Palamutun bolluğundaki azalma ve talebin artması, balık pazarlarında dalgalanmalara neden oluyor. Deniz ürünleri sofralarımızın vazgeçilmezi olan palamut, sırtı çizgili ve karnı gümüş renginde bir göçmen balığıdır. Karadeniz ve Marmara Denizlerinde avlanan bu lezzetli balığın kilosu, geçtiğimiz aylarda 150 lira civarındayken, şimdi Çanakkale'deki tezgahlarda 250 lira seviyelerine ulaşmış durumda.

 Palamut azaldı, talep artı,  fiyat yükseldi

 Palamut, hem sağlıklı bir besin kaynağı olması hem de eşsiz tadıyla bilinir. Ancak artan fiyatları, balık severleri endişelendiriyor ve alternatif çözümler aramaya yönlendiriyor. Geçtiğimiz aylarda 150 TL’den satılan Palamut şimdilerde 250TL’yi buldu. Çanakkale'deki balık severler, bu duruma karşı daha dikkatli davranmaya başlıyor ve alternatif balık türlerine yöneliyor. Hamsi, mezgit, istavrit gibi deniz ürünleri, palamutun yerine geçebilecek besleyici ve lezzetli alternatifler sunuyor. Bu fiyat dalgalanmalarının arkasındaki ana sebep, palamutun denizlerde azalması ve talebin artması. Bu durum, talep ile arz arasındaki dengesizlikten kaynaklanmaktadır. Ancak, balık severlerin tercihleri ve alışkanlıkları, denizlerdeki ekosistem üzerinde doğrudan etki yapar. Bu nedenle, tüketicilerin daha sürdürülebilir seçimler yapması, denizlerimizin geleceği açısından kritik öneme sahiptir.

 Sürdürülebilir Balıkçılık Ve Çeşitlilik Önemli

 Palamutun fiyatlarındaki bu dalgalanmaların geçici olduğu göz önüne alındığında, balık severlerin deniz ürünleri seçimlerini çeşitlendirmesi büyük bir önem taşır. Farklı balık türlerine yönelmek, hem denizlerimizdeki türlerin korunmasına katkı sağlar hem de balık severlerin sofralarını çeşitlendirir. Ayrıca, sürdürülebilir balıkçılığı desteklemek, gelecek nesillere temiz denizler ve zengin deniz ürünleri mirası bırakmamız açısından elzem. Sonuç olarak, palamut fiyatlarındaki bu geçici dalgalanmalar, doğru ve sürdürülebilir deniz ürünleri seçimleriyle dengelenebilir. Tüketicilerin bilinçli tercihleri, hem doğal dengenin korunmasına katkı sağlar hem de kaliteli deniz ürünlerinden mahrum kalınmasını sağlar. Bu bilinçle, deniz ürünleri sofralarımızda yer alırken sürdürülebilirliğe ve çeşitliliğe önem vermek, hem doğamızı hem de sağlığımızı koruma yolunda atılan önemli bir adım.

 Murat Çağlayan