“GARABET KARAR”
Çanakkale gündemini meşgul eden ve ilçelerden gelen minibüslerin Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’ne çıkma kararı ile ilgili yapılan yeni düzenlemenin ardından konuyu meclis gündemine taşıyan Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, “İl Trafik Komisyonu bunu görüşüyor. Çanakkale’de yolcu indirebilir, fakat yolcu bindiremez diye bir karar alıyor. Biz buna itiraz ediyoruz. İşin pratiğinde zorluğu var. Biga’dan biniyorsunuz, geliyorsunuz. Otobüs şehrin içinden geçiyor. Burada indirebiliyorsunuz. Bunda sorun yok. Ama hastaneden Biga’ya gidecek vatandaş ‘Ben Biga’ya gidiyorum’ dediği zaman almıyorsunuz. Böyle garabet bir karar. Bizim Ulaştırma Hizmetleri’nin önerilerini dikkate almadan kendi kendilerine karar veriyorlar. Biz ne yaptık? Üniversite Hastanesi’nin oradan direk otogara otobüs koyduk. Şehir içini dolaşmadan hemen oradan gidebilsin diye. İlçelerde çalışan hemşehrilerimize kolaylık olsun diye belli saatlerde trafiği aksatmadan belli güzergahlarda geçme hakkı veriyordu. Şimdi yeni bir düzenleme yapmayı planlıyoruz. Her belediye durağında değil, ilçe minibüslerine özel durak yapacağız. İlçe minibüslerin yolcu indirebileceği duraklardan faydalanmaları, diğer belediye otobüslerinin geçtiği duraklardan yolcu alıp indirmemelerini sağlamaya çalışacağız” dedi.
Çanakkale Belediyesi Mart ayı Olağan Meclis Toplantısı geçtiğimiz gün Belediye Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Meclis toplantısı yoklamanın alınmasının ardından, İdlib’de rejim saldırısı sonucu şehit olan askerler için saygı duruşunda bulunuldu.
“Mehmetçiklerimize zarar gelsin istemiyoruz”
Gündem dışı konuşan Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Suriye’nin İdlib kentinde yaşanan olaylara değinerek, “İdlib’te son bir ayda verdiğimiz şehit sayısı 58, onlar bu vatan için mücadele ediyorlar. Konunun siyasi tarafı bizi ilgilendirmiyor ama sonuç itibariyle bunlar bizim canlarımız. Maalesef vatan topraklarında değil verdikleri canlar. Onun için biraz anlamakta zorluk çekiyorum. Sonuç itibariyle devlet politikası noktasında yurt içinde tartışılabilir ama biz Mehmetçiklerimize zarar gelsin istemiyoruz. Bu noktada biz şehit olanlara rahmet diliyoruz. Şu anda Rusya’da bir toplantı var. Putin ile cumhurbaşkanımız arasındaki toplantıda umuyorum olumlu bir sonuç çıkar. Kendi adıma böyle bir sonuç çıkacağını düşünmüyorum. Çünkü emeller farklı. Emperyalist emellerin uzlaşmasını beklememiz son derece safiyane olur. O coğrafyadaki Rus ve ABD emperyalizmi, diğer emperyal ülkelerinin hedefleri maalesef bizim amaçlarımızla örtüşmüyor. Bu noktada yine biz temennimizi yapalım. Biz hep şehit sayısı söylüyoruz. 57’ydi, 58 oldu gibi. Sayı söylemek aslında pek hoş bir şey değil. Onlar birer can. Bir kişi şehit oluyor ama etrafında yüzlerce, binlerce insan, aileleri, akrabaları, yandaşları onlarda etkileniyor. Moral motivasyonumuz etkiliyor. Bir kişinin şehit olmasının önünde bir şey. Kolay işte ne olacak 2 şehit yada birkaç şehit, tepeyi dolduracak kadar şehit gibi yaklaşımlar insanı yaklaşımlar değildir. Onun için olabildiğince hızlı bir şekilde şehitlerimizin gelmemesi için devletimiz tarafından gerekli tedbirler alınması gerekir. Çanakkale Belediye Başkanı olarak, Çanakkale halkı adına söylüyorum. Çanakkale halkının da büyük bir çoğunluğu böyle düşünüyor. Çünkü biz bu kentte bunu aşıladık. Ülke güvenliği çok önemli ama aynı zamanda burada şehitlerimizi farklı algılamamız ve ona göre şehit vermemek için gerekli tedbirleri almamız gerektiğini düşünüyorum” dedi.
