Boğaz Medya sosyal medya hesaplarından ve Çanakkale Belediyesi sosyal medya hesaplarından canlı olarak yayınlanan programda 2022 yılını değerlendiren Gökhan, programın son bölümünde ise siyaset konuştu. Gökhan, 2022 yılında Çanakkale Belediyesi’nin hayata geçirdiği projeleri anlattı. Sarıçay’ ın ıslahından Sosyal Konutlara, Cumhuriyet Meydanı Projesinden Otopark sorununa, Yeni Belediye binasından ulaşım sorunlarına kadar geniş bir yelpazede şehrin cevap beklediği konuları tek tek anlattı. Gökhan Rıdvan Uz ile aralarının gergin olduğu söylemlerine de yanıt vererek  “İYİ Parti bir sıkıntımız olamaz. Bizim açımızdan ‘Parti suçudur…’ Çünkü benim partim, Genel merkezim bir parti ile ittifak kararı almış. Benim buna aykırı bir davranış biçiminde olmam söz konusu olamaz” dedi.
 
ŞUBAT AYI BELEDİYE MECLİSİNİ YENİ BİNAMIZDA YAPACAĞIZ
 
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan İşte Çanakkale Gazetesi Yazarı gazetesi Hasan Sami Er’ın sorularını yanıtladı. İşte Çanakkale Gazetesinin bağlı bulunduğu Boğaz medya ve Çanakkale Belediyesi facebook hesaplarından canlı olarak yayınlandı. Gökhan Programda Gazeteci Hasan Sami Er’ in sorularını yanıtladı. Gökhan Er’in “Çanakkale Belediyesi neler yapmış bir şöyle bir gözden geçirelim ve daha sonra sorunlarımızı soralım. 2022 yılını şöyle bir değerlendirir misiniz?” sorusunu şu cümleler ile yanıtladı. “Hafızaları tazeleme adına biliyorsunuz son birkaç yıldır pandemi ve ekonomik darlıklar dolayısıyla çok fazla sayıda yatırım yapamadık. Ama tabi mevcut yatırımlarımızı bitirmek için özellikle de belediye binamızı bu sene bütün hedefimiz o binayı bitirmekti. Allah'a şükür binamızı bitirdik. Artık son finaline geldik, tahmin ediyorum Şubat meclisimizi orada yapacağız. Şubat ayında yavaş yavaş hizmete sokmuş olacağız. Tabi bu arada binaya girmeden önce meydanı bitirdik. Meydanı da süsledik biraz. Yılbaşı akşamı orada vatandaşlarla toplanalım diyoruz. Gelsinler, çocuklara kar küreleri yapacağız, müzisyenlerin platformu var, dilek kutumuz var çocuklara. 2023’ten dileklerini umutlarını yazsınlar. Vatandaş ta gelsin, müzik olacak. Birlikte olmak amaç, özel bir program değil. Ama o meydanda yılbaşı günü hep beraber olmanın fırsatını yaratmış olacağız. Tabi belediye binası önemliydi, bayağı uzun sürdü yapımı, biliyorsunuz bu ekonomik kriz 2018’den beri var. 2018’de etkilemişti, müteahhitti değişti, daha sonra pandemi işin içine girdi, ekonomik kriz dolayısı ile malların pahalanması, bulunamaması v.s. Ama biz bütün zorluklara göğüs gererek finale geldik. İnşallah dediğim gibi yeni yılda da hizmete girecek.”
 
