Sağlık

'Çözümsüzlük sağlık çalışanlarının kaderi değil'

Çanakkale Sağlık Sen Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi önünde sağlık çalışanlarının sorunları ile ilgili basın açıklaması yaptılar.

Çanakkale Sağlık Sen Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi önünde sağlık çalışanlarının sorunları ile ilgili basın açıklaması yaptılar. Çanakkale Sağlık Sen Yönetim Kurulu Başkanı Suat Özen, “Sağlık çalışanlarının sesi duyulmalı, kangren halini almış sorunları çözülmelidir. Çözümsüzlük sağlık çalışanlarının kaderi değil” dedi.

Özen açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Sağlık çalışanları olarak kendimizi asla değersiz görmüyor, yapmış olduğumuz işi asla küçümsemiyoruz. İşimizi en iyi şekilde yapmaya çalışarak hem kurumumuza hem ülkemize hem de geleceğimize hizmet etmiş oluyoruz. Sağlık çalışanlarının gündemdeki sorunlarını maddeleyecek olursak, sözleşmeli istihdam modelinde çalışanlardan kadro güvencesi esirgeniyor.  Sağlık çalışanlarının çocuklarına kreş imkânları çok görülüyor. Hemen her gün bir ya da birkaç sağlık çalışanı fiziksel veya sözel şiddetin kurbanı oluyor. Yıllardır konuştuğumuz döner sermaye adaletsizliğinde ve performans uygulamasında hiç bir şekilde mesafe kat edilmiyor ve gün geçtikçe daha kötüye gidiyor. Artık çözümsüzlük,  adaletsizlik,  aşırı iş yükü,  şiddet sağlık çalışanlarının kaderi olmamalıdır. Sağlık çalışanları kamu adına hizmet veriyor. Kamu adına hizmet verilen bir yerde hastanelerin gelirine bağlı olarak bir ücret politikasının belirlenmesi doğru bir şey değil. Bunu yaptığınız sürece çalışanların arasında adaleti sağlayamazsınız. Nasıl ki diğer kamu görevlilerinin nöbet ücretleri ile 365/666 KHK'ya tabi ödemeleri merkezi bütçeden ödeniyorsa, sağlık çalışanlarının tuttuğu nöbetler ile  döner sermayelerin sabit kısmıda  merkezi bütçeden ödenmelidir. Şu an ki sistem hastane bütçesinden ödenmesini  öngörmektedir. Ülkemizde 800 den fazla kamu hastanesi bulunmakta, bunların her birinin geliri ve personel sayıları değişmektedir. Döner Sermaye sisteminde kısmi alınacak ek ödeme hesaplanırken bu kriterler kullanılmaktadır. Dolayısıyla yapılan iş aynı ama hastaneler veya çalışan sayısı farklı olduğu için   farklı ücret alınmaktadır. Bugün 100 hastaneden 100 hemşireye sorsanız kadro dereceleri, unvanları aynı olmasına rağmen aynı ücreti almamaktalar. Bu durum hemşiresinden hekimine,  teknisyeninden hizmetlisine kadar tüm çalışanlar için geçerlidir. Palyatif adımlarla kronik döner sermaye sorununu çözmek mümkün değildir. Nitekim Pandemi sürecinde ihtiyacı karşılamak üzere yapılan düzenlemelerde iyi niyet ortaya konmuş ancak sahanın haklı beklentilerine cevap olmamıştır. Aksine çalışanlar arasındaki ücret adaletsizliğini arttırmıştır. Bizim bildiğimiz, bir düzenleme yapılıyor ise çalışanların hakkını hukukunu gözetmek, alın terlerinin karşılığını vermek için yapılır. Çalışma barışı ve huzurunu bozan çalışanları birbirinden tamamen ayrıştıran  bu durumu asla kabul etmeyeceğiz. Bilindiği üzere Bakanlığımız Pandemi döneminde personele tavandan döner sermaye ödemesi yapılması konusunda düzenleme yaptı. Ancak tavandan ödeme yapılmasını COVİD-19 hastasına hizmet verme kriterine bağlamıştır. Kimlerin  COVİD-19 hasta tedavisinde yer aldığını belirleme yetkisini Hastane Başhekimlerine vermiştir. Ödemelerin yapılması için  buna ilave olarak Eylül ayı itibari ile İl Sağlık Müdürlüğü onayı eklenmiştir.   Çizilen çerçevede ilimiz Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi Başhekimliği dışında, ilçelerde ki  Hastane Başhekimleri  Özellikle Acil Servislerde görev alan, PCR örneği alan ve COVİD-19 testi pozitif çıkan hastaların tedavisinde görev alan sağlık çalışanlarına gerekçelerini belirterek Tavan ödemeden döner sermaye ödenmesi kararını almıştır. Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi idarecileri ile bakanlık tavan ödeme genelgesini yayınladığı anda  görüşmelerimizi yaparak, bakanlık yazısına uyan maksimum seviyede sağlık çalışanının düzenlemeden faydalandırılması talep ettik. Buna rağmen  Ağustos ayında kurum tarafından 8-9 kişinin bu kapsamda tavan ödemeden faydalandırıldığının tespiti üzerine, taleplerimizi değerlendirilmesi için  İl Sağlık Müdürlüğüne bildirdik. Görüşmelerimiz neticesinde hastaneden 370 kişilik liste il sağlık müdürlüğüne ulaşmış olsa da; İl Sağlık müdürlüğünden istenilen gerekçe kısmına; Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi yetkililerinin, ilçe hastaneleri tavandan ödeme aldığı için çalışma barışının sağlanması diyerek gerekçe sunmaları topu taça atmaktan başka hiçbir şeye yaramamıştır. İlimiz sağlık bürokratlarının yaşadığı iletişim bozuklukları ve sorumluluk almaktan kaçınan davranışları nedeniyle  sağlık çalışanları kaos içinde bırakılmakta. Yetkililerden sesimizi duymalarını, artık biraz olsun sağlık çalışanlarının yüzlerini güldürmelerini bekliyoruz. Hiçbir şey için vakit geç değil. Yeter ki samimiyetle çözüm için kapsamlı, kucaklayıcı, tutarlı adımlar atılmak istensin.”

Ogün İnal