Troya Antik Kenti’nin Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan’ın “Seyyahların İzinden Tenedos'dan Bozcaada'ya” isimli kitabı Ege Yayınları’ndan çıktı. Kitapta Bozcaada’nın binlerce yıl önce Troya Savaşı ile başlayan ve Homeros’un ölümsüz destanları İlyada ve Odysseia ile devam eden kültür serüveninin, beş bin yıllık öyküsü bu anlatılıyor.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nde öğretim üyesi  ve Troya Antik Kenti’nin Kazı Başkanı olan Prof. Rüstem uzun süredir çalıştığı kitabı Seyyahların İzinden Tenedos'dan Bozcaada'ya raflarda yerini aldı.

 Tanıtımında; ‘’Bozcaada, Homeros destanlarındaki ismiyle Tenedos; Troya Savaşı öyküleriyle örülmüş mitolojik Akdeniz coğrafyasının küçük, ama vazgeçilmez en önemli noktası. O olmadan, Homeros destanlarının temeli üzerine yükselen dünya kültür mirası ve edebiyatını tam anlamıyla kavramak mümkün değil. Bunu son bin yılda adaya gelen ya da sadece adanın rüzgarıyla geçip giden seyyahların anı ve izlenimlerinde çok belirgin olarak görmekteyiz. Adanın karakterini belirleyen rüzgâr, seyyahların anılarında derin ve kalıcı izler bırakmıştır. Bu izlerden açtığımız yoldan ilerlerken adanın kadim ve mitolojik tarihinin, bir daha hiçbir zaman çıkmayacak gibi insanların saçlarına, tenlerine ve zihinlerine işlediğine şahit olmaktayız. Herkesin rüzgârla, denizle, gökyüzüyle ve mitolojiyle şekillendirdiği kendi adası, bir diğerinin adasının kimi zaman arkadaşı, kimi zaman can düşmanı olmuş. En güzel olanı ise adanın bu kavgaya hiç karışmadan tarih sahnesinde o bin yıllık rolünü oynamaya devam ediyor olması. Uygarlıklar denizi Ege’nin kuzeyindeki, gözlerden uzak, küçük bir ada olan Bozcaada’nın binlerce yıl önce Troya Savaşı ile başlayan ve Homeros’un ölümsüz destanları İlyada ve Odysseia ile devam eden kültür serüveninin, beş bin yıllık öyküsü anlatılmakta bu kitapta’’ ifadeleri yer aldı.
 
İLK BEĞENİ HALUK ŞAHİN’DEN GELDİ
Kitabı ile ilgili ilk değerlendirmeyi yapan Bozcaada'nın sevilen ve sayılan isimlerinden olan gazeteci yazar Prof. Dr. Haluk Şahin; ‘’Yıllardır beklediğim kitap geldi’’ diyerek Rüstem Arslan hakkında övgü dolu ifadeler kullanarak şunları söyledi;
‘’Troya Kazı Heyeti Başkanı, büyük arkeolog Manfred Osman Korfmann’ın öğrencisi ve emaneti Prof. Dr. Rüstem Aslan’ın yıllardır bu kitabı hazırladığını biliyordum. Rüstem’le her konuşmamızda değiniyorduk! Ve nihayet az önce bağda, Troya’nın karşısında bana ulaştı. Troya’nın karşısındaki bu minik ada tarih boyunca gezginleri büyülemiş, bir şeyler yazmaya zorlamıştır. Onlar buranın sıradan bir yer olmadığını bildikleri için fırtınalara aldırmaksızın buraya gelmiş, şarap fıçılarını doldurmadan ayrılmamışlardır. Poyraz onların da yüzünü okşamış belki de tokatlamış ve yaşamakta olduklarını hatırlatmıştır. Umarım adanın bağcılığına ihmal edip burayı alelade bir mesire yeri haline getirmeye çalışanlar da bu kitabı okurlar ve nasıl bir yerde olduklarını kavrarlar.
Sağol Rüstem Aslan dostum! Homeros Okumaları’nı 2001 yolunda birlikte başlattığımız Korfmann Hoca’ya da selam olsun!’’ şeklinde konuştu. Antik çağda Leukophrys, Yunan Mitolojisinde Tenedos adıyla anılan Bozcaada, stratejik konumundan dolayı çağlar boyunca birçok kez istilaya uğramış ve el değiştirmiş. Adadaki nekrapol sahasında yapılan kazılardan anlaşıldığı üzere adanın tarihi M.Ö. 3000 yıllarına dayanıyor. Adanın bilinen ilk sakinleri Pelazziler. Daha sonra sırasıyla Fenikeliler, Atinalılar, Yunanlılar, Persler, Büyük İskender, Bizanslar, Cenevizler, Venedikler ve Osmanlılar adaya hakim olmuş.

Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesinden sonra Bozcaada, Türkler için önem kazanmış ve 1455’te Osmanlı topraklarına katılmış. Bu tarihten itibaren Osmanlılar ve Venedikliler arasında Bozcaada için mücadeleler olmuş ve adanın hakimiyeti zaman zaman Venediklilere geçmiş. Osmanlı yönetiminde geçen uzun bir dönemden sonra, Balkan Savaşları sırasında 1912’de Yunanistan tarafından işgal edilen ada, 1923 Lozan Anlaşmasıyla Gökçeada ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmış.
 
ibrahim Akın Kazancı