Toplumun büyük bir kesiminin uzun süredir beklediği Hayvanları Koruma Kanunu’nda sona yaklaşıldı. Mecliste kısa süre içinde yasalaşması beklenen kanun teklifinde hayvanlar 'mal' değil, 'can' sayılacak, 'süs hayvanları' ifadesi kalkacak.
Geçtiğimiz gün Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün Bakanlığın bahçesindeki kedilerle çektirdiği bir fotoğrafı paylaşıp, "Can dostlarımızı daha etkin koruyacak yasal düzenlemeler kapıda. Geri sayım başladı" ifadelerini kullanması heyecan yarattı. Tekrar gündeme gelen hala yasalaşmayan Hayvan Hakları Yasası bütün hayvan severler tarafından merakla beklenirken, Çanakkale'de sokak hayvanlarına büyük destek veren Morpati Derneği Başkanı Emine Akın İşte Çanakkale Gazetesi için değerlendirmelerde bulundu. Şiddete maruz kalan hayvanların olduğunu söyleyen Akın, ‘’ Biz yeni bir kanun çıksın; hayvanlar mal olmaktan çıkıp can olsun diye beklerken, yeni kanun tasarısı bizim için büyük bir hayal kırıklığı resmen kendimizi aldatılmış ve kandırılmış hissediyoruz. Cezalar göstermelik ve caydırıcılıktan uzak” dedi.
Çanakkale’de hayvana şiddet konusuna gelecek olursak, tüfekle vurulan mı, traktörle ezilen mi, ağzımıza almaktan utandığımız tecavüz olayları mı ? Çanakkale adına ve ülke
adına bunlar utanılacak şeylerdir’’ dedi.
“HAYAL KIRIKLIĞI HİSSEDİYORUZ”
Akın, ‘’ Medyaya yansıyan kanun tasarısını değerlendirecek olursak; mevcut 5199 sayılı kanunun tüm kazanımlarının kaybedildiğini ve hayvan haklarını korumaktan tamamen uzaklaştığını söyleyebiliriz. biz yeni bir kanun çıksın; hayvanlar mal olmaktan çıkıp can olsun diye beklerken, yeni kanun tasarısı bizim için büyük bir hayal kırıklığı resmen kendimizi aldatılmış ve kandırılmış hissediyoruz “dedi.
“CEZALAR GÖSTERMELİK VE CAYDIRICILIKTAN UZAK”
“Basına yansıyan tasarının asla kabul etmeyeceğimiz maddeleri şunlardır” diyen Akın, “1)Evlerdeki hayvan sayısına getirilen kısıtlama. Bunun kabul etmememizi ilk sebebi vicdana getirilen kısıtlamadır. Hiç kimse hayatımıza kaç tane can alacağımıza karışamaz hele ki kanunla bunu engellemeye asla kalkışamaz. 2)Belediyelerden alınan kısırlaştırma yetkisinin ,tarım bakanlığına verilmesi. Bakanlıkta masa başı veterinerin yapan kişilere sokak canlarımızı emanet etmeyi asla ve asla istemiyoruz. 3)Belediyelerin bakım merkezi kurma yükümlüğünün teklif içinde olmaması. Ayrıca belediyelere yaptıkları sürgünlerle ve katliamlarla ilgili bir yaptırımın ya da cezanın getirilmemesi. 4)Yeni tasarı Türk ceza kanunun içerisinde alınmasına rağmen ,veriler cezalar göstermelik olmanın ötesine geçmediği gibi; caydırıcılıktan da çok uzaktır” ifadelerini kullandı. “Sonuç olarak hayatında bir hayvanın başını dahi okşamamış masa başı bürokratlar tarafın hazırlandığı görülen bu yasa tasarısı, bizlerin seslerine kulak tıkayarak hazırlanmıştır” diyen Akın, “Çıkarılması düşünülen bu yasanın tamamen karşısında olduğumuz daha yüksek sesle tekrarlıyoruz” dedi.
“EN BÜYÜK ŞİDDET GÖRMEZDEN GELMEKTİR”
Çanakkale'de hayvan şiddetine değinen Akın, ‘’Çanakkale’de hayvana şiddet konusunda gelecek olursak, tüfekle vurulan mı, traktörle ezilen mi, ağzımıza almaktan utandığımız tecavüz olayları mı ? Çanakkale adına ve ülke adına bunlar utanılacak şeylerdir. Ama hep söylediğimiz gibi en büyük şiddet onları görmezden gelerek, yaşam haklarına saygı duymamaktır’’ dedi.
“YENİ YASADA BARINAKLARIN İYİLEŞTİRİLMESİNE YÖNELİK ADIM DA YOK”
Son günlerde Çanakkale barınağındaki durum ile ilgili de konuşan, ‘’ Çanakkale barınağı konusunda değinmek istiyorum kısa da olsa, barınağın hali gerçekten içler acısı. Kağıt üstünde var olan veterineri daha çalışırken göremedik. Hasır altı edilen şikayetler, gönüllülerin girişini ve yardımlarını engelleyen bir anlayış, hastalıklı canları(gençlik, parvo, uyuz, leismania) tedavi etmek yerine, sağlıklı canlarla aynı yere koyarak ölüme terk etmek ve daha sayamayacağımız bir sürü kötü durum, Yeni yasanın bizim için en büyük hayal kırıklıklarından birinin de barınakların iyileştirmesine yönelik bir adımın atılmamış olmasıdır’’ şeklinde konuştu.
Özel Haber: İbrahim Akın Kazancı
