Boğaz TV’de Ogün İnal’ın sunduğu Güncel Programı’na konuk olan Milliyetçi Hareket Partisi MHP İl Başkanı Ali Tuğrul Yıldırım gündeme dair birçok konu hakkında değerlendirme yaptı.

MHP İl Başkanı Ali Tuğrul Yıldırım, ‘’Türkiye Cumhuriyeti Devleti binlerce yıllık devlet geleneğini sürdüren bir devlettir. Dört kıtaya hüküm süren bir ataların torunları olarak Atatürk ve silah arkadaşlarının emanet ettiği Cumhuriyet’i 100’ncü yılında taçlandıracağız. Bizim gönlümüz, ruhumuz 2023’te’’dedi. Cumhurbaşkanı Hükümet Modeline ilişkin yorumlar da yapan Yıldırım, ‘’Cumhurbaşkanı Hükümet Modeli’nin de aslında Türk Dünyasında, geçmişte atalarımız tarafından, denemiş bir model. İşleyiş olarak sistemsel olarak bir takım, aksaklıklar olabilir. Ana hatlarla çok güçlü olan bir model’’ dedi.

Ogün İnal’ın Güncel Programında konuk olan MHP Çanakkale İl Başkanı Ali Tuğrul Yıldırım siyasetin ve ülke genelinde yer alan birçok konu başlığında değerlendirmeler yaptı. Kısaca siyasete nasıl girdiği hakkında bilgi veren MHP İl Başkanı Tuğrul Yıldırım, ‘’Siyasi hayatımda da ülkü ocakları kökeni olarak bu işe başladım, aslında aile olarak da siyasi bir ailenin evladıyım. Tabii siyasi aileleri biliyorsunuz, işleyiş bakımından aileleri de siyasete meraklı oluyor. Rahmetli babamızın izinden devam ettik. Ülkü Ocakları’nda görevler aldık akabinde, merkez ilçe başkanlığında görevler aldık. Üst kurul delegeliği yaptım. Daha sonra genel başkanımızın emri ile göreve atandım. Ardından da kongre de tekrar aday gösterilerek, seçilmiş olarak ta tekrar görevime devam ediyorum. İl başkanlığı süreci devam etmekte böylece’’ dedi.

‘’Geldiğimiz dönem siyaseten aslında dezavantajlı bir dönemdi’’
Son dönemde partisinin çalışmaları hakkında değerlendirme yapan MHP Çanakkale İl Başkanı Yıldırım, ‘’Geldiğimiz dönem siyaseten aslında dezavantajlı bir dönemdi. Bahsettiğim gibi ilk atandığım dönemde hastalık söz konusu değildi. Öncelikle atandığım süreçte tabii biliyorsunuz. Hep yönetim değişikliklerinden bir çalkantılı dönemler olur geçer. Daha sonrasında ekibimizi kurduk. Kurmuş olduğumuz ekibimizle de aktif bir çalışma performansını belirledik. Saha da eksik kalmanın siyasette hiçbir zaman yaramadığını düşünüyorum. Siyasetçi sahada aktif olmalı, siyasette kendini göstermeli birtakım çalışmalar yapmalı. Bu temelde bu meyanda, çalışmalar düzenledik. Özellikle öncelikle malum bizim teşkilatımızın MHP teşkilatının, yıpratan bir süreç yaşandı. Bu süreçten sonra partimizin içinden bir parti gitti. Şimdi yenilerde bir parti daha doğurdular. Bunun bir yıpranıklığı var. Türkiye genelinde Antalya Trabzon, kısmi Samsun özellikle sahil bandı diye anılan Kırklareli, Tekirdağ, Çanakkale Kısmi İzmir gibi, illerde karşı tarafı yıpratıcı bir politikası oldu. Buralarda oy kaybettik, güç kaybettik. Bunları toparlamak adına birtakım çalışmalarda bulunduk. Biliyorsunuz genel başkanımızın da bir vurgusu var, ‘Milliyetçi Hareket Partisi’nin kapıları herkese açıktır’ dedi. Bir takım kriterler koyarak söyledi.  İşi hakaretvari söylemlere getirmek istemeyenleri söyleyerek, samimi olarak bir vesile olarak gitmiş arkadaşlar gittikleri yerde rahat etmediklerini gördüklerimiz tekraren geri davet edildi. Genel Başkan o kapıyı açık tutuyorsa bizler de o kapıyı sonuna kadar açık olarak beklemek yakışır. Bu şekilde çalışmalar gerçekleştirdik. Geri dönüşlerde aldık. Güzel geri dönüşler de aldık. Sahada aktif olmayıp, biliyorsunuz Çanakkale 12 ilçe, orta küçük illerde sayılır nüfus bakımında, 540 bin 550 bin nüfusumuz var ama sahamız çok büyük. Bir ucundan bir ucu 230 km olan bir yerimiz var. Göreve geldiğimizin 6 ayı gibi biliyorsunuz Mart ayının 11 günü ilk korona virüsü vakası ülkemizde rastladı. Ülkemizde bu süreçten sonra da belirsizlik ortamı doğdu. Bu belirsizlik ortamı siyasete de yansıdı. Gün geldi teşkilatımızı açmamak yönünde emirler aldık. Kahveydi, işletmelerdi kapalıydı. Biz de bu sürece önem gösterdik. Kriterlere dikkat ettik. Dünyayı etkileyen bir hastalıkla baş başayız. Dünyada büyük etkiler uyandırdı. Ülkemizde de çok insanımız kaybettik, ilçemizde de çok insanı kaybettik. Çok sağlıkçımızı kaybettik. Hala daha belirsizlikler de devam ediyor. Birtakım şeyleri aşıyla aştık. Bu süreçte hayatını kaybeden vatandaşlarımıza sağlıkçılarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Vatandaş olarak çok dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Maske, mesafe, temizlik gibi alınan tedbirlere bütün vatandaşlarımızın önemle uymasını rica ediyorum’’ dedi.
Konuşmasında Atatürk’ün vefatının üzerine,  2023 hedeflerine ve Türkiye'de yaşayan genç nüfus hakkında değerlendirmeler yapan Yıldırım; ‘’2 gün önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk Ulu önder ülkemizin Başkomutanı Atatürk’ün vefatının 83. Seneyi devriyesini gerçekleştirdik. Buradan hatırlamışken Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının rahmetle minnetle yadediyorum. Mekanları cennet olsun. Çok büyük emekleri var. İşte o cephelere nam salmış şühedanın, emanetini bizler 100 yıla taşımanın gururunu yaşayacağız. 2023’ü gerçekleştirmek Türkiye Cumhuriyeti'nin mihenk taşlarından bir tanesidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti binlerce yıllık devlet geleneğini sürdüren bir devlettir. 4 kıtaya hüküm süren bir ataların torunları olarak. Atatürk ve silah arkadaşlarının emanet ettiği cumhuriyeti 100 yılında taçlandıracağız. Bizim gönlümüz ruhumuz 2023’te, Ülkemizin aslında çok büyük avantajlarından bir tanesi genç nüfus. Bizim genç nüfusu sahiplenmemiz, bu silsileyi de devam ettirmemiz gerekiyor. Güçlü gençlik her zaman Türkiye Cumhuriyeti’nin gücüdür kudretidir. Bizde şimdi, MHP olarak kendimden örnek verdim” diye konuştu.

