Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram Boğaz Medya Sosyal Medya sayfasından yapılan canlı yayına katıldı. Canlı yayında 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen Şiddetli depremlerin yol açtığı büyük felaketin ardından deprem bölgesine yardıma koşan ilk belediyeler arasında olduklarını ifade eden Bayram Depremin ilk gününde Hatay’a ulaşan Ayvacık Belediyesi gönüllü ekiplerinin adeta bölgeye üs kurarak depremden etkilenen vatandaşlara destek olduklarını anlattı.   

DEPREMDEN EDİNDİĞİMİZ TECRÜBE DOĞRULTUSUNDA HAREKET ETTİK
6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen Şiddetli depremler binlerce binanın yıkılmasına on binlerce vatandaşımızın da hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Deprem felaketinin ardından deprem bölgesine yardım için tüm Türkiye seferber olmuştu. Deprem bölgesine iş makinası yardım ekibi gönderen ilk belediyeler arasında Ayvacık belediyesi de bulunuyor. Ayvacık belediyesi olarak depremin ilk gününde belediyenin tüm imkanlarını seferber ettiklerini ayrıca Ayvacık halkının deprem bölgesine gönderilmesi için belediyeye getirdiği yardım malzemelerini de tasnif ederek deprem bölgesine doğru hemen yola çıkardıklarını belirten Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram “Bundan 6 yıl önce Ayvacık İlçesine bağlı Yukarıköyde yaşanan depremden ders çıkardıklarını ve acil ihtiyaçların neler olabileceğini öngördüğünü dile getiren Bayramiç Kaymakamı Mesut Bayram “Yukarı Köy bundan yaklaşık 6 yıl önce yaşanan depremden kendimize bir ders çıkardık. Buradaki eksikleri yapılan doğrulardan tecrübe edinerek, o bölgede doğabilecek ihtiyaçları bildiğimiz için öncelikle yemek konusunda ilçe halkımızla ve Bayramiç halkıyla birlikte bu konuda bölgede vatandaşımızın yardımına koştuk” dedi.
 
