Bugün 23 Nisan, Neşe doluyor insan.

Bugün 23 Nisan,
Neşe doluyor insan.
Kamutay bugün doğdu,
Karanlıkları boğdu…
.
Atatürk’ün Milli Mücadele yıllarını ve Cumhuriyeti anlatıp değerlendirdiği eseri “Nutuk” dağıtımı engellendi.
.
Andımızın yasaklanmasından sonra bu haberi de duydum ya, inanın sebep olanları affetmeyeceğim.
.
Bunu “Yapanları ve cesaret verenleri” ömrüm boyunca affetmeyeceğim.
.
Evet bugün,
“Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı…”
Dünyada çocuklara armağan edilmiş tek bayram.
.
Nereden, nerelere geldik ya Rabbim.
Sen sonumuzu hayır eyle…
.
Taa eskilere gidelim.
1920’lere.
.
Tarih: 16 Mart 1920.
İngilizler, İstanbul’u işgal etti.
İstanbul’da Mebusan Meclisi’ni basıp bazı milletvekillerini tutuklayıp Malta’ya götürdüler.
.
Atatürk, aynı gün bir bildiri yayınlayarak:
“Osmanlı Devleti’nin yedi yüz yıllık hayatına ve egemenliğine son verilmiş ve milli bir savaş dönemine girilmiştir” diyerek “Türk Milleti’ni, uygarlık yeteneğini, yaşama ve bağımsızlık hakkını ve bütün geleceğini savunmaya” çağırdı.
.
Tarih: 17 Mart 1920.
Atatürk, Ankara’da bir “Kurucu Meclis” açma düşüncesini kolordu komutanlarıyla paylaşıp onların görüşlerini aldı.
Henüz daha İstanbul’daki “Mebusan Meclisi” kapatılmamışken böyle bir girişimde bulunmuştu.
Çünkü İstanbul'daki meclisin kapatılacağını öngörüyordu.
Komutanlar, “Kurucu Meclis” yerine “Milli Şura”, “Milli Meclis” adını önerdiler. Sonunda “Olağanüstü Yetkiler Taşıyan Meclis” adında karar kılındı.
.
Tarih: 18 Mart 1920.
Malta’ya sürgün edilmeleri protesto eden Mebusan Meclisi, çalışmalarına ara verdi.
.
Tarih: 10 Nisan 1920.
Padişah Vahdettin, “Bir millet var koyun sürüsü, ona bir çoban lazım, o da benim” diyerek Mebusan Meclisi'ni tamamen kapattı.
.
Tarih 19 Mart 1920.
Atatürk,  19 Mart 1920'de yayımladığı bir bildiriyle Ankara’da olağanüstü yetkiler taşıyan bir meclis açmak için “Bütün illerde seçim yapılmasını istedi.”
Mevcut seçim kanunu uygulanarak gizli oy, salt çoğunlukla, her sancaktan 5 üye seçilecekti. Bütün partiler, dernekler ve topluluklar aday gösterebilecek, isteyen bağımsız aday olabilecekti. İstanbul’daki Meclisi Mebusan’dan gelen milletvekilleri de bu meclise kabul edilecekti.
.
Tarih 2 Nisan 1920.
4. Damat Ferit Hükümeti kuruldu.
.
Tarih 8 Nisan 1920
Damat Ferit hükümeti, Anzavur’a paşalık unvanı verip Balıkesir Mutasarrıflığı’na atadı.
(Bu Anzavur 10 Mayıs 1920’de paralı bir kuvvetle Adapazarı'nı işgal edecekti.)
.
Tarih 10 Nisan 1920.
Damat Ferit Hükümeti, Milli Mücadele’yi kınayan ve Kuvayı Milliyecileri “Asi” olarak suçlayan bir beyanname yayımladı.
Aynı gün Şeyhülislam Dürrizade Abdullah, hazırladığı “İhanet fetvasını” yayınladı.
.
Tarih 18 Nisan 1920.
“Kuvayı Milliye” yi bastırmak için “Kuvayı İnzibatiye (Halifelik Ordusu)” kurulmasına karar verildi.
.
TBMM'nin açılacağı günlerde Anadolu'da manzara şuydu:
Güneyde, Urfa, Antep ve Maraş’ta Fransız işgaline karşı savaş vardı.
.
Ege’de efeler Yunan'a karşı direnmeye çalışıyordu.
.
Doğu’da Ermeni tehdidi sürüyordu.
.
Marmara ve civarında ise Kuvayı Milliye birlikleri İngilizlere ve yerli işbirlikçilere karşı savaşıyordu.
