Rize, Artvin ve Trabzon'a giden İmamoğlu'na bir grup gazeteci de eşlik etti. İmamoğlu'nun otobüsüyle geziyi takip eden gazeteciler arasında Nagehan Alçı ve Ertuğrul Özkök'ün de bulunması dikkat çekti. İmamoğlu, yanında tercih ettiği gazeteciler nedeniyle sosyal medyada eleştiri oklarının hedefi oldu.
 
İmamoğlu Karadeniz gezisine ağırlıklı olarak yandaş gazetecileri götürdüğü için eleştirirken bir yorum da Gazeteci Haluk Şahin’den geldi.
 
Haluk Şahin yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi: “Kıyamet kopuyor. Ekrem İmamoğlu bu iki gazeteciyi nasıl olur da otobüsüne alır? Nagehan ve Ertuğrul’dan söz ediyorum. Bizim televizyonculuk yaptığımız dönemlerde “Q faktörü” diye bir kavram vardı. Doğal olarak ekrana yakışan, seyrettikçe daha çok sevilen, kalpleri fetheden insanlar için kullanılırdı. Birini ekrana çıkartacağımız zaman bunu Q faktörü yüksek şekline açıklardık. Onlara zamanla N faktörü (terim benim) eklendi. Bunlar da seyrettikçe daha az sevilen, sinir olunan ve sonunda nefret edilen, itici tipler. Bunların bir özelliği de N faktörüne sahip olmaktan memnun olmaları. Çünkü böylece gündemde kalmış oluyorlar. Bundan belki de mazoşist bir zevk alıyorlar. Biz de onlardan nefret etmekten sadistçe bir zevk alıyor olabiliriz. Kıyamet şundan kopuyor: Q faktörü çok yüksek olan Ekrem İmamoğlu, N faktörü çok yüksek olan Ertuğrul ile Nagehan’ı otobüsüne alıyor. Vay efendim, sen ha, bunları ha! Sosyal psikolojide bu duruma bilişsel uyumsuzluk (cognitive dissonance) deniyor. İnsanları çok rahatsız eden bir ruh durumu olarak biliniyor. Kurtulmak için üç çare önerilmekte:
1) Q faktörlülerle ilgili düşünceni değiştir. “Meğer onun, yani sevdiğim adamın da ötekilerden farkı yokmuş!” de, rahatla.
2) N faktörlülerle ilgili düşünceni değiştir. “Aslında onlar da o kadar kötü değilmiş, bak doğru yolu buluyorlar” de, rahatla.
3).Kendinle ilgili düşünceni değiştir. “Ben ne salağım yahu, adam politikacı, deniz feneri değil ki. Her türlüsüyle muhatap olacak elbette de ve rahatla.”
 
Mine Tarım