığı için görevinden uzaklaştırılmıştı. Çanakkale Eğitim İş Sendikası, görevden alınan okul müdürü için haksız bir karar olduğunu belirterek Çanakkale Valiliği önünde basın açıklaması yaparak bu kararın kaldırılmasını talep etti. Basına açıklaması için Çankklee gelen Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, bu hukuksuz uygulamaya imza atanlar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ve eylemlilik sürecini başlatacaklarını ilan etti. Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay yaptığı açıklamasının başında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini hatırlatarak " Bugün konuşmaya kendi sözlerimle değil, ülke yöneticilerinin bazı sözleriyle başlamak istiyorum, Daha bir kaç ay önce ne diyordu Tayyip Erdoğan '21 yıl boyunca hiçbir kardeşimizin hayat tarzına müdahale etmediğimiz gibi, kimsenin bir başkasının kılık kıyafetine, düşünce tarzına, beklentilerine, beğenilerine karışmasına da izin vermedik. Bizim böyle bir derdimiz yok. Kimseye bundan dolayı musallat olmadık.' Yine bir başka söylem AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik’e ait 'Türkiye büyük bir ülkedir, hiç kimse bir diğerinin hayat tarzı üzerinde baskı kuramaz' Ve daha niceleri. Bugün kulağa hoş gelen bu sözlerle, içinde bulunduğumuz gerçeklik arasındaki derin uçuruma dikkat çekmek için buradayız. Bugün hayat tarzına müdahalenin ne kadar vahim boyutlara ulaştığını gösterecek bir örneği teşhir etmek için bir aradayız.” dedi.

“Benim Istediğim Gibi Yaşamaya Mecbursun” Baskısı Var
Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Çanakkale'ye gelerek bu olayı protesto etti ve yaşam tarzına müdahalenin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Özbay, kamu görevlilerine yönelik böyle bir müdahalenin demokratik ve laik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nde çağ dışı olduğunu ifade ederek “ Çanakkale Lapseki’de okul müdürü olarak görev yapmakta olan bir sendika üyemiz, herkese açık olmayan sosyal medya hesabında, özel hayatında içki içerken bir fotoğrafını paylaştığı için görevinden uzaklaştırılmıştır. Çanakkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü de Valiliğe gönderdiği yazıda 'özel hayatındaki bazı hallerini içeren sosyal medya paylaşımları' vurgusu yapmıştır. Bu haksız ve hadsiz görevden almanın adını açıkça koymak gerekir. Bu, yaşam tarzına müdahaledir. Bu, kamu görevlisine 'Senin özel hayatında ne içeceğine ne yiyeceğine ne giyeceğine ne konuşacağına ne okuyacağına kısacası senin adına her şeye ben karar veririm demektir! Benim istediğim gibi yaşamaya mecbursun' demektir! Bu, Anayasa’nın 2. Maddesinde ifade edildiği üzere demokratik, laik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nde gericilik hamlelerinin çağ dışılığına akıl dışılığına evrildiğinin göstergesidir. Bu yurttaşlarını kendi beğendiği şekilde yaşayan ve yaşamayan diye ayıran, öteki gördüğüne de her türlü hukuksuzluğu reva gören bir yönetim anlayışının dışa vurumudur. Ve üstüne basa basa söylüyoruz ki bu asla ama asla kabul edilemez!" dedi.

