Yılbaşı yaklaşıyor. Bazıları daha önce bahsettiğim gibi “Nereye gitsek”, “Nerede kutlasak? “N’apsak?” gibi düşünceler içinde yüzerken,

Bazıları da “Bu parayla nasıl geçinsek?” şeklinde düşünüyor.
.
Yılbaşında bazen hediye kolileri yapılıyor.
İçlerine de yılbaşında kafayı çekmek isteyenler için içki konuluyordu. “du” diyorum çünkü bildiğiniz üzere 2015 yılında Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu, perakende satış yerlerindeki yılbaşı sepetlerinde tütün mamulleri ve alkollü içki yer almamasına karar verdi.
Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 21 Ekim 2015 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan ve 9968 no’lu kararına göre yılbaşı sepetlerinde tütün mamulleri ve alkollü içkiler yer alması yasaklandı.
Gerekçe olarak Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in reklam, kampanya, sponsorluk ve promosyon uygulamaları ile alkollü içkilerin satış ve sunumunda rekabet ve reklam hakkındaki 19. ve 20. maddeleri gerekçe gösterildi.
.
Hani unutanlar varsa hatırlatayım dedim.
.
Elbette bu duruma o zaman çok tepki gösterilmişti.
.
Zira, “Yılbaşı kolisinden içki çıkarılırsa, Ramazan kolisine döner” şeklinde tepkiler gelmişti.
.
O tepkiler işe yaramadı ve hala yasak devam ediyor.
Bilesiniz istedim.
.
Bu memlekette içki satılıyor,
Mekânlarda içiliyor,
Hatta sokaklarda içiliyor.
Ama koliye koymaya gelince yasak!

Dün Sarıçay kenarından işe giderken gördüm.
Tekel Bayisi şişe atsa bu kadar çok şişesi yoktur.
Sizler için resimledim tabi.
.
İnanın gördükçe için acıdı.
Ağızlarına içmedikleri belli de, neresine içtiklerini anlayamadım.
Yazıktır, ayıptır, günahtır.
Haydi içtin be mübarek, anladık.
Yahu etrafa saçmanın ne âlemi var?
Gövde gösterisi mi yapacaksın?
Birilerine hava mı atacaksın?
.
Hazır yeri gelmişken şunu belirteyim.
.
Sayın Belediyeciler!
Sarıçay’ın kenarına kamera koyun.
Zira Barbaros tarafındaki kenarına park eden otomobiller de (ki çoğunluğu pazara gelenler) bütün pisliklerini oldukları yere silkeliyorlar.
Küllükler,
Portakal, mandalina kabukları, poşetler.
Ya şunlara engel olun,
Ya da kamera koyup tespit edin ve cezalarını kesin.
.
Biz Sarıçay’a “Gondol” filan düşünürken, insanlar çöplüğe çevirmek için uğraşıyorlar.
.
Rica ediyorum,
Lütfen müdahale edin…
 
***
KAR YAĞDI
Mevsimin ilk kar yağışı çevre köylere düştü.
Havanın soğukluğu ondan zaten.
.
5 derecelere kadar düşen soğuğa şiddetli poyraz eklenince donmayan yerimiz kalmadı.
.
Merkeze kar yağmasa bile etraftan gelen soğuk içimize işliyor.
Zaten salgın da var, aman dikkat edelim başta kafamız olmak üzere hiçbir yerimizi üşütmeyelim.
 