SARIÇAY KÖPRÜSÜ KONUSUNDA İLLER BANKASI BİZE YETERLİ DESTEĞİ VERMEDİ
 
Gökhan Çanakkale gündemini bir süre meşgül eden Sarıçay Köprüsü ile ilgili yaptığı açıklamada AK Partililerin “Biz Boğaz Köprüsünü Bitirdik, Siz Sarıçay Köprüsünü Yapamadınız” eleştirilerine yanıt vererek 1915 Boğaz Köprüsünü bitirenleri tebrik ediyorum. Yurtdışından borçlanabilseydim ben de bitirirdim. Elbette borçlanabilirdim ama istemedim. Benim borçlanmam gereken kurum İller Bankası’ydı. İller Bankası bize yeterli desteği vermedi. Kendi imkânlarımızla, bu Çanakkale halkının imkânlarıyla, tasarruf ederek bunları destekledik ve bitirdik. Eğer suçlanacak biri varsa o ben değilim, suçlanacak biri varsa bu ekonomik dar boğazı yaratan, mal temini zorluklarını yaratanlar, aşırı pahalandıranlar v.s. Dolayısıyla oraya girmek istemiyorum ama bu eleştirileri de kabul etmiyorum, bunlar haksız eleştiriler çünkü biz zamanında ve zemininde her şeyi yaptık. Bu yeşil bina biliyorsunuz, şu ana kadar vatandaştan da bir beğeni aldığımızı görüyorum ve hissediyorum. Açıldığı zaman fonksiyonu, işlevi başladığı zaman muhtemelen vatandaşlar tarafından beğenilecektir diye düşünüyorum. İçinde 800 kişilik tiyatro salonu var, ayrıca 300 kişilik nikâh ve toplantı salonu var. Dolayısı ile böyle bir binayı Çanakkale’ye kazandırmış olduk. Biliyorsunuz belediye binalarının önü hep meydanlıktır Avrupa’da filan, biz onun için meydanlık olsun istedik. Güzel de oldu, Cumhuriyet Meydanı kadar meydan var orada. Umuyorum beğeni kazanacaktır.
Halit Çambel Sağlıklı Yaşam Parkımızın açılışını yaptık. İkinci kademe içme suyu tesisimizi bitirdik.  Artık daha sağlıklı su çeşmelerimizden akıyor, içilebilir nitelikte. Yeni teknoloji, ozonla suyun arıtılması işi dolayısıyla önemli bir yatırımdı. Bunu DSİ mühendisleri yaptı ama Çanakkale halkı olarak biz ödeyeceğiz, bizim önerimizdi, bizim projemizdi. Sokak hayvanlarımızla ilgili Can Dostlar Rehabilitasyon Projemizi tamamladık. Burada bakanlıktan hibe desteği için projemizi gönderdik, tahmin ediyorum ocak ayında ihalemizi yapıp bir an önce bitireceğiz. Cevatpaşa Mahallemizde Hoşgörü Parkımızı yaptık, Yerel kalkınma adına sürdürebilir projeler üretmeye devam ediyoruz. Coğrafi işaret çalışmalarımızı sürdürdük ve devam ediyoruz. Mezarlık alanımıza yeni ilave ettik, hafriyat döküm sahamızı elde ettik. Bütün bunlar önemli, çabalar gösterilen işler. Sarıçay ıslah çalışmasının ihalesi yapıldı, DSİ işleri yaptı. Sonuçlanmış diye duyuyorum, yılbaşından sonra köprü yapımıyla başlayacak. Biliyorsunuz üniversite ile ilgili çorba dağıtımını sürdürüyoruz, çocuklarımıza ikinci yarıdan sonra beslenme çantası vereceğiz. Ulaştırmacı arkadaşlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Esenler ve Tekzen bölgesinde altyapılarımızı, üst yapılarımızı yapıyoruz. Malzemeler çok pahalandığı için kolay da olmuyor. Misal taş ihalesi yaptık, dört kere mi ne yapıldı bir türlü temin edemedik çünkü kimse bir yıllık ihaleye girmek istemiyor. O yüzen oldukça zorlandık. 2023 yılında ekonomi biraz daha rahatlarsa, söylenenler gibi enflasyonda bir gevşeme olursa biz de muhtemelen daha fazla yatırım yapma şansı elde ederiz. Yine Kültürel aktivitelerimiz devam ediyor. Bu ay iki otobüs aldık. Önümüzdeki yıl daha da fazlalaştırmak istiyoruz. Bu şekliyle, 2022’yi bu haliyle sağlık sıhhat içinde inşallah geçirmiş olalım.”dedi.
 
HER BİNA KENDİ İNŞAAT YENİLEMESİNİ YAPACAK
 
Gökhan Programda Sosyal Konutlar Projesi ile ilgili açıklamada yaparak zamanında çözülemeyen sosyal konutlar ile ilgili olarak plan tadilatı gerçekleştirdiklerini belirterek
Sosyal Konutlar Projesi kapsamında palan tadilatı yaptık, artı 3 kat verdik. Artık her bina kendisi binasını yapacak. En azından bir rahatlık olsun diye, biraz da oturanlar katkıda bulunmaları suretiyle binalarını yenileyebilirler.” dedi.
 
