Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay Çanakkale Belediyesi olarak kalkınmanın yerelden başlamasını sağlamak amacı ile önemli çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Yerel kalkınmayı sağlayacak adımları atarken bir yandan da Tohum Sandığı projesi kapsamında Atalık tohumları da ekip biçtiklerini ifade eden Mutluay İşte Çanakkale Gazetesi’ne yaptığı açıklamalarda, “Projelerimiz başarı ile büyüyerek devam ediyor “ dedi.
Çanakkale Belediyesi Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay kalkınmanın yerelden başlamasını sağlamak amacı ile başlattıkları ve büyüyerek sürdürdükleri projeler ile ilgili bilgiler verdi. Tohum sandığı Projesine bağlı olarak gerçekleştirdikleri Atalık Buğday tohumlarını toprak ile buluşturdukları ve bu tohumlardan elde edilen sağlıklı ürünlerinde Halk Bakkal’ da satışa sunulduğuna belirten Mutluay, “Çanakkale Belediye Başkan yardımcısı olarak bana bağlı 5 birim var. Özellikle Zabıta Müdürlüğü, Park Bahçeler Müdürlüğü, Veteriner İşleri Müdürlüğü, Hal Müdürlüğü ve Su İşleri Müdürlüğü bana bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren müdürlükler. Son dönemde yerel Kalkınma adına Park Bahçeler Müdürlüğü bünyesinde Atalık Tohumlarımızın korunması, geliştirilmesi, üretici ve tarımsal Kalkınma Kooperatifleri ile paylaşılması ve halka satışının yani bu projeden üretilen ürünlerin halka satışının yapılması yönünde çalışmalar var” dedi.

“TOHUM SANDIĞI’NDA ŞU ANDA YÜZDEN FAZLA ÇEŞİT ÇEŞİT DE SAHİBİZ”
Yapılan çalışmalar ve gelinen nokta ile ilgili bilgiler de veren Mutluay, “ Öncelikleriniz biz şunu yaptık. 2017 yılında kurulan bir Tohum Sandığımız var. Ve bu “Tohum Sandığı’nda şu anda yüzden fazla çeşit çeşit de sahibiz bunların hepsini atalık tohumlarımız yerel tohumlarımız. İlk önce bu tohumları topladık, koruduk ve geliştirdik. Ve bunun dışında kent içinde Çanakkale Belediyesi sınırları içerisinde belediyemize ait araziler var. Bu arazilerden tarımsal vasfa sahip arazileri değerlendirmek istedik. Geçtiğimiz yıl itibari ile bu alanlardan 107 dekar tarımsal vasfı bulunan araziye bin yıllık mirasımız  diye tanımladığımız ve yine Atalık tohumumuz olan “ Karakılçık buğday Tohumu” ektik. Buradan elde ettiğimiz karakılçık buğday tohumlarımızı üreticilerimiz ile paylaştık. karakılçık buğday tohumu  verdiğimiz üreticilerimiz ile bir protokol yaptık. Bu protokolde üreticilere dedik ki “ürettiğiniz tohumları %20 fazlasını bize verin. Bizde karakılçık buğday tohumu ekimi aşamasından hasat aşamasına kadar Çanakkale Belediyesi olarak size teknik destek verelim.” Bu sayede de tohumluğumuzu arttıralım. Üreticinin ürettiği ürüne’ de kurulan Sınırlı Sorumlu Çanakkale üretim ve Pazarlama Kooperatifi alım garantisi versin. Birim fiyatlarını da üretici ile oturup beraber karar verelim. Birim alandan elde edilen gelir üreticinin farklı bir buğday çeşidi ile elde ettiği gelirden fazla olsun. Dolayısı ile güçlü bir sistem kurduk. Bu sistemin bir tarafında Çanakkale Belediyesi, bir tarafından üreticiler, bir tarafında da kooperatif var. Üretilen ürüne alım garantisi vermek ile üretici “Bu ürettiğim ürünü kime satacağım? Kar mı edeceğim,  zarar mı edeceğim?” endişesi taşımadan, daha yüksek kar marjı ile üretim yapma olanağına sahip olacak. Bizde Çanakkale Belediyesi olarak “ Atalık Tohum” rezervimizi artırmış olacağız. Bir sonraki yılda daha fazla üreticiye Karakılçık buğday tohumu vermiş olacağız. Ama daha önemlisi tüketici yani kent halkı bu atalık Tohumlardan elde edilen mamullere satış ve elde etme noktasında Halkın Bakkalı’ndan ulaşmış olacak. Dolayısı ile bu sistem bir taraftan üretici memnun edecek, bir taraftan da halkımızın sağlıklı ürünler ile buluşturacak sistemi kurmaya çalışıyoruz. Bu sistemi bu yıl Karakılçık buğdayı için bu yıl gerçekleştirdik. Bu ekim dönemi ile birlikte bakla ve nohutta aynı sistemi yapmayı düşünüyoruz. Giderek bu sistemi uyguladığımız ürün çeşitlerimiz artacak. Ama bunun dışında da Çanakkale Belediyesi olarak sadece Karakılçık buğdayda değil, 29 çeşit yazlık ve kışlık üründe iyi tarım sertifikası almak süreti ile yani ekilişten hasada kadar bağımsız denetçiler tarafından denetlenen bir sistemde  yazlık ve kışlık sebzeler üretiyoruz. Yine atalık tohumlar ile Üretilen bu sebzeler  Halkın Bakkalında satışa sunuluyor. Bunun haricinde bir başka çalışma daha yaptık. Bu ürettiğimiz yazlık sebzelerin bir miktarını 176 yoksul hane ile paylaştık. “Ata’dan Toprağa, Topraktan Sofraya “sosyal destek projesi olarak  adlandırdığımız bir proje kapsamında 176 haneye kısmide olsa bir gıda ihtiyacını, yazlık sebze ihtiyacını karşılamış olduk” dedi.