***
MUHARREM ERKEK
Son günlerde gündemi sarsan “İmamoğlu’nun Mahkûmiyet Kararı” sonrası ortalık karıştı.
.
İlgili ilgisiz birçok kişi bu konuda görüş bildirdi.
Sonuç mu?
Hala ortada bir şey yok.
.
İçişleri Bakanı “Danıştay kararı onaylarsa görevden uzaklaştırırım” dedi.
.
Yine ortalık karıştı.
.
En son mu?
Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür bir yazı yazdı:
Yazısında Muharrem Erkek’in Ekrem İmamoğlu’na;
“Başkan bu iş seninle olur. Kemal Bey yaşlı, onunla olmuyor. Senin aday olman lazım...” dediğini iddia ediyor.
Hatta ses kayıtları olduğunu açıklıyor.
.
Şimdi gelelim meselenin en başına.
.
Muharrem Erkek Çanakkale çocuğudur.
Daha ilk milletvekili adayı olduğu zaman (24 Haziran 2018) kendisini televizyonda konuk ettim ve sordum:
“Neden milletvekilliği?”
Bana şu cevabı verdi:
“Önümüzdeki dönem mecliste ‘Yeni Anayasa’ çalışmaları olacak. Ben de bir hukukçu olarak burada yer almak istiyorum” dedi.
.
Daha sonra CHP içindeki yüksek performansı ile Genel Başkan Yardımcılığına kadar yükseldi.
.
Bunların hepsi Kılıçdaroğlu sayesinde oldu.
.
Erkek’in şimdi ortaya çıkıp Kılıçdaroğlu’nu arkadan vuracak bu tip bir girişimde bulunacağını sanmıyorum.
Gelebileceği en son noktaya gelmiş biri, daha ne ister.
.
Hatta seçimin kazanımı halinde “Bakan” olacağı bile dile getiriliyor.
Hatta ve hatta bakan olacağı kesin gözüyle bakıldığı için seçimlere katılmayacağı, seçimlerden sonra bakan olarak atanacağını ben 3 ay önce söylemiştim.
Hatta ve hatta seçim kazanılmazsa belediye başkanı adayı olacağını yazmıştım.
..
Masanın dağılacağı şeklindeki söylemlerin, son günlerde iktidar kanadından da dile getirildiği görülüyor.
Maşallah herkesin dilinde:
“Masa dağıldı”
“Dağılacak zaten”
“İmkânsız bir araya gelemezler”
“Meral Akşener İmamoğlu’nu istedi”
“Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılmış bir operasyon”
.
Ne masaymış be!
Hâlbuki seçime “Garanti kazandık” gözüyle bakan iktidar kanadının masaya saldırmasını da anlamış değilim.
.
Size ne masadan?
Nasılsa kazandınız ya…
.
Daha dün bizim yerel gazetelerden biri “Bülent Turan çarpıcı tespitlerde bulundu” diyerek şu manşeti atmıştı:
“Ortada altılı masa falan kalmadı…”
Ne tespit ama.
Canı öyle istiyor galiba…
.
Hem dağılsa ne olacak ki?
Ne geçecek elinize?
 
***
CEZA ŞEKLİ
TBMM’de yapılan Bütçe görüşmelerinde ortaya çıkan görüntüler bizleri fazlasıyla üzmüştü.
Konuşmacıya yapılan hakaretler, saldırılar, konuşturmamak için sıra kapaklarının vurulması…
Fikirlerin kanun tarafından güvence altına alındığı yerde, kürsü dokunulmazlığının olduğu yerde bunlar olursa, gerisini siz düşünün.
Az kalsın cinayete giden bir yol açılmıştı neredeyse.
.
Bu konuda bir karar alınmalı ve oturduğu yeri terk edene kuvvetli bir ceza verilmeli.
.
Nasıl mı?
.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi bir takım açıklamalar yaptı.
Bu açıklamalarda şöyle dedi:
“İnsanların maçları aileleri ile birlikte neşe ve heyecanla izleyebildikleri bir futbol iklimi hayali kuruyoruz. TFF Yönetim Kurulu olarak Fair Play ve Sosyal Sorumluluk Kurulu oluşturarak centilmenliği ödüllendirmek amacıyla 5 kategoride sezon boyunca sürecek Fair Play Ödülleri verilmesi kararı aldık.”
.
Buyurun işte.
Aynı kararlar TBMM için de geçerli olsun.
.
Ekşi devam ediyor:
“Futbolu ve hakemleri itibarsızlaştırma amacı güden her türlü açıklamayı cezalandıracağız, verdiği kararla ilgili orta hakeme birçok oyuncunun itiraz etmesinin önüne geçeceğiz. Hakemin yanına fazladan gelen oyuncuya para cezası vereceğiz…”
.
İşte çözüm burada.
.
TBMM’yi itibarsızlaştırmaya yönelik her türlü girişimi ve kürsüdeki hatibe saldıran, laf atan her vekile yüksek para cezası verilmelidir.
.
Böylece temiz futbol gibi, kavgasız, gürültüsüz siyasetin de önünü açmış oluruz…