PROJELER İÇİN BÜTÇE BEKLİYORUZ
 
Gökhan Cumhuriyet meydanı projesi ve diğer projeler ile ilgili açıklamada yaparakPansiyon yıkıldı, meydan hazır. Projemiz kuruldan da geçti, ihale aşamasında. Bütçeyi bekliyoruz, ihaleyi yapıp işimize bakacağız. Biliyorsunuz Carrefour’un olduğu yeri de yıktık. Orayı bir müddet otopark olarak kullanacağız, oraya da bir proje yapacağız. Ona paralel aynı zamanda Cennet Otoparkının yarım kalan kısmını da tamamlayacağız. Hepsini bir bütün haline getirip beraber ihaleye çıkacağız. Belediye önündeki meydana isim arıyoruz. Vatandaşlarımıza da duyurmuş olalım. Mesela o meydana bir isim vermemiz lazım. Aynı zamanda iki tane salonumuz var. Biliyorsunuz biri 800 kişilik çok amaçlı salon, nikâh ve etkinlikler salonu var. O salonlara da birer isim verelim dedik. Vatandaşlardan öneriler bekliyoruz. Ortak aklı bulalım diyoruz, biz yaptık, biz koyduk olmasın. Çoğunluğun aklından geçen isimleri vermiş oluruz.” ifadelerine yer verdi. Gökhan, İnönü ve Atatürk Caddelerinin tek yönlü olma projesi ile ilgilide İşte onunda altyapısının olması lazım. Onun da ihalesinin yapılması lazım. Bu da bir maliyet tabi. Bu maliyetlere dikkat etmemiz lazım.” dedi.
 
ULAŞIM ŞİKAYETLERİNİ CİDDİ ŞEKİLDE ELE ALIYORUZ
 
Çanakkale’nin ulaşım sorunu ile ilgilide programda açıklama yapan Gökhan
Şehiriçi otobüslerinden çok şikâyet var? Sorusunu şu cümleler ile yanıtladı. Şikâyetleri aktarıyoruz, söylüyoruz. Şoförler de eğitimden geçiyor. ‘Eğitimden geçiyor’ diyoruz ama adam dinliyor sonra çıktıktan sonra ne yapıyor bilmiyoruz. Şunu söyleyebilirim, bizim belediyenin çok gelişmiş kontrol sistemi var. Vatandaşın şikâyeti varsa, hemen o anda belediyeyi arayıp “Şu saatte, şu durakta, şu hatta” ne kadar bilgi edinebiliyorsa artık, işte durakta el ettim beni almadı, durmadı biz hemen tespitini yapıyoruz. Yani her şey elektronik ortamda, dijital ortamda var. Otobüsün içinde kamera var, kötü davrandı şöyle oldu, böyle oldu… Hepsi görünebiliyor. Şikâyeti olan vatandaşlarımız hemen bize aktarsın çağrı merkezine olabilir, sosyal medyadan olabilir. Bu konuda hiçbir hoşgörümüz yoktur. Bunu yapan şoför arkadaşın elinden otobüs kullanma hakkını elinden alıyoruz. İşine son veriyoruz.”
 
HER MAHALLEYE SORUMLU ZABITA EKİBİ GÖREVLENDİRECEĞİZ
 
Gökhan Çanakkale Belediyesinin yeni uygulamaya başlatacağı her mahalleye sorumlu zabıta ekibi görevlendirilmesi ile ilgili düzenleme konusunda da bilgiler vererekYeni bir zabıta sistemi kurduk. Yılbaşından sonra muhtemelen başlayacak. Her mahalleye sorumlu zabıta ekibi kuruyoruz, sadece o mahalleden sorumlu olacak. Eskiden mahalle bekçileri vardı ya, aynı onun gibi mahalle zabıtası. Mahalleli şikâyetini bu zabıtaya bildirecek. Mahalleli o zabıta ekibini devamlı görecek. Motorla da gezen olacak, yaya gezen de olacak. Hatta Güzelyalı, Dardanos’a bile her gün olmasa bile belirli dönemlerde arkadaşlarımızı görevlendireceğiz ki vatandaş bir muhatap ile karşı karşıya gelsin.” Dedi.
 