“Bu Karar Özel Hayata Ve Özgürlüye Saldırıdır”
Özbay ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Anayasa yerine dini kuralları esas aldığı gibi endişeleri dile getirerek, kamu çalışanlarına iş yeri sınırları dışında içki içme yasağının getirilip getirilmediğini sordu. Bu tür müdahalelerin özel hayata ve özgürlüklere saldırı olduğunu savundu. Özbay açıklasın devamında şu cümlere verdi. “ Şimdi Bakanlığa sormak istiyoruz; Milli Eğitim Bakanlığı’nda Anayasa yerine dini kurallar mı esas alınmaya başlamıştır? Kamu çalışanlarına iş yeri sınırları dışında içki içme yasağı mı getirildi, yoksa ahlak polisi mi kesildiniz? Bunları takip etmek için özel birimler mi oluşturdunuz? Dolaplarımızı, çantalarımız da kontrol edecek misiniz? Evimize, özel yaşamımıza, gazetemize kitabımıza da karışacak mısınız? İşe bakın ki; bu takiyecilerin hassas kalplerini, çocukların derslere aç girmesi, musluktan su içmesi değil; eğitim emekçisinin ay sonunu getirememesi değil; eğitim emekçisinin özel hayatında içki içmesi sarsmaktadır. Yok öyle yağma! Resme daha geniş bir yerden baktığımızda ise gördüğümüz manzara şudur; Ensar Vakfı yurtlarında 45 çocuğun cinsel istismara uğraması skandalıyla ilgili başlatılan soruşturmada adı geçen 3 kamu görevlisinden biri il milli eğitim müdürü yapılabilir, ancak iktidar yanlısı olmayan kamu emekçileri, özel hayatında eşiyle dostuyla oturup ne yiyip ne içeceğine siz karar vereceksiniz, utanmadan yargılayacaksınız, ahlak satacaksınız! 'Kız öğrenciler eşofman giymemeli' diyen beden eğitimi öğretmeni okul yöneticisi yapılabilir, kız ve erkekler ayrı okullarda okuyabilir diyen biri bakan yapılabilir, anayasanın değişmez maddeleri arasında yer alan laiklik ilkesine açıkça saldıran vekiller olabilir, Cumhuriyet’e , Atatürk ve devrimlerine hakaret eden iktidar mensupları olabilir ancak bunları eleştiren, Cumhuriyet’i, Devrimlerini, kurucu önderi Atatürk’ü ve  önemli yıldönümlerini olması gerektiği gibi kutlayan eğitim emekçileri MEB’in radarına girer" dedi.

Bakılara Boyun Eğmeyeceğiz
Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay konuşmasının sonunda bizim sözlüğmüzde boyun emek ok diyerek şunları söyledi.Eğitim-İş olarak buradan kesin bir cevap veriyoruz: çok beklersiniz! Bizim sözlüğümüzde boyun eğmek yok! Başöğretmenimizden böyle öğrendik ve öğrencilerimize hep böyle öğrettik. Haklarımızdan, özgürlüklerimizden, size rağmen tırnağımızla kazıya kazıya edindiğimiz mesleki kariyerlerimizden vaz geçmeyeceğiz. Görevden uzaklaştırma neden yapılır? Güvenlik tehdidi oluşturuyordur, delil karartma şüphesi vardır. Soruşturmanın sağlıklı ilerlemesine engel oluşturuyordur. Hangi dayanakla açığa aldınız, siz de biliyorsunuz ki bu durum tamamen hukuksuz, keyfi ve göz dağı vermek amaçlıdır! Bir yerlerden talimat aldığınız kesin! Nereden talimat alırsanız alın, ne yaparsanız yapın, baskılara boyun eğmeyiz, eğmeyeceğiz! Buradan ilan ediyoruz: Kamu görevlisine belli bir düşünceye, inanca veya siyasi görüşe yönelik yaşam tarzı dayatması, Türk Ceza Kanunu kapsamında ayrımcılık suçudur. Buna asla geçit vermeyeceğiz! Bu hukuksuz uygulamaya imza atan tüm ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunacak, bu haksız görevden alma iptal edilmedikçe tüm örgütlü gücümüzle eylemlilik süreci başlatarak karşı koyacağız" dedi.
Yaşanan bu olay, eğitim camiasında büyük yankı uyandırırken, kamu görevlilerinin özel hayatlarına müdahale konusunda toplumun farklı kesimlerinden de tepkiler yükseliyor. Bu olayın nasıl sonuçlanacağı ve benzer durumların önlenip önlenemeyeceği merakla bekleniyor.
Ogün İnal