.
Gönen, Bursa, Adapazarı, Hendek, Bolu, Düzce, Yozgat, Konya isyan ateşiyle yanıyordu.
.
Anadolu’da irili ufaklı 60 kadar isyan patlak vermişti. Bunların başında padişahın, halifenin, İngilizlerle işbirliği halindeki kumandanları vardı.
.
İşbirlikçi saray ve hükümetinin Atatürk’ün üzerine saldırttığı Anzavur askerleri, Hilafet Ordusu ve Kuvayı Ahmediye Ankara’yı tehdit ediyordu.
Ankara’da tüm yurtseverler çok tedirgindi.
Öyle ki, Halide Edip’in eşi Dr. Adnan (Adıvar) Bey, isyancılar tarafından boğazlanmaktansa gerektiğinde intihar etmek için üzerinde zehir taşıyordu.
Atatürk’ün kaldığı Ziraat Mektebi’ne gelen telgraf tellerinin kesildiği, etraftan silah sesleri duyulduğu oluyordu.
.
O günlerin tanıklarından Halide Edip (Adıvar) şunları anlatıyor:
“Rahat uyumak mümkün olmazdı. Çünkü Hilafet Ordusu mensuplarının ne zaman bizim yerimizi de basıp, yatağımızda bizi boğazlayacaklarını tahmin edemiyorduk. O günlerde bu vatan hainleri Bolu Hastanesinde yatan bazı subayları da yataklarından sürükleyip hastanenin önünde kafalarını taşla ezmişlerdi.”
.
O sırada Ankara’yı savunacak asker de yoktu.
Atatürk, neredeyse tüm birlikleri, iç isyanları bastırmak için görevlendirmişti.
Refet Paşa, Denizli taraflarından Ankara’ya 120 kişilik birlik gönderdi.
Kılıç Ali de Antep’ten 70 kişilik bir süvari müfrezesi getirdi.
.
Ankara’da meclis açılırken, sadece bu 190 asker vardı.
.
O sıralar henüz güçlü komutanların hepsi Atatürk’ün yanında değildi.
İsmet (İnönü), TBMM açılmadan önce Ankara'ya gelmişti.
Ancak Fevzi (Çakmak), Yusuf İzzet Paşa ve Fahrettin (Altay) paşalar henüz Milli Mücadele'ye katılmamışlardı.
Atatürk, başlangıçta Milli Mücadele'ye karşı olan bu komutanları yanına çekmek için de o günlerde çok çaba harcadı.
.
Atatürk, o zor günlerde zaman zaman umutsuzluğa kapılsa da ne “Milli Bağımsızlık” ne de “Milli Egemenlik” savaşından vazgeçti.
.
Atatürk, TBMM'yi açarken sadece yeni bir meclis değil, aynı zamanda yeni bir devlet kurduğunu biliyordu. Bu yeni devlet, bir “Din devleti” değil “Laik bir devlet” olacaktı. Egemenliği saraydan/sultandan alıp millete vermek zaten başlı başına “Laik” bir adımdı.  Ancak Anayasaya “Devletin dini İslamdır” maddesini koyacaktı.
.
Tarih 23 Nisan 1920.
TBMM, 23 Nisan Cuma günü, Hacı Bayram Camii’nde Cuma namazı kılınarak, Kuran okunarak, kurbanlar kesilerek, dualar edilerek 355 vekil yerine ancak 115 vekille açıldı. 62 vekil mayıs ayında meclise katılacaktı.
.
Milli Mücadele önderlerini “Dinsiz”, “Zındık” ilan eden Dürrizade fetvalarının ve hükümet bildirilerinin havada uçuştuğu bir ortamda, Meclis cuma günü dini bir törenle açılmıştı.
.
Atatürk, TBMM’yi açtıktan sonra yaptığı konuşmalarda bir süre “Sultanı ve Halifeyi kurtarmaktan” söz etti.
Buna karşın Abdülhalim Çelebi’nin “Vahdettin ile anlaşalım” isteğini ve meclise bir “Padişah vekili” atanması önerisini ise ustaca reddetti.
.
Tarih 24 Nisan 1920.
Atatürk TBMM kürsüsünden şu konuşmayı yaptı (özetle):
“Mecliste milli iradeye dayanan bir hükümet kurulmalıdır.
Geçici olarak da olsa bir ‘Padişah vekili atamaya’ izin verilemez
TBMM, kanun yapma ve yürütme yetkilerine sahiptir.