DEPREM BÖLGESİNDE İLK SICAK YEMEK VEREN BELEDİYELERDEN BİR TANESİ OLDUK
Deprem bölgesinde sıcak yemek çıkarmaya başlayan ilk aşevinin de Ayvacık ve Bayramiç Belediyesi ortak aşevinin olduğunu da ifade eden Bayram “Depremin ilk günü itibariyle biz hızlı bir şekilde Bayramiç Belediyesi'yle birlikte koordineli olarak Belediye personellerimizi bir araya getirdik.  İlk etapta 25-30 Ayvacık Belediye personelimiz ile birlikte bölgeye intikal ettik. Hatay ili Defne ilçesinden Aşağı Okçular Mahallesi’nde sağlam olan bir okulun bahçesini kendimize üst edindik. Burada acilen bir aş ocağı kurduk.  Kurduğumuz aş evinde ilk etapta yaklaşık 300 kişiye yemek vermekle başladı.  Bu sayı her geçen gün arttı. En son bölgede görevi Bayramiç Belediyesi'ne devrettiğimizde yaklaşık bin 500 kişiye sıcak yemek vermeye başlamıştık” dedi.
YAŞANAN FELAKETE ŞAHİT OLDUK, HALA KENDİMİZE GELEMEDİK
Ayvacık’tan, görevlendirdikleri Hatay Defne ilçesine gelen gönüllü ekiplerle zor ve sıkıntılı günler geçirdiklerini de anlatan Bayram “İlk gittiğimizde gerçekten bölge sıkıntılıydı elektrik yok, su yok, hiçbir şey yoktu. Biz çadırlarımızı kurduğumuzda yanımızda 2-3 tane jeneratör götürmüştük. Bölgeyi aydınlattığımız için o bölgedeki bütün mağdur vatandaşlarımız hepsi bize geldi. Tabi ilk zamanlar bayağı bir zorluk yaşadık. İlk akşamlar özellikle yağmacıların o silah sesleriyle uyuduk. Uyumaya çalıştık daha doğrusu. Ben kendi aracımı almıştım ve araçta yattım. Arkadaşlarımıza, personelimize personel çadırları kurduk.  Bir hafta, 10 gün ilk etapta orada yaşamaya çalıştık. O süreçte vatandaşın yaşadığı her şeyi birebir ben ve gönüllü arkadaşlarım aynı ortamda yaşadık. Hatay'ın merkezi maalesef yerle bir olmuş. Bazen ulusal televizyonlarda da görünüyor. Yani bir ilginç olay köprüler iki tarafları aşağı doğru çökmüş.  Bariyerler ikiye ayırmış. Gibi çok değişik eşeyler gördük orada. Yangın merdiveni ayakta kalmış, bina çökmüş. Özellikle ilçe merkezi yerle bir olmuş. O kat kat binalar maalesef hepsi birinci katile birleşerek yere inmiş. Yıkılan Rönesans yapılarında Ayvacıklı bir ailemiz de vardı. Onlar vefat etti. Arkadaşımızı Ayvacık’ta Ailesini de diğer illerde defnettik.  Gerçekten zordu. Orada aileye ziyarete gittiğimde ‘artık bir kemiğinin bir parçasını bulayım bana yeter’ dediğinde çok kötü oluyor insan. O binaları gördükten sonra psikolojim bozuldu hala daha kendimize gelemedik buradaki ekip arkadaşlarımızla birlikte” dedi.
DEPREM ÇOCUKLARI İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK
Görevlendirildikleri Hatay ili Defne ilçesinde aşevi çadır kent kurdukları alanda depremzede çocuklara felaketi unutturmak için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerinin altını çizen Bayram “Biz o acıları bir nebze olsa rahatlatmak insanları yüzünü güldürmek için o çocuklarımızın özellikle yüzlerini güldürmek için orada ufak çaplı etkinlikler yapmaya çalıştık. Özellikle çocukları çok düşündük. Psikolojilerinin etkilenmemesi için animasyoncu götürdük ve orada çocuklarımıza pamuk helva yaptık, kar,  patlamış mısırlar yaptık. Yani onları sadece oradaki çocuklara değil, oradaki Defne Kaymakamımız bizi ziyarete geldiğinde bunları farklı ilçelerde de yapabileceğimizi “yapabilir miyiz” diye sorduğunda hiç tereddütsüz o ekibimizi diğer çocuklarımızla eğlendirmek için o bölgelere gönderdik.  Çocukların yüzü güldüğü zaman bizim de yüzümüz gülüyor” dedi.
BÖLGENİN İHTİYAÇLARI DOĞRULTUSUNDA YARDIMLARIMIZ DEVAM EDİYOR
 
Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram, deprem bölgesine yardım göndermeye devam ettiklerini de ifade ederek  “ilk etapta gittiğimizde sadece belediyemizden 8 veya 10 tır malzemeyi yanımızda götürdük. Vatandaşlarımızın da destekleri ile yardımlar gelmeye devam ediyor. Hatta bu hafta ilçemizde deprem yararına bir deve güreşi yapıldı.  Bu organizasyondan gelen para yardımlarının yanı sıra vatandaşlar da desteklerine devam ediyor.  Allah kimseye bu acıları yaşatmasın. Gerçekten televizyonlarda gördüğünüz, ben şöyle diyorum arkadaşlara, sadece o sinema filmleri olur da araya reklam girer ya, sadece reklamlar burada. Oraya gidip görmek, o acıları, o insanların yaşadığı acıları görmek gerçekten anlatılabilecek gibi değil. Bu acıları bir nebze katkı sunmak sadece biz değil, yardımsever Ayvacık halkına teşekkür ederim. Bir kuruş menfaat gözetmeksizin bizimle gelen gönüllüler oldu gerçekten Allah razı olsun. Yani bunu herkesin belki yapamayacağı bir şey. Birçoğunun insanımızın yapamayacağı bir şeyi onlar bize bu insanlığı gösterdiler. Allah onlardan da razı olsun diyorum.  Onlar sayesinde de orada bin 500 kişiye yemek çıkardık. Yemek deyip geçmeyin, biz sabah kahvaltısında dokuz çeşit kahvaltıda ürün veriyorduk. Peynirinden, zeytinden, tereyağından, reçelinden her şey vardı. Yine gün içerisinde etsiz yemek yapmadık. Ama O bölgede en büyük sıkıntı tedarik konusundaydı. Biz de bunu nasıl aşıyorduk? Kamyonlarla gelen ekip araçlara etini de yükledik. Her şeyiyle o bölgeye yetiştirdik ve o insanları sıcak bir yemek verdik.” dedi.
 
Ogün İnal