Ülke olarak bir terör olayı yaşadık. “Allah canını kaybedenlere rahmet, yaralılarımıza şifa versin…”

Hayırlı Cuma gününde “Müslüman olan veya kendisini Müslüman zanneden kişiler tarafından!” bombalı bir eyleme maruz kalarak masum insanların katledilmesi kadar acı bir şey olabilir mi?
.
Ne uğruna?
.
Hangi inanç?
Hangi düşünce?
Hangi hedef, insanları topluca bombalama fikrini savunur acaba?
.
Bunlar için “İnsan” kelimesini kullanmak bile insanlığa zor gelirken…
.
Dinimiz şöyle diyor:
“Yeryüzünde işlenen günahların en büyüğü Allah’a ortak koşmak olan şirktir. Şirkten sonra ikinci dereceyi alan günah, masum bir insanın hayatına son verip, canına kıymak, onu öldürmektir.”
.
“Kendi ihdas ettiği haksız bahanelerle bir insanı öldürüp canına kıymak, Allah indinde o kadar büyük günah, o kadar dehşetli bir vebaldir ki, sanki öldürülen tek şahıs değil de, bütün bir insanlıktır...”
.
“Ana rahminden itibaren yaşama hakkı dokunulmazlık kazanan insanoğluna karşı işlenebilen en ağır cürümlerden biri, şüphesiz ki onun hayatına haksız yere son vermedir.”
.
“İslâm’da bu dokunulmazlığı verenin Allah olduğu, ruhun bedende emanet olup kişinin kendi hayatına dahi son verme hakkının bulunmadığı, Allah’ın verdiği canın yine O’nun tarafından alınacağı fikriyle ifade edilir.”
.
“Bunun için de insanın hayat hakkına ve beden bütünlüğüne karşı işlenen cürümler özü itibariyle Allah’ın yaptığı binayı yıkma sayılıp büyük bir günah olarak görülmüştür…”
.
“İslâm hukukunda cinayet terimi, mala ve bedene yönelik hukuka aykırı bütün fiilleri kapsayan bir genişlikte kullanılmakla birlikte mala karşı işlenen cürümler türüne göre gasp ve itlâf kelimeleriyle ifade edilir ve bu başlıklar altında ele alınır.”
.
Nisa Suresi, 93: “Kim bir mü’mini kasıtlı olarak (taammüden) öldürürse cezası, içinde ebedi kalmak üzere cehennemdir. Allah ona gazaplanmış, onu lanetlemiş ve ona büyük bir azap hazırlamıştır.”
.
Maide, 5/32: “Kim bir insanı (suçsuz yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibidir. Kim de suçsuz bir insanı ölümden kurtarırsa, sanki bütün insanları ölümden kurtarmış gibidir!...”
.
Nisa, 4/93: “Kim bir mü'mini kasdi olarak öldürürse, o kimsenin cezası cehennemde (ebedi) kalmaktır!...”
.
[Nesai, Tahrim 2, (7, 83): “Bir mümini öldürmek, Allah indinde dünyayı tahrip etmekten daha büyüktür!”
.
Tüm bunlar biliniyorken masum insanlar arasına bir bomba koymak ve (onların daha da kalabalık olmasını bekledikten sonra) canice patlatmanın hangi geçerli sebebi olabilir acaba?
.
Çoluk, çocuk demeden masumları katletmek, hangi ruh halindeki bir insana yakışır acaba?
.
Devlet güçlerimiz ek kısa sürede bunu aydınlatacaktır.
En küçük bir şüphemiz yoktur.
Bu eylemin arkasındaki hainler de gün yüzüne çıkaracaktır belki ama gidenler asla geri gelmeyecektir.
Millet olarak bunun üzüntüsünü yüreğimizde sonsuza kadar yaşayacağız…
 
***
LAİKLİK
Geçtiğimiz günlerde bir haber düştü ajanslara.
Olay şöyle gelişti:
“Abdullah Gündüz isimli bir kişi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, yolculuğunu gerçekleştirdiği otobüs firması Öz Erciş Seyahat’in kendisine namaz molası için izin vermediğini iddia ederek eleştirisini dile getirdi.”
.
Bunun üzerine Firmanın avukatı olduğu belirtilen Av. Tuncay Keserci de sosyal medya hesabından “Öz Erciş Seyahat Firması adına yazılı açıklamamızı kamuoyunun bilgisine sunarız” diyerek bir paylaşım yaptı.
Keserci yaptığı paylaşımda “Anayasanın 23. Maddesi, yerleşme ve seyahat hürriyetini, 24. Maddesi ise din ve vicdan hürriyetini güvence altına almıştır” dedi.
.
Bu olay çeşitli kesimlerde tartışmalara sebebiyet verirken işe İngiliz The Guardian gazetesi de dahil oldu.
Yaptığı haberde, “Otobüs şoförünün bir yolcunun namaz kılabilmesi için durma konusundaki isteksizliği, çoğunluğu Müslüman olan ülkede laiklik konusunda yeni bir tartışmanın ateşlenmesine neden oldu” diye yazdı.
.
Habere devam ederek,
Erdoğan döneminde laiklik ilkesinin erozyona uğradığından bahseden The Guardian, İslam’da yer alan “Seferi” kavramına değindi.
İngiliz gazete, “İslam inancı, yolcuların seyahat ederken namaz vakitlerini ve sürelerini ayarlayabilmelerini öngörüyor” diyerek olaya kendi çapında açıklık getirdi…
.
Artık biz birbirimizi dinlemediğimiz için, dinimizi kavrayamadığımız için elin İngiliz’i bize dinimizi öğretir hale geldi.
Bu da ayrı bir problem…
.
Olaya geri dönersek:
Adam “Namaz vakti geldi” diyerek ekstra bir mola istemiş.
.
Otobüste bulunan diğer yolcuların vakitlerini alacak olan bu isteğin kabul edilebilir bir tarafı yoktur.
Zira işini ona göre ayarlamış kişilerin hakkını yemek olarak değerlendirilip, istek “Kul Hakkı” olarak teraziye konulmalıdır.
.
İnancımıza göre mecburi hallerde “Kazaya bırakma” gibi kolaylaştırıcı mevcuttur.
.
Ayrıca otobüsün bir sonraki seferi için saatinde ulaşması gereken bir durağı mevcuttur.
.
Avukat Keserci açıklamasının sonunda, “Şirket kendisini laiklik tartışmasının merkezinde buluyor. Hedef olarak seçiliyoruz. Bu durum, dindar olmadığımız anlamına gelmiyor. Laiklik Müslümanları da korur…” dedi.
.
Her ne kadar insani bir istek olsa da bir kişinin şahsi ibadeti için onca yolcunun bekletilmesi medeni ve dini kurallara göre zaten pek uygun değildir.
.
Benim asıl takıldığım taraf “İngilizlerin” her zaman olduğu işimize karışmaları…
 
