Yıllardır düzenlediği basın buluşmasını geleneksel hale getiren Başkan Gökhan, geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklama Belediye Başkanlığının son dönemini yaşadığını söylemişti. Dolayısıyla Başkan Gökhan, Çanakkale Belediye Başkanı ünvanı ile son kez basın ile 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir araya geldi. Başkan Gökhan’ın her sene 10 Ocak Çalışan gazeteciler Günü nedeni verilen “Yılın Gazetecisi” ödülünü bu sene ve son kez gazeteci Erol Uçar’a verdi.
“Çok Önemli Bir Görevi Yerine Getiriyorsunuz”
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan her sene olduğu gibi bu senede Çanakkale merkezde görev yapan gazeteciler ile “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nde bir araya geldi. Büyük Truva Otelinde Düzenlenen Toplantıda Çanakkale Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hafize Akıncı, Çanakkale belediye Başkan Yardımcıları İrfan Mutluay ve Zeynep Özleyiş Çetin hazır bulundu. Düzenlenen etkinlikte konuşma yapan Çanakkale Belediye başkanı Ülgür Gökhan 10 ocak Çalışan Gazeteciler gününde son kez Belediye başkanı ünvanı ile gazeteciler ile bir araya geldiğini ifade ederek “ Bu benim malumunuz son Çalışan Gazeteciler Günü toplantısı. Belediye başkanlığım görevim bitiyor. Mart sonunda yeni seçilmiş Belediye başkanımıza teslim edeceğim. 1989 yılından beri bu Çanakkale'de Cumhuriyet Halk Partisi bu kentin yerel yönetiminde görev aldı. Basın emekçileri sizler bütün bu süreçlerde özellikle benim dönemimde 22 yıl boyunca hep bizi takip ettiniz. Bizimle ilgili haberleri halka ulaştırdınız. Yerel yönetimle ilgili haberlere ulaştınız. Eleştirileriniz oldu, destekleriniz oldu. Hepsini saygıyla karşılıyorum. Çünkü sonuç itibariyle sizler halkın haber alma ihtiyacını hatta haber alma özgürlüğünü yerine getiren bir meslek grubusunuz. Dolayısıyla sizler zor koşulda görev yapıyorsunuz. Çalışan gazeteciler günü zaten bu bağlamda çok önemli çünkü yaptığınız haberler bizi bazen memnun ediyor. O bazen de memnun etmiyor. Memnun etmediği zaman yine sizler muhatap oluyorsunuz. Sizler bu bağlamda kötü olarak nitelendiriyorsunuz. Sonuç itibariyle bunu sokakta, orada burada emek veren, çalışan siz değerli basın mensupları, şu bilinçte olduğunuza inanıyorum. Özellikle Çanakkale için söylüyorum bunu. Çanakkale halkına, kamuoyuna duyurma görevini yapıyorsunuz.” dedi
Türkiye’de Basın Mensubu Olmak Zor
Gökhan konuşmasının devamında Türkiye’ de gazeteci olmanın zorluklarını da değinerek şunları söyledi.” Türkiye' de basın çalışanı olmak zor. Mevcut iktidara eğer yandaş değilseniz özellikle bu bağlamda zorlanıyorsunuz ama yandaşsanız mevcut iktidara o zaman ne oluyor? Köşelerden Köşe beğeniyorsunuz. Bunu hepimiz yaşıyoruz. Burada tabii çalışan gazeteciler aynı zamanda da bir müessesenin çalışanı. Bu bağlamda da geçim şartları, özellikle emekçi arkadaşların geçim şartları da tabii zor. Tabi bu zorluk. Bu işverenlerin sizleri düşünmemesinden değil, onların da zor şartları var. Biliyorsunuz özellikle son yıllarda enflasyonist baskı dolayı kağıt gelen zamlar, mürekkepler, kalıplar, birçok konuda tabii işverenler de zorlanıyor ve burada geçim kaynakları olan işte reklam gibi ilan gibi unsurlarda yeteri kadar yararlanamayan kurumlarda zorlanıyorlar. Dolayısıyla kendi işçisine de, emekçisine de yeteri kadar destek olamıyor. Ve bu zor şartlarda çalışıyorsunuz. Bir de sokakta karda kışta, çamurda ve sıcak soğuk demeden hizmet ediyorsunuz. Dolayısıyla burada özellikle demokratik bir sürecin yaşanmadığı ülkelerde basın mensubu olmak çok zor. Yani bunu Türkiye'de de yaşıyoruz. Tabii bu arada uluslararası alanda da biliyorsunuz savaşın, terörün hiç bitmediği ortamlarda basın mensubu olmakta çok zor. Biliyorsunuz Gazze'de, Filistin'de, Rusya, Ukrayna savaşında birçok gazeteci maalesef hayatını kaybetti. Bu çok acı bir durum. Bütün dünyaya bilgi vermek için oralarda bulunan arkadaşlar, basın emekçileri maalesef bunları canlarıyla ödüyorlar. Onlara ben bir kere daha buradan rahmet diliyorum. Yazdıklarından, düşündüklerinden, kitaplarından dolayı