Sanatçı Sezen Aksu’nun hedef gösterildiği dönemde yazdığı mektubu ve Sanatçı Aksu’nun verdiği cevabı Gazeteci Hasan Sami Er ile paylaşan Başkan Ülgür Gökhan, “Sanatçıların düşünceleri, eserleri bize ters gelebilir. İlla onların her dediğine evet diyecek durumda değiliz. Yıllar önce çok ince bir espri ile Sezen Aksu Adem ve Havva ile ilgili bir söylemde bulunmuş. Diğer peygamberler değil ama Adem ve Havva figürünü biz halk arasında da kullanırız. Benzetmelerimiz vardır hatta garip gurebalara ‘Adem Baba’ deriz. Adem ve Havva’nın bir de Cennet’ten kovulma hikayeleri var. Bunlar bize sempatik gelen cümlelerdir. Bizim bunları asla kötülemek ve aşağılamak gibi bir lüksümüz olamaz. Ama şarkıcı ince bir espri ile bunu kullanmış. Kaç sene sonra kim duyduysa, kim okuduysa bunu çıkarıp, camilerde, söylenmemesi gereken yerde dil koparma noktasına kadar bir ifadede bulunması son derece iç karartıcı ve moral bozucu bir şey. Orası bir cami. Camiden adımını attın mı siz artık bir kulsunuz. Orası bir Allah’ın evi. Orada Allah’ın kulusunuz ve ne bir partinin liderisiniz, ne bir partinin taraftarısınız. Burada ibadetin dışında bir takım şeylerin konuşulması son derece yanlıştır. Dolayısı ile Sezen Aksuya yapılan haksız nitelemelerden dolayı ona destek için Laik bir insan olarak ve Çanakkale Belediye Başkanı Olarak ona bir destek mektubu yazdım. Tarkan’a da yazacağım. Tarkan tam bir sanatçı üslubu ile yazmış, yazdığı ile herhangi birisini nitelemiyor. Lafı ortaya koyuyor, isteyen beğendiği yerden alıyor. Bence Tarkan çok güzel bir şey yaptı. Ben sözlerden çok klibi çok sevdim artık insanların bir mutluluğa ihtiyacı var” dedi.
Ocak 2022, Çanakkale
Sayın Sezen AKSU
Ülkemizde uzun zamandır yaşadığımız hak ve özgürlük temelli yoksunluklar, daha iyi bir yaşam mümkün hayalini diri tutmaya çalışan biz iyi insanları; neredeyse her gün tüyleri ürperten yeni gelişmelerle şaşırtmakta, üzmekte, örselemekte... Çünkü bizler nasıl bu kadar kötü olunur, kötülükten nasıl beslenilir hiç bilmedik, hiç öğrenmedik... Kendimi düşünmekten alamıyorum, çok da üzülüyorum açıkçası onlar için; Hiç mi sevilmediler, hiç mi âşık olmadılar, hiç mi dizlerinin bağı çözülmedi sevdiceğini karşılarında görünce... Hiç mi uyandıkları yeni güne şükretmediler, hiç mi bir köpeğin başını okşamadılar, hiç mi denizi yararak maviliklere kulaç atmadılar... Hiç mi "Haydi gel benimle ol, Oturup yıldızlardan bakalım dünyadaki neslimize" mısralarını ağız dolusu söylemediler... Hiç mi "Bu kavga bir hayırsız düş, Uyanır neslim uyanır elbet, Bugün dua ettim hepimiz için, Yüce Tanrı bizleri affetsin" sözlerini yüreklerinden süzülüp dinlemediler... Hiç mi sevmediler, hiç mi sevilmediler... İnanın hep bu yüzden, hep sevgisizlikten... Sizi, sesinizi, sözünüzü, sazınızı, anlayamamaları da hep bu yüzden, derin sevgisizlikten... Siz Sevgili Sezen; yalnızca ülkemize değil, dünyaya mâl olmuş, sanatıyla, düşünceleriyle, milyonların hayatında sarsılmaz bir yer etmiş, sanat dünyamıza kazandırdığınız eşsiz yeni yeteneklerle, bizim çok kıymetlimizsiniz. Gün kıymet verdiklerimizi, nadide değerlerimizi, naif kalplerimizi kötülere karşı koruma, kötülüklere karşı safları