 
GÖREVLENDİRME İLE İLGİLİ TÜZÜĞÜMÜZ AÇIK
 
Gökhan, Gazeteci Hasan Sami Er’in  Çanakkale Belediyesi çalışmaları ve projeleri ile ilgili sorularını cevapladıktan sonra Cumhuriyet Halk partisi başta olmak üzere siyaset  ile ilgili soruları da yanıtladı. Cumhuriyet Halk Partisinde Milletvekili aday adayı olabilmek için görevlerinden ayrılan partililerin yerine görevlendirilecek isimlerin nasıl tespit edileceği sorusuna GökhanBizim tüzüğümüz açık, diyor ki: ‘Bir yönetimde boşalma olduğunda yönetim kurulu kendi içinden veya dışarıdan bir partiliyi seçer’ diyor. Tüzük açık. Bu noktada yönetim içinden seçilirse zaten bir sıkıntı yok. Zaten o bütün o faaliyetleri biliyordur. Sonuç itibari ile aynı heyetin içinde. Dışarıdaki örgütler de onu tanıyordur. Ya da üçüncü bir şahıs olacak olursa, yine yönetim tarafından belirlenecek, yönetim de hem kendinin çalışabileceği, hem dışarıdaki örgütlerin uyum içinde çalışabileceği bir ismi önerir, gayet basit. Genel merkez, somut bir sakınca yoksa ‘İşinize devam edin’ der. Varsa bir sıkıntı o zaman gerekçesi ile söyler uygun bulmuyorum der. Genel merkezden birisinin ‘şunu görevlendirdim’ deme yetkisi yoktur. Dolayısı ile hiçbir sıkıntı olmaz, yönetimin içinden salt çoğunluk ile seçilir diyor. Çanakkale’de zaten bir sıkıntı yok ama başka yerlerde olabilir.” cümleleri ile yanıt verdi.
 
YARGI YOLUYLA AKLIMIZLA ALAY EDİLİYOR
 
Geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili yaşananlar konusunda da açıklama yapan Gökhan “Ben Ağzımdan çıkan laftan dolayı yargılanma süreci yaşadım. Beraat ettim. Onun dışında müfettiş raporlarının sonucunda savcılıklar tarafından davalar açıldı, yargılandım ve hala yargılanmaya devam ediyorum. Bunlar olağan şeyler. Biz de kendimizi savunuruz. Burada mühim olan şudur, biz yaptığımız görevler sırasında menfaat, bir çıkar kendimize, yandaşımıza veya bir gruba bir çıkar sağlamış mıyız? Sağlamamış mıyız? Bunun hesabı önemli bizim açımızdan. Yoksa mevzuata aykırı virgülü yanlış yerden koydun, bilmem nerden şöyle oldu… Bunlar rutin işler. Bunlardan bir sonuç çıkmaz. Ama İmamoğlu’nun ki daha farklı. Orada bir söz var, o söz ‘Ahmak’ sözü. Ahmak sözünün bu kadar geniş çaplı yaygara çıkarması çok anlamlı geliyor bana. Çünkü daha ağır sözler var ortada. Ahmak sözünden söylenmiş çok daha ağır sözler var. Kime söylenmiş? Ona söylenmiş, genel başkana söylenmiş, başkalarına söylenmiş, başka siyasilere söylenmiş. Kimin söylediği? Cumhurbaşkanı söylemiş, İçişleri bakanı söylemiş… Yani aleni hakaret içeren sözler var. Ahmak sözünün bir hakaret…? Çünkü iade mahiyetinde söylenmiş söz. Esas İçişleri bakan ‘Ahmak’ demiş, karşılığında da ‘Ahmak sensin’ demiş. Gayet basit… Şimdi efendim ‘Bunu Yüksek Seçim Kuruluna söyledim…’ Yüksek Seçim Kurulu dememiş ki ona ‘Sen mi dedin?’ Söyleyen başkası… E buna ‘Seçimi iptal edenler’ diyor. Aslında ona ‘Edenler’ değil, ‘Ettirenler’ demesi lazım, doğrusu, o amaçla söylüyor. “O ahmak’ diyor. Şimdi bunun gerçek payı var mı? Yani, hakikaten var mı öyle bir şey? Hayır. Şu var, biliyorsunuz İstanbul BB’lığı seçimleri bir zarfın içerisinde dört tane oy pusulası var. Meclis üyelikleri, belediye başkanlıkları, muhtar filan ne varsa… Bu zarf açılıyor içinden bir tanesi hakkında yasaya aykırı, usulsüz diye iptal ediliyor. Bana böyle bir şey yapsanız, ben size demem ama kendime’ Ben salak mıyım, ahmak mıyım? Bunu bana söylüyorsunuz?’ derim. Üçünü kabul ediyorsun, birini iptal ediyorsun… E bunun adına başka bir şey denmez herhalde. Buna benzer bir şey söylenir. Niye? Çünkü beynimizle alay ediliyor. En kötü tarafı o. Aklımızla alay ediliyor, aklımızla… Bu ilk defa mı oluyor, hayır ilk defa olmuyor. Türkiye’de maalesef böyle şeyler oluyor. Hem de yargı yoluyla aklımızla alay ediliyor. Ama bu hoş bir şey değil. Şimdi demiş olabilir, tamam hoş bir şey değil… Ayıp, dememeli miydi? Dememeliydi… Ama yargılanıp da siyasi yasağa kadar götürmek… Bunun hiçbir anlamı yok. İmamoğlu basın toplantısı yapıyor, kısmen izledim. Bu özellikle terör soruşturması konusunda… Ya arkadaş! ‘Çanakkale Belediyesinde teröristler var’ siz iddia ettiniz. Yetkilisiniz. Ne yaparsınız? Beni soruşturmadan önce onları derdest edersiniz… ‘Şu adamları bir alın bakalım, karakola götürün, bir ifadesini alın, bir mahkemeye verin, bir savcıya verin…’ değil mi? Adamlar şu anda çalışıyor mu? 557 kişi çalışıyor. İmamoğlu’nu niye suçluyoruz? Önce onları alalım, onlarla ilgili gereğini yapalım. Birisi desin ki: “İmamoğlu bunları aldı, bile bile bunları aldı” desin İmamoğlu’nu yargılayalım. Ortada somut bir iddianın gerçekleşmesi söz konusu değil. Öyle bir şey yok.” dedi.
 
