2018 nüfus sayımlarına göre 9 bine yakın nüfusu olan Eceabat ilçesinde sadece, 1300 sokak köpeği var. Sokak hayvanlarının sayısında ciddi bir artış yaşanınca, Eceabat Sokak Hayvanlarını Koruma ve Yaşatma Derneği üyeleri kısırlaştırma projelerine yeniden başladı.
Almanya’da faaliyet gösteren bir Türk derneğinden destek aldıklarını da ifade eden Ece Hayder Başkanı Necla Varol Varol, “Yüreğimizdeki sızıyı kocaman ülkeler kilometreler ötesinden duydu, kendi ilçemiz duymadı. Eceabat’a bir barınak ve veteriner hekim şart, sorun giderek büyüyor. Belediyenin bütçesi kısırlaştırma için yeterli değil. Biz bu işi gönüllüler ve sponsorlar sayesinde yapıyoruz. Benim kliniğe 30 bin lira borcum var” dedi.

Ece Hayder Başkanı Necla Varol, konuya ilişkin yaptığı açıklamada,  “Kısa bir aradan sonra tekrar kısırlaştırma projemize başladık. Kurumlar tarafından yapılması gereken ancak hiçbir şekilde yapılmayan kısırlaştırma projesini 5 yıldır yılmadan usanmadan canların refahı için biz yapıyoruz. Kısırlaştırma gereksiz üremenin önüne geçmek demek, birçoğu hasta oluyor, kazalarda can veriyor. Gereksiz üremenin önüne geçerek hayvan dostlarımız daha üst düzeyde refaha ulaşıyor. İki haftadır Seddülbahir köyünde faydalı bir çalıştırma gerçekleştirdik. Üç haftadır yapmış olduğumuz faaliyette 29 köpek, 15 kedi kısırlaştırdık. Bu güzel faydalı projeyi hayata geçirmemizi sağlayan Tierlnsel Umut Evi’ne çok teşekkür ediyoruz” dedi.

“DEFALARCA BELEDİYEDEN KISIRLAŞTIRMA İŞLEMİ TALEP ETTİK”
 Belediye bütçesinin kısırlaştırma için yeterli olmadığını ifade eden Varol, “Faaliyete geçtiğimiz günden beri kendi çabalarımız ile mücadele ediyoruz. Defalarca belediyeden kısırlaştırma işlemi talep ettik. Bir önceki belediyeden de defalarca talep ettik. Bütçe sıkıntısından dolayı kısırlaştırma yapamadıklarını ifade ediyorlar.  Bir köpeğin kısırlaştırma bedeli 1000 TL, bir kedinin bedeli ise 500 TL’dir. Bütçemiz yok deyip, kenara çekilemeyiz. Önceki belediye başkanı da 20 yıl görev yaptı, onun da hiç bütçesi olmadı” dedi.

“POPÜLASYONUN DÜŞMEME NEDENİ KÖYLER”
 Sahipli hayvanların kısırlaştırılması gerektiğini de sözlerine ekleyen Varol, “Biz kısırlaştırma işlemini yaptığımız halde popülasyonun düşmeme nedeni köyler. Popülasyon sokak hayvanlarından dolayı artmıyor, sahipli hayvanlardan dolayı artıyor. Bunların tespit edilmesi gerekiyor. Bunu belediyeye ilettiğimiz zaman da köyler bizim alanımızda değil diyorlar. Tabii bunlar sığıntı cevaplar. Eceabat için de bir şey yapılmıyor. Ben Behramlı Köyü’nde sadece bir kişinin 15 köpeği olduğunu biliyorum.  Birini dam, birini tarlaya, değişik yerlere koymuş. Hayvanların 10 tanesi dişi ve kısır değil. Doğan yavruları ne yapıyorsunuz diye sorduğumuzda Eceabat’a Kabatepe’ye atıyorum cevabını alıyoruz.  Bu acı bir gerçek. Sahipli hayvanlara ulaşılmadığı sürece çözüm bulamayız” dedi.

“YÜREĞİMİZDEKİ SIZIYI BAŞKA ÜLKELER DUYDU”
Almanya’da faaliyet gösteren Tierlnsel Umut Evi adlı bir Türk derneğinin kendilerine destek olduğunu açıklayan Varol, “Eceabat’a bir bakımevi ve bir veteriner hekim kesinlikle şart. Veteriner hekim olduğu zaman kısırlaştırma çok da maliyetli bir iş değil. Biz bu işlemleri sponsorlar ve gönüllülerin desteği ile yapabiliyoruz.  Tierlnsel Umut Evi Almanya’dan sesimize cevap verdi. Bu Türk derneği bize destek oldu.  Yüreğimizdeki sızıyı kocaman ülkeler kilometreler ötesinden duydu, kendi ilçemiz duymadı. Toplum içerisinde bir farkındalık oluşmadı diyemem,  beş yıl öncesine göre aramızda çok fark var ama daha da gidecek çok yolumuz var” dedi.

“KLİNİĞE 30 BİN TL BORCUM VAR”
Kliniğe 30 bin TL borç yaptıklarını dile getiren Varol, açıklamasına ,“Bizim öncelikli ağırlığımız kısırlaştırma ama 12 köyün sokak hayvanları ile Eceabat’ın tüm sokak hayvanlarında herhangi bir sıkıntı halinde, vatandaş belediyeyi de arasa, bize yönlendiriliyor. Tedaviyi biz yaptırıyoruz. Alan Başkanlığı ne kadar destek olsa bir yere kadar bu durum sürüyor. Bizim de bütçemiz yok. Kliniğe 30 Bin TL borcum var, şu an yaralı bir köpek görsem tedavi ettirme şansımız hiç yok. Dua ediyorum ki karşıma bir yaralı hayvan çıkmasın” sözleri ile devam etti.

“TURİZM BAKANLIĞI İLE İLETİŞİMDEYİM”
 Varol, “Alan Başkanlığı barınaktaki hayvanlara sadece mama desteği veriyor. Hayvanların arasında hasta olanlar da var. Alan Başkanlığı elbette ki sokak hayvanlarını korumakla yükümlü değil. Çok uzun zaman önce Alan Başkanlığı, ziyaretçiler sokak hayvanlarından şikâyetçi oluyor diye, tüm hayvanları bir kontrol altına aldı ve bakım evi oluşturalım, örnek bir barınak yapalım, veteriner hekim hizmeti alalım diyerek sözlü bir umut verdi. Biz gelecekte hayvanların mutlu olacağı inancı ile bu toplamaya karşı çıkmadık.  Turizm Bakanlığı ile iletişimdeyim. Burada bir bakım evi artık şart, artık isyandayım, yeter. Alan Başkanlığı ya da belediye, biri bunu yapmalı. Belediyenin bu işin altından bütçe anlamında kalkabileceğini de zannetmiyorum”  sözlerini ifadeleri ile sonlandırdı.
 
Dilek Akşen