***
KUL HAKKI
Allah günahları ikiye ayırmış:
1- Kendisiyle kulları arasındaki günahlar.
2- Kulların birbiri arasındaki günahlar, kul hakları.
.
“Kul hakkı” diyoruz hep.
İnsanın affedilmeyeceği bir günah.
.
“Bana kul hakkıyla gelmeyin” diyor Allah.
“Zira iki kul arasındaki bir hak. Benim affetmem söz konusu olamaz” diye açıklanır.
.
Devlet malı yemek, onu israf etmek de kul hakkına girer.
Vatandaşın parasını harcama yetkisi verilmiş kişilerin, emanet olarak aldığı bu görevi şan ve şeref ile yerine getirmesi gerekir.
.
Ancak bazen insanlar nefislerine yenik düşebiliyor.
Ama cezası affedilecek gibi değil.
.
İşte haber:
“Antalya’da 122 kişinin babadan yetim-ölüm aylığı almak için danışıklı boşandığı ortaya çıktı. SGK İl Müdürlüğü’ne 9 ayda 500 anlaşmalı boşanma ihbarı geldi.”
.
“Antalya SGK İl Müdürlüğü’nde görevli 75 denetmen, ihbar üzerine yaptığı araştırmada, 122 kişinin muvazaalı boşandığını belirledi.
‘Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’ kapsamında boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eşlere bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesildi.”
.
İçinizden “Antalya’ya bak!” demeyin.
Türkiye nüfusuna bu sayıyı oran olarak vurursanız, “Bilin bakalım kaç kişi kul hakkı yiyor?”
.
Hep diyoruz ya “Yüzde 99’u Müslüman olan ülkede yaşıyoruz” diye.
 
***
HOLLANDA
Konya ile benzer yüzölçümüne sahip olan Hollanda hakkında daha önce hiç duymadığınız ilginç bilgiler vardı sosyal medyada.
Ben de size aktarayım dedim.
.
“Hollanda, deniz seviyesinde yer alan bir ülkedir.
Dağ, tepe, bayır yok denecek kadar azdır.
Ülkede Okyanus İklimi hâkimdir. Yazlar hafif sıcaklıkla, kışlar ise ılık geçer.
Yani yazın yanmazsınız, kışın donmazsınız.”
.
“Tarım Cenneti olan Hollanda, en bol besinli ve bütçeye uygun organik meyve, sebze yiyebileceğiniz bir ülkedir.
Yıllık tarım gelirleri 113 milyar dolara kadar çıkmaktadır.
Tarıma fazlasıyla destek vardır.”
.
“Dünya’nın en büyük tarım Üniversitesi Hollanda'da bulunmaktadır.
Üniversitenin içi adeta bahçe gibidir.
Bu okulda yapılan çalışmalar sonucu doğru malzeme ile Hollanda süt inekleri yılda 7 bin litre sütle dünyanın en çok süt veren inekleri olmuştur.”
.
“Dünyanın en mutlu çocukları Hollanda’da yaşamaktadır.
Çocuklara gelecek hakkında baskı yapılmaz.
Ebeveynler çocuklarıyla çok fazla zaman geçirir.
Eğer bir babaysanız ve okula giden bir çocuğunuz varsa işveren çocuğunuzu okuldan alıp bırakmanız için size her gün 1 saat izin verir.”
.
“Hollanda’daki bisiklet sayısı, insan nüfusunun toplamından daha fazladır.
Houten isimli kasabada yaşayan 4 binin üzerinde nüfusun tamamı ulaşım ihtiyaçları için bisikleti tercih ediyor.
Ve bu kasabada hiç motorlu araç bulunmuyor.”
.
“Hollanda’da çalışanların aylık ortalama kazancı 2500-3000 Euro arasındadır.
Hollanda’da vergi sistemi eşitlik değil, adalet üzerine kurulmuştur.
Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınır.
Asla büyük şirketlerin vergi borçları silinmemektedir.”
.
“Hollanda’da mahkûm sayısının azlığından dolayı cezaevleri kapatılmaktadır.
Ülkede suç oranı oldukça düşüktür.
Huzur ortamı hâkimdir, insanlar çok sıcakkanlı ve cana yakındır.”
·
“Hollanda’da ‘Tatil Parası’ adında bir uygulama vardır.
Yıllık izne çıktığınız zaman, patronunuz size tatil parası vermek zorundadır.
Bu tutar 1 aylık maaşınız kadar olabilmektedir.”
.
Yüzölçümü ne kadardı?
Konya kadar…