ADAY BELİRLEMELERİNDE ÖN SEÇİM ESASTIR
 
Haziran ayında yapılması planlanan genel seçimler için adayların hangi yöntem ile belirlenecek sorusunu da yanıtlayan Gökhan adaylık belirlemeleri önseçimle yapılması esastır dedi. Gökhan açıklamasında şunları söyledi.Benim ve arkadaşlarımın ezelden beri düşüncesi şudur; Eğer her hangi bir adaylık söz konusu olacaksa bunun üyelerin katılımıyla belirlenecek ön seçimle yapılması esastır. Nedeni şu; Çanakkale için konuşursak üyelerimiz var, bu insanlar partiye gelmişler üye olmuşlar. Yıllarca olanı var, yeni olanı var. Bunların önünden geçilmesi lazım. Onların düşüncesinin alınmasında yarar var. Onun dışında bunu kim atayacak? Kim tespit edecek? Neden yapacak? Niye onun doğruyu tespit edeceğini varsayacağız? Sadece Çanakkale olsa eyvallah… 81 tane il var. 81 tane ilde kim bu adayları tespit edecek? Nasıl olacak bu? Efendim Genel başkan! Genel başkan karışmaz bu işe. Ancak varsa beş-on tane beraber çalışmak istediği, düşündüğü kişileri söyler. Eyvallah… Bahaneler üretilir; ‘Efendim erken seçim oluyor, ittifak var…’ Bunların hepsi bahane… Yıllardan beri biz bunu istemişizdir. Ben kendi seçimlerimde bile ön seçim istemiştim. Ama burada örgütlerin daha aktif çalışması için, daha moralli çalışması için önünden geçilmesi lazım, görüşlerinin alınması lazım, en azından bir eğilim yoklamasıyla bir tespit yapılması lazım. Araştırmalar yapılabilir, eğilim yoklaması olabilir. Bütün bunlar olabilir ve örgütler bu bağlamda biraz daha yetkilendirilmiş olur. Burada bir yumuşak ortam olur, buna katkıda bulunan insanlar harekete geçmiş olur, örgüt ayağa kalkmış olur. Adaylar arasında rekabet olur, heyecan olur ve hemen sonra seçimler olur ve herkes buna katkı vermiş olur. Onun için benim görüşüm budur.
 