öldürülmüş ve de ya da cezaevinde tecrit edilmiş basın mensupları var. Onları da anmamız lazım. Metin Göktepe'nin iki gün önce yirmi sekizinci ölüm yıl dönümüydü. Uğur Mumcu'yu yirmi dört Ocak günü otuz birinci kez anacağız. Polat Kutları yirmi dokuz kez için yine adalet isteyeceğiz ve bu arada tabii yine cezaevlerine düşmüş olan Barış Pehlivan'ın, Barış Terkoğlu' nun, Seyhan Avşar'ın, Tolga Şardan, Merdan Yanardağ'ın, Fatih Altaylı' nın bir yanları da hep adliyelerde, cezaevlerinde gözaltılar da geçiyor. Sınıf yaptıkları haberlerden dolayı halkı bilgilendirdiklerinden Dolayı. Çünkü niye? İktidarın işine gelmiyor. Yazdıkları, söyledikleri hiçbir haber iktidarın aleyhine olan hiçbir haber iktidarın işine gelmediği için onlar da bu güçlerini, yargı gücüyle kullanıyorlar. Bizim de Çanakkale'de rahmetli Cemal Oral kardeşimiz iki bin on dört yılında sokakta saldırıya uğramıştı. Saldıranlar bulunup cezalandırılmadı maalesef. Cemal kardeşimizi Iki bin yirmi bir yılında kaybettik. Yine onu anmışken yıllarca bu kente hizmet etmiş eee değerli büyüklerimiz, kardeşlerimiz Turhan Narler, Yaşar Türe, Mehmet Cantürk, Orhan Mutay, Mehmet Çelen, Cahit Yılmaz, Başol Özyayla, Ertan Tuzlu' nun da isimlerini rahmetle ve minnetle anmak istiyorum. Bu kentte onların hizmetini unutmayacaktır diye düşünüyorum. Ben yine de kayıplarımızı da aldıktan sonra hani deriz ya enseyi karartmadan hepinize her şeye rağmen mutlu, sağlıklı huzur dolu, başarı dolu bir yıl temenni ediyorum. Yeni yılda bunları sizler için hepiniz daha genç yaşlardasınız. Dolayısıyla daha uzun yıllar emek verecek durumdasınız. Bu mesleğinizde de başarılı bir dönem geçirmenizi diliyorum. Verdiğimiz bütün emekler için de ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Yirmi iki yıl boyunca dönem dönem de olsa sizler benimle beraber paylaştınız. Birlikte yol aldık. İyisiyle kötüsüyle bir şeyler vermek için bu kente çaba gösterdik. Sizler de onları paylaştınız. Kahkaha beğendiniz, kah eleştirdiniz. Hepsi doğaldır, normaldir. Bazen biz de kızmışızdır. Onun için ama o bir andır. Onun dışında normal olarak hepimiz bu kentte yaşanırız. Bundan sonra da belediye başkanı olmasam da Allah ömür ver müddetçe bu kentte yaşayacağız, birlikte olacağız yine, yine bu kentin dertleriyle dertleneceğiz. Çözüm önerinde bulunacağız ve paylaşacağız. Çünkü sonuç itibariyle ben yirmi iki yıldır bu kentte bir görev yapmışsam bundan sonra artık ben bu kentle ilgilenmiyorum deme lüksüne sahip değilim. Elbette ki ilgileneceğiz. Bunu sizlerle paylaşacağız. Yine bir arada olacağız. En azından hiçbir şey olmazsa sokaklarla beraber olacağız. Biliyorsunuz ben sokaklarda dolaşan insanım’’ dedi.
“Demokratik Bir Süreci, Hep Birlikte Geçirmeyi Öneriyorum”
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; yaklaşan yerel seçimler ile ilgili bir değerlendirmede yaparak “Yerel seçim dönemine girdik, adaylar belli oldu. Bu kent, yerel seçim, genel seçim, referandum geçirdi ve bu kentte her zaman barış hakim oldu. Asla ve asla kimsenin özel hayatıyla ya da başka konularda iftira atılmasını hoş karşılamadı. Projeler yarışır, projeler ortaya konur. Benim dönemim de eleştirilecektir. Benim yapamadıklarımı, yapmayı vaat edeceklerdir. Bu da oldukça doğaldır. Ancak dikkat etmemiz gereken, kenti taraftarlarımıza sakin olmaları gerektiğini söylemektir. Demokratik bir süreci, hep birlikte geçirmeyi öneriyorum. Çünkü bu kente barışın kenti diyoruz ve bu kente demokrasi yakışır. Bu kent, aynı zamanda özgürlüklerin kentidir. Herkes özgürce düşüncelerini paylaşır, yaşantısını sürdürür ama barışı bozmadan. Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi adayının kazanması için mücadele edeceğiz. Sonuç itibariyle demokrasinin gereği olarak sandıktan çıkan sonuçlara hepimiz saygı göstereceğiz” dedi.
Yılın Gazetecisi Ödülünü Erol Uçar Aldı
Çanakkale Belediyesi tarafından her sene düzenli olarak belirlenen yılın gazetecisi ödülünü Gazeteci Erol Uçar aldı. Başkan Gökhan, Yılın Gazetecisi seçilen Erol Uçar’a yılın gazetecisi ödülünün sahibi olduğunu ilan ederek hediyesini verdi.
Ogün İnal