sıklaştırma, birbirimize sımsıkı sarılma zamanıdır. Sayın AKSU, Ne yazık ki uzun süredir mücadele ettiğimiz ayrımcılıklar, adaletsizlikler, ötekileştirmeler ve tek adam rejiminin beraberinde getirdiği bir kesim için adeta prangalı bir yaşam, hepimizi üzüyor. Halkı yönetenler, kendisine o görevi verenlerden, halktan korkmuyor, üstüne üstlük halk bu yönetim karşısında her gün daha da baskılanıyor, sindiriliyor, ağır zamlarla zaten zor olan yaşam koşullarında eziliyor, insanlar bir mecburiyetmiş gibi her gün bu kabusa uyanıyor. Oysa ki hükümet edenlerin, farklı düşünceleri ve kültürleri bağrına basarak; her türlü adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluk karşısında, ayrımcılıklara, ötekileştirmelere, israfa karşı gerek yasalarla gerek etik ilkelerle hareket etmesi zaruridir. Bizim köklü devlet geleneğimiz bunu gerektirir, biz böyle okuduk, böyle öğrendik. Komşusu açken tok yatmamayı öğütleyenler, yemekten çatlamak üzere, mal da yalan mülk de yalan diyenler Karun gibi zengin oldu, bakara makara diyen kişi devletin büyükelçisi oldu, ama sonunda olan bizim garip Minik Serçe'ye oldu. İzin vermeyeceğiz, fırsat vermeyeceğiz, varlığımızın son zerresine kadar direneceğiz, ezilen, hor görülen, varlığı unutulan, yok sayılan herkes için diline, dinine, düşüncesine bakmadan mücadele edeceğiz. Çok kültürlü geçmişimizin zengin mirasıyla, sizleri, çağdaş ve aydın görüşlü insanlarımızı tek adam rejimine tutsak etmeyecek, ifade özgürlüğünün demokrasiyi güçlendirdiği bilinciyle mücadelemize canimizin, kanımızın son damlasına kadar, her gün daha da büyüyerek devam edeceğiz. Tek çıkar yolumuz Mustafa Kemal ATATÜRK'ün aydınlık yoludur. 2013 yılında olduğu gibi, Çanakkale Cumhuriyet Meydanında yine on binlerle bir olma, tek yürek olma ümidiyle,
Sevgi ve Saygılarımla
Ülgür GÖKHAN
Çanakkale Belediye Başkanı
…………….
Sezen Aksu’nun Başkan Ülgür Gökhan’a cevaben yazdığı mektup ise şöyle:
Değerli Ülgür Gökhan,
Mesleklerimiz ve atanmış kimliklerimize sıkıştırıldığımız bir dünyada, yakınlarınız hariç kimse sizin makamınızda birinin kendisini şarkı sözleri, şiirler üzerinden ifade etmesini; sebebi en temelde sevgisizliğe bağlamasını ummaz muhtemelen.
"Kimse kimseyi çözemez, o kadar derine inemez" demiştim bir şarkıda. Mesajınızla, benzer düşünen insanların dahi birbirini tam olarak hissetmesinin güç olduğunu yeniden hatırladım. Bu nedenle kalbinizi açıp kaygınızı, dirayetinizi ve desteğinizi, özetle sevginizi anlattığınız mektubunuzdan ayrıca mutluluk duydum. Çok teşekkür ederim. Meselenin özü sevgi, dediğiniz gibi. Herkes "için" sevgi... Ama herkese "göre" yaşandığında, sevgiden bile çatışma doğuyor. Benim bulabildiğim tek yol, tüm cephelerin dışında bir yer yaratıp en iyi bildiğimiz işi yaparak üretmeye devam etmek. Fikir üretmeye, hizmet üretmeye, anlam üretmeye, çözüm üretmeye, fayda üretmeye, iyilik üretmeye vesile olmaktan başka rolüm ya da rolümüz yok diye düşünüyorum. Hepimizin, bu rollerin layığınca ve herkes için yerine getirilebildiği zamanlarda yaşayabilmesini diliyorum. (Gandhi'nin) “İnce bir hareketle, dünyayı sallayabilirsiniz" sözüne yürekten inanıyorum.
Sevgi ve saygılarımla.
SEZEN AKSU
Mine Tarım