KEMAL BEYİN DAHA BİR DEVLET TECRÜBESİ OLMASI ONU BİR ÇIT ÖNE ÇIKARIYOR
 
Tüm Türkiye’nin merak ettiği konu olan “Altılı Masanın Cumhurbaşkanı Adayı Kim Olacak“ sorusunu da yanıtlayan Gökhan, Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olur mu? sorusuna o konuda bir şey diyemen ifadelerini kullanarakAma 6’lı masa dışında bir telaş var; “Adayını açıkla!’ Onlar da diyor ki ‘Aday önemli değil, aday 6 kişiden biri de olabilir. Ya da dışarıdan biri de olabilir.’ Ama vatandaşın şunu izlemesi lazım, bu 6’lı masanın tespit edeceği aday A, B, C kimse, seçildikten sonra neyi önümüze getirecek? Bunu görmemiz lazım. İşte 6’lı masa onu yapmaya çalışıyor. Yani ertesi gün seçildi… Ne yapacak? Neyin taahhüdünü veriyor? ‘Siz hele seçin ben gereğini yaparım…’ Hayır… Öyle bir şey yok! Çünkü 6’lı masanın 6’sı da o taahhüde uymak zorunda. Kim olursa olsun… Ya da göstereceği adayın o taahhüde uyacağını deklare etmesi lazım. Çünkü seçildikten sonra 6’lı masa dağılıp gitmeyecek ki… İnsanlar orada gözlemci ve olayı takip edici noktada olacak. Yani siz söz verdiniz yapmıyorsunuz, 6’sı birden üzerinize gelecek. ‘Arkadaş ne söz verdik vatandaşa. Neye evet dediydin? Yaptığınla bu aynı mı?’ diye… 6’lı masa seçildikten sonra da bütünlüğünü muhafaza etmek zorunda. Ne zaman kadar? Anayasa değişikliğini yapıp, yeni bir sistemde, yeni bir seçime kadar. Yeni seçimde herkes bağımsız gider… Ne diyor Meral Hanım? ‘Ben başbakan adayıyım’ diyor. Tamam… Ne demek o? ‘Ben tek başıma gireceğim, birinci parti olacağım, koalisyon olur veya olmaz başbakan olacağım’ tamam, gayet güzel… Ama bu dönem neyin, ne zaman, ne şeklide yapılacağı taahhüt edildi, 6’sı bunun altına imzasını attı ve sonunda da bunun kimin tarafından yürütüleceğinin tespiti yapılacak. Çıktığınız zaman halkın önüne, ‘Biz bunu takip edeceğiz, bizim adayımıza oy verin’ diyeceğiz. Buna bu sistemin değişmesi gerektiğine inanan Sol İttifakta, ortaya çıkacak olan taahhütler dizisine olur gözüyle bakarlarsa, onlar da destek verir… Kendi seçmenine ‘arkadaş biz aday çıkarmıyoruz bu isme destek verelim’ diye söylerler. Onun için acele ettirmelerinin sebebi şu; Ortada o proje bütünlüğü tamamlanmadığı için bu sefer işi gücü bırakıp aday üzerine yüklenecekler. Buradaki o sistem tartışması gürültüye gidecek. Kemal bey olursa ne dersin? Kemal bey olursa bir şey demem. Hepsi için memnun olurum. Ama Kemal Beyin daha bir devlet tecrübesi olması onu bir çıt öne çıkarıyor. Bu sistemin kotarılması anlamında söylüyorum.” dedi
 