“Çocuk bezi takviyesi yapmak için kolları sıvadık”
Ayvacık ve Edirne’de yaşanan mülteci olaylarına değinen belediye başkanı Ülgür Gökhan, “Yürekleri sızlatan bir başka olay var. GöçmenlerinYunanistan, Bulgaristan’a doğru gitmeleri. Bizim Ayvacık sahillerinden Midilli Adası’na gitmeye çalışmaları ve maalesef orada da ölümler var. Çocuklar, kadınlar var. Çocukları kucağında biçare insanlar var. Edirne Belediye Başkanı’nı aradım. Bir ihtiyacınız var mı? dedim. ‘Gıda ihtiyaçlarını sağlıyoruz ama biraz çocuk bezine ihtiyacımız var’ dedi. Çünkü çocuğun bezi bir kere kirlendi mi atılıyor. O konuyla ilgili Rebiye Hanım görevlendirildi. Oraya çocuk bezi takviyesi yapmak için biz de kolları sıvadık. Bakın orada Çanakkaleli iki görevli gazetecimiz var. Vedat Sezer ve Cenk İşver arkadaşımız. Arkadaşlarımız saçmayla yaralandı. Karşı taraf acımasızca ateş ediyor, gaz atıyor. Bu insanlara oraları gitme noktasında teşvik edilmesi doğru mudur? Bunların başlarına geleceği bilinmiyor muydu? Biliyorduk. Bile bile gittiler. Ölüm de oldu. Sersefil vaziyette insanlar oralarda geçmek için çaba gösteriyor. Burada Avrupa Birliği üyelerinin de çifte standartlarını görüyoruz. İnşallah oradaki gariban insanlar, hayat umudu için oralara giden insanlar bu konuda çözüme ulaşır” diye konuştu.
“İlçe minibüslerine özel durak yapacağız”
Ülgür Gökhan, ilçe minibüslerinin hastaneye girişleri ile ilgili alınan karar kapsamında açıklama yaparak, “Kentte bir iki konu var. Onlardan bir tanesi ilçe minibüslerinin devlet hastanesine çıkamaması konusu gündemde. Bu konu kamuoyunu epey bir meşgul etti. Ben gitmeden önce Kepez Belediye Başkanıyla birlikte bir basın açıklaması yaptım. İlçelerden gelen minibüsler Çanakkale’nin içine hangi şarlarla girdiği belli. Onun yıllar önce tespitini yaptık. İlçe minibüsleri hastanelere de girebiliyordu. İl Trafik Komisyonu’na bir itiraz oldu. İtiraz mahkeme tarafından kabul edildi. Bunun sonucunda ilçe minibüsleri devlet hastanesine girişi yasaklandı. Bizde Kepez Belediye Başkanı Bİrol Arslan ile belli saatlerde hiç olmazsa sabah 7-9 arası saatlerde girebilsinler diye bir öneride bulunduk. Daha sonra İl Trafik Komisyonu bunu görüşüyor. Her saat girmesi için bir karar alıyor. Şöyle bir karar alınıyor; ‘Çanakkale’de yolcu indirebilir, fakat yolcu bindiremez’ diye bir karar alıyor. Biz buna itiraz ediyoruz. İşin pratiğinde zorluğu var. Biga’dan biniyorsunuz, geliyorsunuz. Otobüs şehrin içinden geçiyor. Burada indirebiliyorsunuz. Bunda sorun yok. Ama hastaneden Biga’ya gidecek vatandaş ‘Ben Biga’ya gidiyorum’ dediği zaman almıyorsunuz. Böyle garabet bir karar. Bizim Ulaştırma Hizmetleri’nin önerilerini dikkate almadan kendi kendilerine karar veriyorlar. Biz ne yaptık? Üniversite Hastanesi’nin oradan direk otogara otobüs koyduk. Şehir içini dolaşmadan hemen oradan gidebilsin diye. Böyle bir garabet durum ile karşı karşıyayız. Umarım düzelir. Güzel bir sitem vardı. Çalışıyordu. Bizim şehiriçi yolcularını alıyorlardı ama bununla ilgili polis gerekli tedbiri alıyor, ceza yazıyor. İcap ederse trafikten men edebilir. Bizim şehir içinden geçirme sebebimiz şu idi; aslında işin özünde otogardan otogara seferler olur. İlçelerde çalışan hemşehrilerimize kolaylık olsun diye belli saatlerde trafiği aksatmadan belli güzergahlarda geçme hakkı veriyordu. Şimdi yeni bir düzenleme yapmayı planlıyoruz. Her belediye durağında değil, ilçe minibüslerine özel durak yapacağız. İlçe minibüslerin yolcu indirebileceği duraklardan faydalanmaları, diğer belediye otobüslerinin geçtiği duraklardan yolcu alıp indirmemelerini sağlamaya çalışacağız. Bu iş olduğu zaman fatura belediyeye çıktı. Belediyenin yakından uzaktan alakası yok. Bu işi çözen belediye, faturayı ödeyen belediye. Bunu yapan İl Trafik Komisyonu kararıdır. Konuyla ilgili gerekli müracaatlarımızı yapacağız. Halk otobüsleri demişken, halk otobüslerimizi virüse karşı ilaçladık. Şimdi yağmur ve rüzgar durduktan sonra durakları da ilaçlayacağız. Çünkü insanlar orada bekliyor. Bizde olabildiğince tedbir almaya çalışıyoruz. Çünkü insanların toplu olarak bulunduğu alanlar duraklar, otobüsler” ifadelerini kullandı.
