Başta Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehit olmuş ve hayatını kaybetmiş tüm öğretmenler için 1 dakikalık saygı duruşunun ardından hep bir ağızdan istiklal marşı söylendi. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Dernek Başkanı Profesör Doktor Osman Demircan yaptı. Demircan törende yaptığı konuşmada, “Mustafa Kemal Atatürk, zaferden hemen sonra 27 Ekim 1922 tarihinde Bursa’da, İstanbul’dan gelen öğretmenlerle yaptığı toplantıdaki konuşmasında, “Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için, yalnızca ortam hazırladı. Gerçek zaferi siz kazanacaksınız ve kesinlikle başarıya ulaşacaksınız” sözleriyle hem eğitime, hem de öğretmen ordusuna olan güvenini vurgulamıştır. İlerleyen yıllarda önemi sürekli vurgulanarak eğitimin öncelikli olduğu mesajları ve girişimleri peş peşe sürmüştür. Bakanlar Kurulu 11 Kasım 1928 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk e Millet Mektepleri Başöğretmeni unvanı verilmesi kararını almış, Atatürk de bu kararı 24 Kasım 1928 tarihinde imzalayarak kabul etmiştir. Atatürk'e verilen bu unvan semboliktir ve topluma bir mesajdır. Öğretmenliği toplumun gözünde yükseltmiş, saygınlığını daha da artmıştır. Cumhuriyetin kuruluş yıllarında; Mustafa Necati, Vasıf Çınar, Haşan Âli Yücel, İsmail Hakkı Tonguç gibi devrimci eğitimcilerin önderliğinde en saygın meslek olan öğretmenlik. Köy Enstitülerinin kapatılması sürecinin başlangıcı olan 1946 yılından itibaren giderek yıpratılmıştır. Dincileşme ve piyasalaşmayla birlikte Köy Enstitülü ve ilerici öğretmenler baskı ve kıyımlara uğramışlardır. Özellikle öğretmenlerin büyük çoğunluğunu örgütleyen. Köy Enstitülü Fakir Bay kurt ile özdeşleşen Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) ve 12 Mart sonrası onun yerine kurulan 1OB-DER bu kıyım ve baskılara karşı şanlı direnişler gerçekleştirmiştir. 12 Eylül Faşist darbesi TÖB-DER'İ kapatmış, üyesi öğretmenlere işten çıkarma, işkence, hapis, sürgün gibi insanlık dışı uygulamalar yapmıştır.” dedi.
Demircan konuşmasının devamında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e Başöğretmenliğin verildiği tarihten tam 93 yıl sonra eğitim sisteminin evrensel, laik ve bilimsellikten uzaklaştığını dile getirerek,   “Atatürk’e başöğretmenlik unvanı verilmesinden 93 yıl sonra, bugün eğitim sistemimiz artık nitelikli çağdaş öğretmen yetiştirememenin yanında, liyakati dışlayan, eğitim hakkına erişimi engelleyen, adaletsizlikler eşitsizlikler üreten  bir hale gelmiş evrensel laik-bilimsel eğitim karşıtı uygulamalarla dolmuştur. Coronavirüs sürecinde Milli Eğitim Bakanlığı iyi bir sınav verememiştir, bilimin rehberliğinde yeterli koruyucu tedbirleri almak konusunda başarısız olmuştur. Alt yapısını oluşturmadan uygulamaya çalıştığı çevirim içi eğitim öğretmenleri daha zor duruma düşürmek ve öğretmen kimliğini yıpratacak çalışmalar olarak tarihe geçmiştir. Öğretmenleri, EBA adında ucube bir eğitim sistemine bağımlı kılmış ve öğretmeni itibarsızlaştırma yolunda hızlı adımlar atmıştır. Tüm bu olumsuzluklar içinde bile çağdaş eğitim mücadelesini vermeye çalışan öğretmenlerimizin çabası çok değerlidir. 24 Kasım Öğretmenler Günü, sadece bir anma günü değil, bir mücadele günüdür aynı zamanda. Bizler, Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarını tersine çevirme konusunda bir hayli yol almış olan iktidara karşı, özgüvenli, toplumsal yararı öne çıkaran, aydınlanmam öğretmen kimliğinin yeniden kazanılması mücadelemizin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğine, inanıyoruz. Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği! YKKED), bu Öğretmenler Gününde de öğretmenlerin sorunları, talepleri ve eğitim sistemi üzerinde bir düşün ve tartışma platformu oluşturarak kamuoyunun dikkatine sunmayı toplumsal bir görev saymaktadır. Kısa vadede; öğretmenlerin, ekonomik, demokratik, özlük haklarını geliştirecek bir mücadeleyi yürütürken, uzun vadede; geçmişte çevre ve doğa duyarlılığı taşıyan, öğrencilerini demokratik kültür ve sanatla buluşturan, onları iş içinde, iş aracılığı ile eğiten, tüm çocuklara nitelikli laik-bilimsel eğitim veren, Türkiye’nin özgün öğretmen yetiştirme ve eğitim modeli olan Köy Enstitüleri sistemini ve felsefesini, eğitim sorunumuzun köklü çözümünde bir alternatif olarak gördüğümüzü belirtiyoruz. Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği olarak, yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen “Aydınlanma ışığı sönmeyecek” diyerek, tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler gününü kutluyoruz” dedi.

Ogün İnal