RIDVAN UZ İLE KOL KOLA FOTOĞRAFIMIZ VAR
 
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısının partisinin merkez ilçe başkanlığı kongresinde söylediği sözleride değerlendiren Gökhan, En son bir fotoğraf var, onu bulamadım. Saraçhane’de miting vardı ya, hep beraberiz hatta Rıdvan bey de var. Rastlaştık, yanyana bir fotoğraf çektirdik onunla. Şöyle kolkola… Bizim İYİ Parti bir sıkıntımız olamaz. Bizim açımızdan ‘Parti suçudur…’ Çünkü benim partim, Genel merkezim bir parti ile ittifak kararı almış. Benim buna aykırı bir davranış biçiminde olmam söz konusu olamaz zaten. Parti disiplini açısından. Şimdi orada arkadaşlarımız arasında ilçe seçimleri için yaptığımız bir espri, bir muhabbet birisi tarafından alınmış, götürülmüş evrilmiş, çevrilmiş Rıdvan beye aktarılmış. ‘Başkan bunu destekleyecek, kazanırsa lokma dağıtacakmış…’  diye. Hatta iş önce pilava dönmüş, sonra dedim ki aman ha pilavdan… Lokma… Konu bu kadar espri… Bunlar espri yapıldı ve konu bitti… Hatta bizim meclis üyesi Ahmet Uslu adaydı, ona sloganlar ürettik; ‘Hava puslu, Ahmet Uslu’ diye. Herkes ile ilgili muhabbet ediyoruz. İşte şimdi Didem Hanım aday, aradım bugün tebrik ettim. Hiçbir sıkıntımız yok, mecliste beraber çalışıyoruz. Birisi bunu gidip kendisine aktarmış; ‘Böyle dedi filan…’ Buradan hareketle bir söz söylüyor; ‘Elini uzatanın elini kırarız’ filan… Sonra ‘Kime söyledin?’ diyorlar, benim adımı veriyor. Bunu da birisi oturmuş yazmış… Ben de ona cevap verdim. Dedim ki; ‘Ben hiçbir partinin iç işlerine karışmam. Siyasi anlayışım gereği, siyasi etik anlayışım gereği…’ Ben kendi partimin içine bakarım. Hiçbir partinin adayının destekçisi veya karşıtı olamam. Beni ilgilendiren bir konu değil. Üstelik bunu bir belediye başkanı olarak yapmam son derece yanlış olur. Aslı da bu değil. İttifakı zedeler tarzda anlaşılır. Yerelde bakarsak, ben bu ittifakın oylarıyla seçildim. Sadece CHP oyları değil ki… Ben bunu inkâr edecek biri değilim. Ben hiçbir zaman ittifakı bozacak, ittifakı zedeleyecek bir yaklaşım içinde olmam söz konusu değil. Onun için Çanakkale’de ittifak devam ediyor… Sıkıntı yok.” dedi.
 
2023 SENESİNDE BU SIKINTILARI YARATAN BU İKTİDARDAN KURTULACAĞIZ
 
Gökhan programın sonunda yeni yıl mesajını şu cümleler ile verdi. Zor günler geçirdik, önce pandemi vardı, bu yıl maalesef ekonomik, dar boğazdan geçtik, çok ciddi sıkıntılar oldu. Özellikle dar gelirliler açısından. Bu ülkede umudunu kaybedenlerin olması bizi zedeliyor. Gençlerimiz kaçmaya, gitmeye çalışıyor. Ama 2023’ten de umutluyuz. Nedir bu umudumuz? İnşallah 2023 senesinde bu sıkıntıları yaratan bu iktidardan kurtulacağız. Bu sistemden kurtulacağız ve iyi, aydınlık günler için mutlaka seçimlerle bir değişim yaşanacak. Bu süreç içerisinde ben tekrar bu gençlerimizin bu ülkede kalmaları için, eğitim sistemimizin, hukuk sistemimizin iyileşmesi için çabalar olacağından ve bunu başaracağımıza inanıyorum. Yine kötü duruma gitmiş olan tarımımızın, gıdamızın teminindeki sıkıntıların giderileceğine inanıyorum. Ve eşitlik içerisinde, adalet içerisinde bir yıl geçireceğimize -en azından yılın ikinci yarısında- ümit ediyorum. Tabi temennim şu; Seçimlerin toplumu çok fazla germeden, adaletsizlik yapmadan yapılması ve bu süreçte de sonuçların herkesin kabul etmesi noktasında beklentilerimiz olduğunu da ifade edeyim. Biz Çanakkale’de de yine barış içerisinde, önümüzdeki yılda da yeni yatırımlarımızla, yeni projelerimizle halkın refahını artırmak için çaba göstereceğiz. Bunun başlangıcı ile de bu yıl belediye binamızın önündeki meydanda yılbaşında müzik yapacağız, çocuklar için dilek kutusu yaptık, ışık gösterimiz var, orada eğlenceden ziyade etkinlikler, birlikte olmak, geçerken uğramak gibi şeyler var. Orası halkın meydanı… Sadece yılbaşında değil, artık diğer günlerde de orada buluşacağız. Dolayısı ile eğlenceli bir ortam olacak orada.”
 
Ogün İnal