Milli Mücadele döneminde İngilizlerin desteği ile Kuvayi Milliye’ye düşmanlık yapan Teali İslam Cemiyeti’nin yöneticisi İskilipli Atıf’ın Çorum Valisi Mustafa Çiftçi ve yöneticiler tarafından mezarı başında anılmasına tepkiler oluşmuştu, bu tepkileri ve İskipli Atıf Hoca denilen şahısın kim olduğunu Çanakkale Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Dr. Necmettin Akyalçın ile konuştuk.
İskilipli Atıf Hoca denilen şahıs kimdir ?
İskilipli Atıf, ulusal bağımsızlık savaşımızın karşısında olan ve işgalci güçlerin işbirlikçisi, bu topraklara ihanet etmiş; din adamı görünümlü bir Kuvayı Milliye düşmanıdır. Kuvayı Milliye güçleri ise Mustafa Kemal Atatürk'ün çevresinde toplanmış, vatan toprağının işgalcilerin zulmünden kurtarılması için kelleyi koltuğa koymuş yiğitlerdir. İşgalci İngiliz’e, tetikçi Yunan’a, Fransız’a, İtalyan’a ve onların yardakçıları Ermeni’ye, Rum’a karşı ölüm kalım “Kuvayı Milliye’nin lideri Ya İstiklal Ya Ölüm demiştir” savaşı verenler hakkında öldürülmeleri uygundur fetvaları veren İskilipli Atıftır. Bu işleri de başkanlığını yaptığı Teali İslam adlı cemiyetin üzerinden yapmıştır.
İskilipli Atıf ne bu cemiyet ne gibi faaliyetler içerisine hareket etmiştir?
İskilipli Atıf’ın başkanı olduğu Teali İslam Cemiyeti, İngiliz Muhipler (sevenler) Cemiyeti emrindedir. Yılmaz Özdil 10 Şubat tarihli köşe yazısında bakınız ne diyor: İngiliz Muhipler Cemiyeti Düpedüz casusluk teşkilatıydı, kukla başkanı Sait Molla’ydı, Kurtuluş Savaşı’nın sonunda İngiliz pasaportuyla yurtdışına kaçtı, Yunanistan’da öldü.
İngiliz Muhipler Cemiyeti’ni rahip Frew kurmuştur. Kanada kökenli İngilizdi. Beyoğlu’ndaki Evanjelik Birlik Kilisesi’nin papazıydı. Din adamı kimliği kamuflajdı. İngiliz İstihbarat teşkilatının casusuydu. 1902-1922 arası İstanbul’da görev yaptı. Yunan işgal bölgelerinde, İzmir ve Ege’de de yer altı faaliyeti yürüttü. Oralarda rahip olarak değil, “Albay Emiling” adıyla tanınıyordu. İskilipli Atıf gibi vatan haini imamlar bu casus papazın emrindeydi. AKP Protokolünün “dava adamı” diye rahmet okuduğu İskilipli Atıf’ın “davası” işte buydu.
İskilipli Atıf’ın başkanı olduğu Teali İslam Cemiyeti tarafından hazırlanan ve Yunan uçaklarından Anadolu’ya atılan bildirilerde, “Mustafa Kemal ve Kuvayı Milliye’ye, hain, şaki, namert, yalancı, yağmacı, mahluk, katil, canavar” diyen “derhal öldürülmeleri gerektiğini” söyleyen, Anadolu halkını Kuvayı Milliye’ye karşı savaşmaya çağırılmıştır.
İskilipli din adamı ‘’hoca’’ olarak anılması hainliği mahkeme tarafından kabul edilmesine rağmen nedendir? ‘’Hoca’’ mıdır istismarcı bir vatan haini mi?
‘’Kan, gözyaşı ve ölümlerin yaşandığı işgal günlerinde, işgalcinin yanında saf tutanlar dünyanın her yerinde hain diye anılırlar. Bu kişilerin din adamı kisvesine bürünmeleri bu gerçeği değiştirmez. Yaptıkları ihanetin yükünü de hafifletmez…
Bu topraklarda son sözü Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşı vatansever yiğitler söylemiş, vatanımız düşman çizmesi altında ezilmekten kurtulmuştur. Yurdumuzu, düşman zulmünden/işgalinden kurtaran yiğit atalarımız her zaman saygı ve minnetle anılırken İskilipli Atıf ve onun gibiler de düşmanla işbirliği yapanlar olarak anılacaklardır. Vatanımız düşman işgali altında inlerken “Allahını, Peygamberini ve Padişahını seven bu taraf gelsin (kaldı ki, o taraf İşgalci güçlerin olduğu taraftır) diyen İskilipli Atıf bilmez mi ki, Peygamberimiz “vatan hainleri için cenaze namazı kılınmaz” demektedir. Hem o Peygamberin dinine inandığını söylemek hem de Peygamberimizin de lanetlediği “cenaze namazı kılınmaz” dediği duruma düşmek; acaba nasıl bir iştir?
Büyük Atatürk, vatanı işgalden kurtarıp Türkiye Cumhuriyeti devletini kurduktan sonra, İskilipli Atıf gibi din istismarcılığıyla ve hainlerle mücadelesini sürdürmüştür. Din adamlarının toprağına ihanet etmemesi, milli olması gerçeğinin altını her fırsatta çizmiş, Rıfat Börekçi ve onun gibi vatansever din adamlarını saygıyla anmış, İskilipli Atıf gibileri de işbirlikçi hainler olarak görmüştür.
Daha düne kadar (15 Temmuz 2016) FETÖ’ye de “din adamı” demiyorlar mıydı?
Geçen gün, üç beş değerbilmezin, İskilipli Atıf’ın mezarı başındaki hezeyanları veya ona din adamı deme aymazlıkları yukarıda dile getirilen gerçekleri asla ve asla değiştirmez, değiştiremez. ‘’
İbrahim Akın Kazancı