“HER İKİ KOOPERATİFİMİZİN ÇALIŞMALARI BÜYÜYEREK DEVAM EDİYOR”
Çanakkale Belediyesi bünyesinde kurulan iki kooperatifinde büyüyerek yerel kalkınmaya katkı vermeye devam ettiğini belirten Mutluay, “Yerel kalkınma diyebileceğimiz iki tane yerel kalkınma kooperatifimiz çalışmalarını sürdürüyor. Bunlar Sınırlı Sorumlu Çanakkale üretim ve Pazarlama Kooperatifi diğeri de Sınırlı Sorumlu Troida Kadın Girişimi İşletme ve Üretim Kooperatifi. Bu kooperatiflerimizde bir yandan üretimlerine devam ediyor. Kadınlarımız üretimlerini sürdürüyorlar. Bu kooperatiflerde üretilen ürünler sadece Çanakkale içi değil, özellikle metropol kentlerin pazarlarına da sunulmaya başlandı. Bu çok önemli bir adım. Dolayısı ile üretici ile diğer illerdeki tüketiciyi de  aracısız bir şekilde buluşturacak bir sistemin parçası olmak istiyoruz. Yerel kalkınma birimimizde bu noktada Pazar araştırmaları yapıyor. Talepleri alıyor ve bu talep odaklı üretimi de önümüzdeki günlerde yaşama geçirmek istiyoruz. Bu örnek diğer kooperatifler içinde örnek bir kooperatif modelini de hayata geçirmek istiyoruz. Ve şu anda da bu konuda oldukça başarılıyız. Bu Pandemi döneminde de kooperatiflerimiz gerek e- ticaret üzerinden gerek kent içi mobil taşımacılık sureti ile kent halkının ihtiyaçlarını karşılamaya çalışacak” diye konuştu.

Özel Haber: Ogün İnal