Yerel

İlki,  Deprem Etkilerini ve Tedbirlerini Anlattı

Çanakkale Ticaret ve Sanayi odası tarafından düzenlenen ve geleneksel hale gelen “ÇTSO Söyleşileri” devam ediyor. ÇTSO Söyleşilerinin bu seferki konuğu İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Yapı Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper İlki oldu.

İlki, söyleşide Şubat ayında artarda yaşanan ve 11 ili ağır biçimde etkileyen deprem felaketinde yapıların durumu ve performanslarıyla ile ilgili bilgiler verdi, Türkiye’deki deprem yönetmeliklerine ve bunlara uygun yapılaşmanın önemini anlattı.

“DEPREM BÜYÜKLÜĞÜ NEDENİ İLE HASARDA ÇOK BÜYÜK OLDU”
Çanakkale Ticaret ve Sanayi odası tarafından gerçekleştirilen ve alanında uzman isimlerin katıldığı “ÇTSO Söyleşileri!’nin konuğu İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Yapı Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper İlki oldu. ÇTSO Kongre Fuar Merkezinde gerçekleştirilen konferansa, ÇTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ersin Kahraman, Meclis Başkanı Osman Okyay, Yönetim Kurulu, Meclis, Komite ve Kadın Girişimciler Kurulu Üyeleri, Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileri ile çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. İlki, söyleşide yaptığı konuşmada Türkiye’yi büyük acıya boğan deprem felaketini değerlendirdi. Depremde aralarında bir çok  yeni binalarında bulunduğu yapıların yıkıldığına dikkat çekerek Burada asıl önemli olan güncel deprem yönetmeliğine uygun malzeme kullanımı, bina yapımı ve denetlemedir.” dedi. İlki konuşmasında şu ifadelere yer verdi. “Felaket bölgesindeki yapı stoklarına baktığımızda çoğu 2000 yılı öncesine aitler. Bu binaların yıkılma oranı yeni binalara göre daha fazla oldu çünkü eski yönetmelikler doğrultusunda inşa edilmişlerdi. Burada asıl önemli olan güncel deprem yönetmeliğine uygun malzeme kullanımı, bina yapımı ve denetlemedir. Yönetmelik koşullarına tamamen uymakla birlikte, beton, betonarme, demir kalitesi ve bunların işçiliğinden de ödün verilmemesi gerekiyordu. Örneğin 2000 öncesi yapılarda beton kalitesi çok düşük, dayanımı çok az. Elbette ki depremin boyutları çok büyüktü bunu atlamamak gerekiyor. Türkiye’nin 30 yılda yaşadığı bütün depremlerden çok daha büyük hatta dünyadaki en büyük ölçekli depremlerden biri olarak kayda girdi. 99 depremleriyle kıyaslandığında yaklaşık 4 katı büyüklüğünde ve yıkıcı etkiye sahip olduğu ölçümlendi. Bu kadar büyük boyutlu bir felaketten bu kadar çok hasar alınması beklenebilir bir sonuçtur.” dedi.

“YIKILAN TÜM BİNALARDA BÜYÜK HATALAR VE EKSİKLİKLER VAR”
İlki, söyleşi programında deprem yönetmeliğine uygun yapılmış, uygun beton kullanılmış, uygun demir kullanılmış yapıların ayakta kaldığına dikkat çekerek “Yıkılan bütün binalarda fahiş hatalar ve büyük eksiklikler mevcut. Bu da gösteriyor ki yönetmeliklere uymak, doğru malzeme kullanmak, doğru bir denetim uygulamak bu büyüklükteki bir depremde bile insanları kurtarır. Hastane, okul, ibadethane gibi alanlar içinse daha üst seviyede bir süreç gerekiyor. Özellikle yıkılan ve kullanılamaz hale gelen birçok hastane gördük, çoğu çalışamaz hale geldi. Bu yapıların yönetmelik koşullarındaki sınırı daha da yükseltmeleri mecburi” dedi.
  
ÇANAKKALE’DEKİ ÖNCELİKLİ ÇALIŞMA ZEMİN İYİLEŞTİRME OLMALI
Söyleşide deprem ile ilgili Çanakkale değerlendirmesi de yapan İlkin, “Çanakkale ile ilgili de bilgiler paylaşacağım. Bildiğiniz gibi Çanakkale, beklenen olası Marmara depreminde yüksek risk altında bir bölge. Üstelik Hatay, İskenderun ve Malatya gibi zemin sıvılaşmasına çok müsait bir yapısı var. Zemin özellikleri ve Ezine fay hattına yakınlığı düşünülecek olursa öncelikli çalışma zemin iyileştirme olmalıdır. Daha derin temeller atılarak ya da uygun kat yüksekliği belirlenerek yapılacak yapılar büyük ölçüde az hasar alınmasını sağlayacaktır. Tabi burada da İstanbul’da olduğu gibi 2000 öncesi yapılar ve yönetmeliğe yeterince uyulmayarak yapılan binalar olduğunu öngörüyoruz. Çanakkale’deki konutların iyileştirilmesi için yapılabilecek her çalışma iş yerleri ve üretim tesisleri için de geçerli. Hatay’da 4 bloktan oluşan bir grup yapıdan bir bloğa proje kapsamında güçlendirme çalışması yapmıştık. Şubat depremlerinde sadece güçlendirme çalışması yaptığımız bina ayakta kaldı. Bu da güçlendirmenin ne derece önem arz ettiğini bizlere gösteriyor. Bir binayı yıkıp yeniden yapacağınız zaman ve bütçe ile 4 binayı güçlendirebilirsiniz. Bu da çok daha fazla insanı kurtarabilmek demek. Bu sebeple güçlendirmenin etkisini göz ardı etmemek gerekiyor. Bu çalışma ile duvarlar, kolonlar ve zemin iyileştirmeleri yapılabiliyor” dedi.
ÇTSO söyleşileri programından sonra ÇTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ersin Kahraman ve Meclis Başkanı Osman Okyay tarafından İlki’e günün anısına hediyeler verildi.
Ogün İnal