.

 
Arıların başı ilaçtan kurtulmuyor. Son yıllarda geliştirilen hormon terkipli ilaçlar, arılara daha fazla zarar veriyor. Toprakta kalma süreleri uzun olan ilaçların önemli bir kısmı çiçekli bitkilerin kökleriyle birlikte alınıyor ve polen veya nektar vasıtasıyla arıları öldürmeye devam ediyor.
Doğal yaşam alanlarında dahi böcek türlerinin hızla tükenmeye başladığı dünyada, tarım alanlarının önemli bir kısmı zehirli çorbaya döndü.
Geçtiğimiz günlerde Brezilya’da 500 milyon arının üç ay gibi kısa süre içinde ölmesi, uzmanların ilaçlar üzerindeki araştırmalarını daha da yoğunlaştırdı.
Araştırmacılar ana ölüm sebebinin daha etkili olan böcek ilaçlarına bağlıyorlar. Ancak bu konuda farklı görüşler de ortaya çıkıyor.
Brezilya’nın dört büyük eyaletinde meydana gelen arı ölümleri arıcılar birliklerini ayağa kaldırdı. Sadece Rio Grande do Sul'da 400 milyon arının, yaklaşık 100 bin kovanın sönmesi durumun daha da vahim olduğunu ortaya çıkardı.
Brezilya'nın Rio Grande do Sul arıcılar birlikleri hazırladıkları raporda, kovanlarda bazı hastalık belirtileri ortaya çıktıktan 48 saat gibi kısa süre içinde kovanların söndüğünü belirtiyorlar.
Arı ölümleriyle ilgili yakın takipte olan arıcılar, uzmanlarla birlikte, ölen arıları taşıyan arılarında hastalandığını ve kısa süre sonra onların da öldüğünü fark etmişler.
Yapılan laboratuar araştırmaları, neonikotinoidler ve fipronil içeren pestisitlerin ölen arıların bünyesinde fazla çıkması olayın yönünü zirai ilaçlara çevirmiş.
Brezilya’da sadece üç yıl içinde, 193 yabani ot ilacı ve Avrupa Birliğinde yasaklanan bazı kimyasalları içeren böcek ilaçları tescil edilmiş. Buna bağlı olarak yapılan incelemelerde Brezilya’nın dünyadaki en büyük zirai ilaç alıcısı olduğu ortaya çıkmış.
Koloni çöküşü bozukluğu 2006'dan beri ABD’de arı popülasyonlarını etkilemektedir. Özellikle zirai ilacın yoğun kullanıldığı bölgelerde meydana gelen yoğun koloni kayıpları Brezilyalı arıcıların da dikkatini çekiyor. Ancak yeni tescil edilen ilaçların önemli bir kısmı arılara zarar vermeye devam ediyor.
Netice itibariyle arıların başı ilaçlarla dertte. Yabancı ot ilaçlarının arılar üzerindeki etkileri memlekette de biliniyor. Özellikle ilkbaharda hububat alanlarında kullanılan ilaçların arıları etkilediği aşikar.
İlaç kullanımı esnasında kovanların kapatılması veya farklı yerlerde tutulması yakın gelecekte işe yaramayacak gibi görünüyor. İlaç etkin maddeleri uzun süre kullanılan alanlarda, toprakta, su kaynaklarında bozulmadan kalabiliyor ve sürekli birikiyor. Ya ilaç kullanımını azaltmanın bir çaresi bulunacak, ya da eğri büğrü meyve yenecek. Eğri büğrü meyve sebze yenir ama doğal bitki örtüsünün de arılara ihtiyacı var.