Turizme katkı için ikili bisikletlerin hizmete girdiğini söyleyen Ülgür Gökhan, “İkili bisikletler hizmete girdi. Önlü arkalı oturakları olan. İki tane geldi. Bir tane daha gelecek. ÇABİS duraklarında ikili bisikletlerimiz de var. Şimdi birde dörtlü bisikletler var. Onunla ilgili arkadaşlar sunum alacaklar. Bu kent turizm kenti diyoruz. İşte bunların alt yapılarını hazırlamamız lazım. İlgi görür diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
“Sızıntı suyunu arıtıp dereye verebileceğiz”
Ülgür Gökhan, çöp depolama alanında önemli bir adım atıldığını söyleyerek, “9 Mart Pazartesi günü saat 13.00’da çöp depolama alanına gideceğiz. Burada sızıntı suyu artıma tesisinin açılışı var. Bizim orada bir tesisimiz vardı. Suyu alıyorduk ama tam arıtma olmadığı için dereye veremiyorduk. Bu yeni imtiyaz sözleşmesiyle, yeni firmayla anlaşmamızın gereği onlar buraya arıtma tesisi yaptılar. Denemesi yapıldı. Çevre müdürlüğünden bunun izni alındı. Artık oradaki sızıntı suyunu arıtıp dereye verebileceğiz. Bununla ilgili bir açılış var. Aynı zamanda bir bilgilendirme durum nedir, çöp depolamamız ne vaziyettedir, tekrar ayrıştırma tesisinin durumu nedir bu konuda bilgi verilecek” dedi.
“Çanakkale seramiğini devamı için önemli bir hamle yapmış olduk”
Çanakkale Seramik Ustası İsmail Bütün hakkında açıklamalarda bulunan Gökhan, “Bugün aramızda bir misafirimiz var. İsmail Bütün Usta aramızda. Kendisi geçen ay cumhurbaşkanının Yaşayan İnsan Hazineleri Ödül Töreni’nde ödül aldı. 2011 yılında Güney Marmara Kalkınma Ajansı ile bir proje yaptık. Tabi önce bu konuyla ilgili ustayla görüştük. Çanakkale Seramiği Anı Eşya Üretim Merkezi kurulması ve oranın donanımı için Güney Marmara Kalkınma Ajansı’ndan bir proje aldık. Bu tesisi yaptık. Burada imalata başladık. Bunun amacı imalat değildi, bunun amacı usta yetiştirmekti. Yani seramik ustası yetiştirmekti. Çünkü İsmail Usta Çanakkale’de son tornada seramik çeken usta. O yetiştirmeseydi Çanakkale’de o sanatı sürdürebilmek mümkün olmayacaktı. Bizi kırmadı, bizde Özgürlük Parkı’nın altındaki bir mekanı verdik. Burada faaliyet başladı. Birçok kursiyer katıldı. Bırakanlar oldu. Devam edenlerden Çanakkale’de şuanda sağda solda seramik dükkanları var. Onlar ustanın yetiştirmeleridir. En son bizim Çanakkale Seramikleri’ni yapanlarda ustanın yetiştirmesi. Onlarda usta oldu. Onlarda yetiştirecek. Çanakkale Seramiğini İsmail Usta sayesinde devamı için önemli bir hamle yapmış olduk. Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Çanakkale’yi ziyaret etmişti. Değerli hanımefendi bu seramiklerden beğendi ve bununla ilgilendi. Biz Çanakkale Belediyesi olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na 3 Mayıs 2012 tarihinde bir yazı yazdık. Yaşayan İnsan Hazineleri tespit formu dolduruyoruz, Kültür Bakanlığına ait. Bu ustamızın bu şekilde Yaşayan İnsan Hazine tespitinin yapılmasını istiyoruz. 2012’den 2020’ye geldiğimizde Cumhurbaşkanlığı bu konuda aynı isimle Yaşayan İnsan Hazineleri Ödül Töreni yapıyor. Ustamızı bu şekliyle ödüllendirmiş oluyor. Buna vesile olanlara
teşekkür ediyoruz. Çanakkale’nin tanıtımı için çok önemli” diye konuştu.
