“Artık işe yürüyerek gidip geleceğim”
Çanakkale Belediyesi Ekim Ayı Meclis Toplantısı, dün Ülgür Gökhan’ın başkanlığında Çanakkale Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Borçlanmalar, tasarruf tedbirleri, Kirazlı köylüler tarafında belediyeye verilen dilekçe ve toplu taşımalara yönelik zam talebinin konuşulduğu meclis gündemi yoğun geçti.
Başkan Gökhan, meclis toplantısında, tasarruf amaçlı ve hareketliliği özendirme anlamında bir karar aldığını açıklayarak, “Artık işe yürüyerek gidip geleceğim, gerektiği durumlarda toplu taşıma araçlarını kullanacağım. Protokol gerekliliği dışında hizmet araçlarını kullanmayacağım. Tasarruf etmeden biriktirmek söz konusu değil. Bilinçli olarak hepimizin yapmasında yarar var” dedi.
Çanakkale Belediyesi Ekim Ayı Meclis Toplantısı, dün Ülgür Gökhan’ın başkanlığında Çanakkale Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Borçlanmalar, tasarruf tedbirleri ve toplu taşımalara yönelik zam talebinin konuşulduğu meclis gündemi yoğun geçti.
Gündem dışı konuşmalarda ülke ve kentteki gelişmeleri değerlendiren Başkan Gökhan,  Hatay’da şehit düşen iki askerin ailesine baş sağlığı da dileyerek, yeni eğitim öğretim dönemine başlayan öğrencilere de başarılar diledi.
“İŞE YÜRÜYEREK YA DA TOPLU TAŞIMA İLE GELECEĞİM”
16-22 Eylül arasında da Avrupa Hareketlilik haftasında yapılan etkinliklerden de söz eden Başkan Gökhan, “ Ben de tasarruf amaçlı ve hareketliliği özendirme adına bir karar aşamasındayım. Yağmur çamur olmadığı süreçte yürüyerek işe gelip gitmeyi planlıyorum, bazı zamanlarda da toplu taşımayı kullanmayı planlıyorum. Elektriğe ve akaryakıta çok ciddi zamlar geliyor. Biz de belediye olarak tasarruf yapmalıyız. Araçlarımız ile ilgili bazı tedbirlerimiz olacak. Hizmet araçlarımızı protokol gereklilik dışında kullanmamak gibi önlemlerimiz olacak. Elektrik konusunda belediye binamıza tasarruf edeceğiz. Tasarruf etmeden biriktirmek söz konusu değil. Bilinçli olarak hepimizin yapmasında yarar var” dedi.
“TOPLANMA ALANLARI KONUSUNDA İÇİMİZ RAHAT”
İstanbul Depremine de değinen Başkan Gökhan Çanakkale’deki afet toplanma alanları konusunda da bilgi verdi.  Başkan Gökhan, “Özgürlük Parkı,  Rotary Parkı ve 500. Yıl Parkı, Hastanebayırı Spor Tesisleri,  Halk Bahçesi ve Cumhuriyet Meydanı, Dardanel Spor Tesisleri, kurban kesim yerimiz, 75, Yıl Parkı, Cuma Pazarı, Karacaören’deki iki park alanımız toplanma alanlarıdır. Bunları ilan etmek yetmez, çeşitli donanımları da yerine getirmek lazım. Çanakkale olarak içimiz rahat. 
“DEPREM KÖPRÜLERİ YIKARSA ÇAYIN BİR TARAFINDA HİÇ HASTANE KALMAYACAK”
Devlet Hastanesi’nin kalan kısmı da taşındığı zaman köprünün bir tarafında hiçbir hastanenin kalmayacağını da ifade eden Başkan Gökhan, “Bir deprem sonrasında köprüler yıkılır ise Sarıçay’ın bir tarafında, sağlık ocakları hariç hiç hastane kalmayacak. Bu konuda ne düşünülüyor bilmiyorum, bu konuda halkın bir an önce bilgilenmesinde fayda var” dedi.
“TAPOLCA’DA ŞEHİTLİK ZİYARETİ YAPTIK”
Tapolca gezisini hakkında da bilgi veren Başkan Gökhan, “ Macaristan’ın Tapolca şehrine kardeş şehir olarak ziyarette bulunduk.  Orası bizim kardeş şehrimiz çünkü Tapolca’nın Belediye Başkanı ana muhalefet partisinden. Bu partinin temel felsefesi kendilerinin Orta Asya’dan Hun Türkleri’nin soyundan geldiğini iddia ediyorlar, iki yılda bir de Türk günü yapıyorlar. Tapolca Belediye Başkanı Her 18 Mart’ta, Galiçya Tepesi’nde yaralanıp, Budepeşte’de şehit olanların bulunduğu şehitliğe gidiyor.  Burada Boşnak şehitler var. Biz de ziyarete gittik” dedi.
“BU DİLEKÇE KÖYLÜLERE YAZILIP, VERİLMİŞ”
 Başkan Gökhan, “‘Kazdağları ile köylerimiz arasında 40 km var, ayrıca bahsedildiği kadar ağaç kesilmedi, kesilen ağaç sayısı 13 bin’  cümleleri size tanıdık geliyordur” cümleleri ile söze başlayarak Kirazlı ve civarındaki köylüleri, Belediye’ye verdikleri dilekçe hakkında açıklamalarda da bulundu.