Yüce Meclis, sınırlı bir yasama göreviyle değil, milletin bütün işlerini üstlenmek ve memleketin ve halifenin kurtuluşunu sağlamak amacıyla oluşturulmuştur ve artık Yüce Meclisin üstünde bir kuvvet yoktur.
Padişah ve İslam halifesi her türlü zorlama ve baskıdan kurtulduğunda meclisin düzenleyeceği yasaya göre yerini alır.”
.
Atatürk, sadece “Hukuk” ve “Mantık” ilkeleriyle 600 yıllık bir monarşiden ve 10 yıllık bir meşrutiyetten sadece 4 yılda (1920-1923 arasında)  bir Cumhuriyet çıkarmayı başardı.
İşte 23 Nisan 1920’de kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi, o Cumhuriyetin temel taşıdır.
(Alıntı: Sinan Meydan)
 
***
MECLİSİN DUALARLA AÇILMASI EMRİ
Mustafa Kemal Paşa’ya ait olan ve Meclis’in açılışından iki gün önce, 21 Nisan 1920’de Anadolu’daki bütün askerî birlikler ile sivil idarecilere gönderdiği ve açılıştan önce yapılması gereken dinî merasimlerin ne şekilde icra edileceğini anlatan talimatlar:
.
1. Allah’ın cömert ihsanı ile Nisan’ın yirmi üçüncü Cuma günü, Cuma namazından sonra Ankara’da Büyük Millet Meclisi açılacaktır…
2. Vatanın istiklâli, hilâfet ve saltanatın kurtarılması gibi en mühim ve hayati görevleri ifa edecek olan Büyük Millet Meclisi’nin açılış gününü Cuma’ya tesadüf ettirmekle o günün mübarek olmasından istifade için açılıştan önce bütün milletvekilleri ile Hacı Bayram Veli Cami-i Şerifi’nde Cuma namazı kılınarak Kur’an’ın nurlarından ve salâttan feyz alınacaktır. Namazdan sonra Sakal-ı Şerif ve Sancak-ı Şerif taşınarak daireye gidilecektir.
İçeriye girilmeden önce bir dua okunacak ve kurbanlar kesilecektir.
Tören sırasında Camiden Meclis’e kadar Kolordu Kumandanlığı tarafından askeri birliklere özel tertibat aldırılacaktır.
3. O günün kudsiyetini sonsuza kadar ulaştırmak maksadıyla bugünden itibaren vilâyet merkezinde Vali Beyefendi Hazretleri’nin düzenlemesi ile hatim indirtilip Buhârî-i Şerîf okutulacak, hatmin geri kalan kısmı Cuma namazından sonra Meclis’in önünde tamamlanacaktır.
4. Kutsal ve yaralı vatanımızın her köşesinde aynı şekilde bugünden başlayarak Buhariler okunup hatimler indirilecek, Cuma günü ezandan önce minarelerde salavatlar getirilecek, hutbede Halifemiz Padişahımız efendimizin (Sultan Vahideddin’in) ismi zikredilirken Padişahın ve teb’anın biran önce kurtulup saadete ermesi duası da ilâveten okunacaktır.
Cuma namazının kılınmasından sonra hatim tamamlanarak hilâfet ve saltanat ile vatanın her tarafının kurtulması maksadıyla yapılan milli çalışmaların önemi ve kutsallığı, milletin her ferdinin vekillerinden meydana gelen Büyük Millet Meclisi’nin yapacağı vatani vazifeyi ifa mecburiyeti hakkında öğütler verilecektir.
Daha sonra Halife ve Padişahımızın, din ve devletimizin, vatan ve milletimizin kurtuluşu, selâmeti ve istiklâli için dua edilecektir.
Bu dini ve vatani merasimin tamamlanıp camilerden çıkılmasından sonra Osmanlı topraklarının her tarafından hükümet makamına gelinerek Meclis’in açılmasından dolayı resmi tebrikler sunulacaktır.
Yine her tarafta Cuma namazından önce uygun şekilde Mevlid-i Şerif okunacaktır.
5. İşbu tebliğin hemen yayınlanıp gönderilmesi için bütün vasıtalara başvurulacak ve hızlı bir şekilde en ücra köylere, en küçük askeri kıtalara ve memleketin bütün kuruluşlarına ve müesseselerine yollanması sağlanacaktır.
Ayrıca büyük levhalar hâlinde her tarafa asılacak ve mümkün olan yerlerde bastırılıp bedava olarak dağıtılacaktır.
6. Cenabı Hakk’a tam bir muvaffakiyet için niyaz edip yalvarıyoruz.
.
Temsil Heyeti adına Mustafa Kemal.