“Cumhurbaşkanı hükümet modeli atalarımız tarafından denenmiş bir model”
Cumhurbaşkanı Hükümet Modeline ilişkin yorumlar da yapan Yıldırım, ‘’Cumhurbaşkanı Hükümet Modeli’nin de aslında Türk Dünyasında, geçmişte atalarımız tarafından, denemiş bir model olduğu ve rahmetli Başbuğumuzun da zaman zaman değindiği, okuduğumuz kitaplarda öğrendik. Bunlar var aslında, bu modelin devletimize milletimize, belirsizlikler noktasında bütün sıkıntıları ortadan kaldıracağımız düşünüyorum. Elbette işleyiş olarak sistemsel olarak bir takım, aksaklıklar model değişikliği olduğu için, bir süreç olabilir. Ana hatlarla çok güçlü olan bir model’’ dedi.

‘’Ekonomiden sevmediği şeylerden bir tanesi belirsizliktir’’
Ekonomi hakkında değerlendirme de yapan Yıldırım, ‘’Tatbiki doların 10 lira bandına yaşanması elbette bizler için, hoş görülür bir durum değil, ekonominin iyi olmasını isteriz biz siyasiler olarak, az önce de birçok konuyu, özellikle eski sistemdeki tartışırken belirsizliklerden bahsettik. Sıkıntıları tartışırken belirsizlikten bahsettik. Ekonomiden sevmediği şeylerden bir tanesi belirsizliktir. Ben yüksek lisans yaparken, 2008 Mortgage krizini araştırmıştım. O zamanki konutlarda konutlar ’da yaşanan fiyat artışları durağanlaşan dönem Sargaç kaldıraç etkileri onlarla ilgili çalışma yapmıştım. Bu ekonomik durumlarla ile ilgili, ekonomik krizlerle ilgili az önce siz de vurguladınız dışa bağlı bir ekonomi dediniz. Dışa bağlı ekonomilerde kesinlikle ve kesinlikle her 10 yılda küçük krizler ve 30 yılda büyük krizler beklenebiliyor. Biz siyasiler biliyorsunuz krizin olmasını en istemeyecek en önemli kesimlerden bir tanesiyiz. Vatandaş sofrasını bilerek ve görerek bizimle konuşuyor. Özellikle burada Kovid döneminin getirdiği belirsizlik var. Kovid döneminde bahsettim tedarik ile bir problemimiz var. Arzının azaldığı ürünlerde fiyat artışını görüyoruz. Otomobil sektöründe görüyorsunuz işte birçok firma, üretimdeki rakamını yarıya indirdi. 1 milyon araç üreten bir firma, rakamı yarıya 500 bine indirdi. Buradaki finansmanı da karlılık ile sağlayacağını iletti. Aslında burada arz ile tedarik ile bir problem var. Kovid döneminde üretemedik, biz üretemediğimiz gibi dünyada üretemedi, arız problem olmaya başladı. Arzı problem olunca da fiyatı artıyor”  şeklinde ifade etti.
Ogün İnal