Adalet Bakanı, yeni sisteme göre istifa etmesi gerekmediğinden bakanlık forsunu da kullanarak milletvekili adayı olduğu Şanlıurfa’da seçim çalışmaları yapıyor. Ahlak seviyesinin bakanlıktan ayrılmamakla de kadar düşük olduğunu göstermiş oldu.
Seçim sonuçları ile ilgili itirazların objektif olarak değerlendirilebileceğini hiç kimse savunamaz. Yazıklar olsun.
Aklı fikri din siyaseti olan ve siyasi İslamcılık yapmak suretiyle kariyerini yükseklere götürmeye çalışanların dindar olmaları elbette beklenemez ama yaptıkları bütün işler dini siyasete alet etmekten öteye gitmiyor.
Şanlıurfa’dan Ak Parti milletvekili adayı olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, geçenlerde kentte düzenlenen Eşraf Buluşması adlı etkinliğe katıldı. Oy toplamak için kantarın topuzunu kaçıran Bozdağ, “14 Mayıs akşamı Türkiye’de iki fotoğraftan biriyle karşılaşılır” diyerek, şu açıklamalarda bulundu: Ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabbine hamd edenler olacak. Bu ikisinden birini oluşturmak bizim, aziz milletimizin elindedir. O gece kimi sevindireceğimize iyi karar verelim. Ya Kandil sevinecek ya Şanlıurfa’nın asil insanları sevinecek. Ya FETÖ sevinecek ya bu milletin temiz evlatları sevinecek. Ya ABD’nin başkanı orada keyif yapacak ya da Türk milletinin her bir hanesi onlara büyük bir Osmanlı tokadını yapıştıracaktır.
Yuh artık demekten başka bir şey kalmıyor. Sayın Adalet Bakanı, dini siyasete alet ederek öncelikle haram işliyor. Namazın, ezanın yasak olmadığı bir ülkeyi dar-ül harp sayan bu zihniyet, öteden beri memleketin canına okudu zaten. Artık dur demenin zamanı geldi de geçiyor bile. İnsanların dini duygularıyla oynayarak oy avcılığı yapmak ahlaksızlıktır.
Sayın bakan Ergenekon ve Balyoz kumpaslarının kurulduğu süreçte hükümetin üst düzey görevlerindeydi. Adalet Bakanlığı da yaptı. Atadığı savcı ve hakimlerin neredeyse hepsi feto terör örgütü üyesi çıktı. Örgüt lideri için düzdüğü konuşmalar, ne olur dön diyen yakarışları bu millet unutmadı. Şimdi tutmuş seçimi kaybederlerse fetö sevinecekmiş. Gülerler insana.
Açılım sürecinde garip işler yapan hükümette Adalet Bakanı olan sayın Bakan, seçimi kaybederlerse terör örgütünün sevineceğini söylüyor. Çadır mahkemelerini kuran, Silahlı Kuvvetlerin şerefli subaylarını sanık, terör örgütü üyelerini tanık yapan bu zihniyet değil miydi? Şimdi oturmuş oy avcılığı yapayım derken kime çamur atıyor. Çok eski değil. Daha hafızalarındadır memleketi ne hale getirdikleri. Kaş yapayım derken göz çıkardıkları.
Milletin aklıyla, hafızasıyla dalga geçmenin de bir sınırı olmalı. Feto terör örgütünün liderine en çok methiye düzen kişi, tutmuş şimdi muhalefeti fetoculukla suçluyor. Buna kargalar bile güler.