Tüm Emekli Sen Çanakkale Şube Başkanı Emin Ergun yaptığı açıklamada talepleri sıraladı. Ergun, “İktidarın, emekli ve emekçi, çalışan karşıtı politikası devam ediyor. Bu politikanın özü, yoksullardan ve çalışanlardan alıp, zenginlere, yandaşlara ve para babalarına vermektir. Memleketin kaynaklarını, peşkeş çekmektir. 20 yıllık sürede, yandaş zenginler daha zengin olurken, milyonlarca emekli, çalışan emekçi daha yoksullaştı, açılığa mahkum edildi” dedi.
 
Ergun açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: “İktidarın, izlediği politikalarla, ölçüsüz lüks harcamalar,  garantili modeller, yolsuzlukları, hesapsız kitapsız iç ve dış borçlar, yağmalanan merkez bankası ve hazine kaynakları yüzünden enflasyon ve döviz kontrolden çıktı. Kaynak dağıtımında adalet ortadan kalktı. Bu krizde en büyük faturayı emekliler ödüyor. Cumhuriyet tarihinin,  geçen 79 yılında gelen tüm iktidarlar, 713 milyar lira harcama yapmışlar. Bu para ile Osmanlı borçları ödenmiş, memlekette yollar, köprüler, tüneller, barajlar, fabrikalar yapılmış, memleket demir ağlarla örülmüştür. AKP ise, 18 yılda 2 trilyon 317 milyar vergi toplamış, 2 trilyon 631 milyar lira harcamışlar. Bu devası kaynağa rağmen, dış borç 129,6 milyar dolardan, 608 milyar dolara çıkmış, 2018  - 2022 Nisan itibariyle sadece müteahhit görünümlü  tefecilere 592 milyar 689 milyon lira  ödenmiştir Cumhuriyet tarihinde ilk defa  AKP döneminde, borçların faizi anaparayı geçmiştir. Betonlaştırmanın ötesinde, istihdama yönelik, bir yatırım da yoktur. Devletin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) diye, bağımsızlığını ve tarafsızlığını yitirmiş,  iktidarın emir eri olmuş bir kurumu var. İktidar,  TÜİK eliyle ve emirle, gerçeklerden uzak, hayali, akla ve vicdana uymayan rakamlara dayanarak enflasyon açıklatıyor. Bu rakamlara dayanarak yüzdelik zamlar yapıyor. Yapılan zamlar, tamamen hayat pahalılığı gerçeğinin dışında olduğundan, refah sağlamıyor, tersine daha yoksullaşmamıza sebep oluyor. Çünkü 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 7 bin lirayı, yoksulluk sınırı 20 bin lirayı geçti. Bütün emekliler asgari ücretin altında maaş alıyorlar.  Gerçek enflasyon en az yüzde 160 ile 200’de seyrediyor. Başta petrol ürünleri olmak üzere,  elektrik, doğalgaz ve temel gıda maddelerine,   günaşırı ölçüsüz ve vicdansız zamlar geliyor. Böyle bir ortamda iktidarın hayali rakamlara göre verdiği zamların, hiç bir kıymeti harbiyesi yoktur. Böyle bir zammı kabul etmiyoruz. Emekliler insanca bir yaşam istiyorlar. Buna hakkımız da var. Yoksulluk ve açlıkta yaşamamız kader değil, iktidarın izlediği, emekli ve emekçi karşıtı politikadır. İktidar yıllardır bizi görmezden geliyor, sorunlarımızı çözmüyor, daha da ağırlaştırıyor. Yapılacak ilk seçimde emekliler bunun gereğini yapacaklardır. Diğer yandan, emekliler, yeterli örgütlülüğe sahip değiller. Dağınıklar. Milyonlarca oldukları halde, örgütlü olmadıkları için, bir güç olarak,  hak mücadelesi yapmakta yetersiz kalıyorlar. Bu yüzden sendikamız 2021 Tüm Emekli Sen,  emeklilerin örgütlenmesini ve  emeklilerin birliğinin sağlanması için  çaba  gösteriyor. Bütün emeklileri de,  sendikamıza üye  olmaya, destek vermeye, gücümüze güç katmaya  çağırıyoruz.  Çünkü yok tek başına kurtuluş, ya hep beraber ya hiç birimiz. İktidar emeklilerin örgütlenmesini, haklarını savunmasını istemiyor. Kurduğumuz emekli sendikalarını, sanki kendileri anayasaya uyuyorlarmış gibi, anayasa gerekçesiyle kapatıyor. Ancak biz yılmayacağız. Kapatsalar da yenisini kuracağız. 2021 Tüm Emekli Sen, bu alanda kurduğumuz üçüncü sendikadır. Yılmayacağız. Amacımız emeklileri örgütleyerek, iktidarın yüzdelik komik zamlarına boyun eğmek değil, İktidarla toplu sözleşme  pazarlığı ile, haklarımızı  almaktır. Bunun yolu da, meclisten,  emekliler statü yasasının çıkarılmasını sağlamaktır. Emekliler olarak,  sendikamızda örgütlenirsek, birliğimizi sağlarsak ve güç olarak ortaya çıkarsak, hiçbir iktidar bizi görmezden gelemez. Zaten şu anda,  İktidar ve ortaklarının dışındaki,  meclis içi ve dışındaki partilerle, emekli statü yasası görüşülüyor ve  anlaşılıyor. Yaşadığımız  ekonomik ve sosyal krizde  en çok etkilenen ve  perişan olanlar, işsizlerden  sonra kesim, emeklilerdir. İktidar bizlerin ekonomik, sosyal ve demokratik taleplerimizi  görmüyor ve çözmüyor. Ekonomik olarak, emekliler açlıkla mücadele ediyorlar. Memleketin ve bütçe  kaynaklarından,  milli gelirden  paylarını alamıyorlar. Sağlık ve ilaç keseneklerimiz devam ediyor. Milyar dolarlar,  sığınmacılara, garanti işlerine, yandaş  şirketlere , gerici vakıflara, kur korumalı  bir avuç para babasına aktarılıyor ama, , yılda iki defa  verilen   bayram ikramiyelerimize bile, mali disiplini bozar, ödeme dengesi  bozulur bahanesiyle,  bir kuruş bile zam yapılmıyor. Milyonlarca  emekli ve emekli ailesi, iktidarın  emeklileri mahkum ettiği açlık ve yoksulluğu unutmayacaktır. İktidarın Emeklileri yoksullaştırma ve  açlığa mahkum etme politikasına geçit vermeyecektir. Acil taleplerimiz, asgari ücret, güncel açlık ve yoksulluk sınırına göre  artırılsın. En düşük emekli maaşı ve bayram ikramiyesi,  güncellenmiş asgari ücretle eşitlensin. Tüm emekli  maaşlarına gerçekleşmiş  enflasyon oranına göre  seyyanen  zam yapılsın,  Emekli Sendikaları Statü  Yasası ile EYT Yasası TBMM tatile girmeden  çıkarılsın.”
 
Hasan Sami Er