Başkan Gökhan, “2000 dönüm alanda ağaçların tamamı kesildi. 13 bini 2000 bine bölersek dönümüne 3 ağaç düşer. Ticari ağaç miktarı o kadar olabilir ama dalı kökü alan ağaçları saymazsan doğru olabilir. Orada en küçük ağaç bile sistemin parçasıdır. ÇED raporunu okuyun.  ‘Çevre köyleri olarak bize iş ve aş sağlayan ve işlerini düzgünce yaptığını gördüğümüz’ diyorlar.  Tarım bitmiş, devlet yapamıyor bunları, adam çocuğunu okutamıyor, eğitimini sağlayamıyor, ‘Dağ yolumuzun asfaltlanmasını ve yöremize temiz içme suyu sağlayan’ diyor bir de. Bu ne demek, biz sizin temiz içme suyu kaynaklarınızı talan edeceğiz demek.  Çevre konusunda Çanakkale katlediliyor. Orada destek veren insanlara da çeşitli sıfatlar yakıştırmaya kimse teşebbüs etmesin.  Bu yazıyı artık kim yazdıysa, ‘ Kim olduklarını ve amaçlarını bilmediğimiz bir grup alanda kamp yapmaya devam ediyor. Her türlü kışkırtmanın olduğu bu ortamdan ailelerimiz çok rahatsız.’ Doğanın katledilmesinden rahatsız değiller, kamp yapanlardan rahatsızlar. Orada jandarma var, sivil jandarma da her daim o alanda. Böyle bir şey olmasına jandarma müsaade eder mi? Bu olayı çarpıtmadır. Bu dilekçe birileri tarafından yazılmış ve köylülere verilmiştir” dedi.
“KİMSE BİZİM ÜSTÜMÜZE GELMEYE KALKMASIN”
Kirazlı Balaban mevkiinde 2 bin dönüm ağaç kesildiğini dile getiren Başkan Gökhan şunları söyledi; “Bunu ben söylemiyorum; ÇED Raporu söylüyor. Buna itirazı olan kurum ve makamlara sesleniyorum şunu bir okuyun. Mesela 'şu kadar sayıda endemik bitki var, bunlar yok olacak. 7 tanesi özellikle o bölgede yetişiyor, başka bölgede yok' deniliyor. Endemik bitkiye elini sürersen bunları yok edersin. Lütfen ÇED Raporunu açıp okusunlar diyorum. Çevre konusunda Çanakkale katlediliyor, inanılmıyorsa inanmasınlar. Buradan hareketle kimse bizim üstümüze gelmeye kalkmasın.”
TON BAŞINA 600 GRAM SİYANÜR KULLANILACAK”
Gökhan, “Çanakkale'nin tepesine çökmüş altın madencileri var, benim koruma alanıma tecavüz etmiş bir şirket var. Şöyle bir hesap yaptım: ÇED Raporundan söylüyorum, burada 495 bin ons altın, 3 milyon 6 bin ton gümüş çıkıyor. Ton başına 600 gram siyanür kullanılacak. Toplam siyanür miktarı ÇED Raporunun 15 630 ton siyanür kullanılacağı hesaplanmış. Bu bilgilerle hesaplanınca 800 milyon dolarlık gelir elde ediliyor. 304 milyon dolar kalacak ülkemize. 152 milyon dolarlık şirkete teşvik verilmiş. 472 milyon dolar kazanacak şirket, 152 milyon dolarda teşvik alacaklar. Tüm bunlara bakınca bu kadar bir gelir için suyun havanın 66 milyon TL'ye bu katliam değiyorsa bizim karşıtlığımız yoktur” ifadelerini de kullandı.
 AK PARTİLİ DOĞAN; “TÜRKİYE MADENCİLİK YAPMAYACAK MI?”
Mecliste konuşan AK Parti meclis üyesi Sıtkı Doğan, Başkan Gökhan’ın açıklamalarına cevap olarak; “Doğanın bozulmasını, su havzalarının kirletilmesini istemezler. Fakat biz vahşi madenciliğe karşıyız, ancak akıllı madenciliğe karşı değiliz. Akıllı madencilik, kurallara teknoloji imkanlarını kullanarak; çevreyi koruyarak yapılabilir diye düşünüyoruz. Bu konuda kamuoyu hassas, çevreye sahip çıkıyorlar. Bizde saygı ile karşılıyoruz ama Türkiye o zaman madencilik yapmayacak mı? Buraya baktığımız zaman 500 milyon ons altın rezervi, bunun altı katı da gümüş rezervi olan bir bölgedir. Benim yaptığım incelemelere göre 2 milyar dolar rezervi var. Devletin de elbet buradan bir geliri vardır. Güzel bir bahçemiz, çeşitli bitkilerle bezenmiş, fakat öğrendik ki altın rezervlerimiz var çıkartmayalım mı? Çevremiz çok önemli, siz belediye başkanı olarak su kaynaklarına sahip çıkmalısınız bu doğaldır. Bir ikilem içerisindeyiz. Ekonomimizin buna ihtiyacı var. Bu şirketleri kendi başlarına bırakmayacağız” dedi.

Dilek Akşen