“Kalıcı çözüm barış ve istikrar getirmesini diliyorum”
Belediye Meclis Üyesi AK Parti Grup Başkanvekili Esra Yüksel gündem dışı konuşmasında , “Gündemimizi acıyla değiştiren Suriye İdlib bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yapılan saldırı sonucu 36 askerimiz şehit olmuş, 32 askerimiz yaralanmıştır. Yine son 3 günde bölgeden gelen şehit haberleriyle içimiz yandı. Bu hain saldırılar sonucu şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Tarih boyunca hep işgallere maruz kalmış coğrafyamızda bölünmez bütünlüğümüzü ve egemenliğimizi korumak adına birlik, beraberlikle dışında seçeneğimiz yoktur. Demokrasi temsiliyetimiz ve farklı siyasetimiz ayrıdır, bölünmez bütünlüğümüzü ve egemenliğimize kastedenlere karşı mutlak tek yürek olma zorunluluğu ayrıdır. Suriye meselesi Türkiye için asla bir macera değildir. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye içinde bulunma sebebi sınırlarımızı güvenli bir bölge ila teminat altına almak, Esad rejiminin zulmünden kaçanlara karşı yeni bir göç dalgasıyla karşılaşmamak, bölgeye barış ve istikrar getirmektir. Türkiye 9 yıldan beri burada yaşanan bu kaosla ilgili bedel ödemektedir, mücadele etmektedir. Türkiye mücadelesini tüm tarihimiz boyunca olduğu gibi herhangi bir ülkeye güvenerek değil, kendi milletine, ordusuna ve halkından aldığı güce dayanarak yürütmektedir. Ben devam etmekte olan Bahar Kalkanı Harekatı’nın en kısa sürede milletimize, coğrafyamıza ve insanlığa kalıcı çözüm barış ve istikrar getirmesini diliyorum. Bu arada Edirne’de Yunanistan sınırında görevlerini yaparken, Yunan polisini açtığı ateş sonucu başlarından saçma yarası alan şehrimizi gazetecileri sayın Vedat Sezer ve Cenk İşver’e geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum” dedi.
Yüksel konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Bir başka Dünya meselesine geçmek istiyorum Corona virüsü. Dünya Sağlık Örgütü en son açıklamasında dünya görülmemiş bir durum yaşıyor açıklamasında bulunuyor. Corono Virüsün Çin dışında çok daha hızlı yayılıyor. Henüz ülkemizde rastlanmayan Corona Virüsü, dünyada yayılmaya ve can almaya devam ediyor. Paylaşılmış aşı veya tedavi bilgisi yok. Ülkemiz bu virüsle mücadelede baştan aşağı etkili bir mücadele gündemi oluşturdu” dedi.
İYİ Parti’li Ahmet Uslu ise gündem dışı konuşmasında “Bildiğiniz gibi ben İYİ Parti’liyim. Partimizin 15 Mart 2020 Pazar günü il kongresi yapılacaktır. İl Kongresi’nde İYİ Parti İl Başkanlığına adayım. Buradan diğer başkan adayımız, bugüne kadar partimizi yükseklere taşıyan Sayın İl Başkanımız Yıldızlar’a teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Dilvin Altıkardeş