Gündem

'İklim değişikliğinin etkilerine hazırlanmamız gerekiyor'

Prof. Dr. Murat Türkeş iklim değişikliği ve iklim direngenliği konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Emekli Öğretim Üyesi İklim Bilimci ve Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş iklim değişikliği ve iklim direngenliği konusunda değerlendirmelerde bulundu. Türkeş, ‘’İklim değişikliği gerçekten yaşanıyor. Kuraklık ve sıcak hava dalgaları hem daha şiddetli, hem de daha kalıcı hale geliyor. İklim değişikliğinin etkilerine hazırlanmamız gerekiyor’’ dedi.

Son dönemde dünyanın en büyük sorunlarının başında küresel ısınma ve iklim değişikliği konuları geliyor. Yeşil Gazete’de kaleme aldığı bir yazıda toplumsal direngenliği artırmanın başlıca yollarını değerlendiren İklim Bilimci Prof. Dr. Murat Türkeş iklim değişikliği etkilerine de değindi.
 
‘’İklim değişikliğinin etkileri dünyanın her bölgesinde ve hızla artıyor’’

“Az gelişmiş toplumların, yoksulların, kadınların, yaşlıların ve çocukların iklim değişikliğinin etkilerine açık olma derecesi, gerilimi karşılama ya da yanıtlama düzeyi ve uyum kapasitesine ilişkin yetersiz ve zayıf göstergeleri geliştirmek ve kuvvetlendirmektir” diyen Türkeş,  ‘’İklim değişikliğinin etkileri dünyanın her bölgesinde ve hızla artıyor ve bunları önleyecek sihirli bir değnek ne yazık ki yok elimizde. Bununla birlikte, önceden planlanmış çok disiplinli-disiplinlerarası, çok sektörlü ve etkin katılımcı proaktif ve güçlü etkinlik ve eylemler, bireylere, toplumlara ve ülkelere yardım etme konusunda önemli bir rol oynayabilir. Böylece bir doğal afet oluştuğunda yalnızca müdahaleye daha hazırlıklı olunmaz, aynı zamanda zor kazanılan toplumsal ilerlemeler ve refah ya da kalkınma kazanımları da görece korumuş olurlar. Konuya ilişkin ana konular, afet riskinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum planlarının uygulanmasını hızlandırmak için hükümetlerin, toplumların ve kurumların kapasitelerini geliştirme ve güçlendirme çabalarını destekleyebilecek olan ilke ve stratejilerin geniş açılı, çok sektörlü ve çok disiplinli bir anlayışla ele alınması ve uygulanmasının sağlanması gibi öğeleri içerir’’ dedi.
İklim direngenliğini de açıklayan Murat Türkeş, ‘’Tüm göstergeler, Yerküre sistemlerinde, insanın ortaya çıkmasından önce hiç deneyimlenmemiş bir oranda oluşan alansal ve zamansal iklim değişikliği desenlerine işaret ediyor. Örneğin, kuraklık ve sıcak hava dalgaları hem daha şiddetli, hem de daha kalıcı ya da ısrarlı hale geliyor ve gelecekte bunların daha da şiddetleneceği öngörülüyor. Ayrıca pek çok araştırma, gezegenimizdeki başka önemli değişiklikleri de ortaya koyuyor. Örneğin, küresel olarak, türlerin nesli, arka plandaki doğal yok olma oranından en az 1000 kat daha hızlı yok oluyor’’ ifadelerini kullandı.
 
‘’İklim değişikliği gerçekten yaşanıyor’’
‘’İklim değişikliği gerçekten yaşanıyor diyen Türkeş, ‘’Kanıtlar birikiyor ve iklim değişikliğinin etkilerine hazırlanmamız gerekiyor’’ derken, ‘’Dirençlilik ya da direngenlik, bunu nasıl başaracağımızı düşünmenin ve tasarlamanın bir yoludur gerçekte. Günümüzde direngenlik kavramı, psikoloji ve bilgi teknolojisi, coğrafya, ekoloji, halk sağlığı, tarım ve işletme ve benzeri gibi birbirinden farklı ve çok uzak alanlarda hızla yayılmaktadır. İklim değişikliği açısından, direngenlik, insan ve doğal sistemlerin yerkürenin iklimindeki değişikliklere dayanma ve bunlara yanıt verme yeteneğinin güçlendirilmesi anlamına gelir ve bir yandan iklim değişikliğine yönelik önleme ve etkilerini azaltma (iklim değişikliği savaşımı) yaklaşımları, bir yandan da uyum (uyarlanım, adaptasyon) yaklaşımları arasındaki kavramsal ayrımı kapatmanın bir yolu” olarak düşünülebilir. Bu kapsamda dirençlilik, uyum, öğrenme ve ekonomik ve sosyal dönüşüm kapasitesini koruduğunda olumlu bir nitelik ya da girişim olarak kabul edilebilir’’ şeklinde değerlendirdi.
 
İbrahim Akın Kazancı