Hem kalitesi hem de lezzeti nedeniyle Türk su ürünlerine talebin giderek arttığını söyleyen Hasan Uysal, "Özellikle Avrupa ülkeleri, Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti ve Japonya önemsediğimiz pazarlar. Dünya genelinde halkın sağlıklı beslenmeye önem vermeye başlaması talebin ve tüketimin her geçen gün artmasına neden olmaktadır. Bundan dolayı önümüzdeki aylarda sektör ihracatının daha üst noktalara ulaşacağından ümitliyiz” diye konuştu.

Corona Virüs sürecinde bakanlık tarafından balık tüketiminin arttırılmasına yönelik kampanyalar başlatıldı
ÇTB Başkan Yardımcısı Gökhan Uysal, “Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili bir yarımada olup, 8.333 km. kıyı uzunluğuna sahiptir. Çanakkale’miz, Marmara Denizi ve Ege Denizi’ne olan kıyıları ve Çanakkale Boğazı ile yüksek su ürünleri potansiyeline sahip bir ildir. Çanakkale Boğazı, su ürünleri açısından çok çeşitli türlerin yaşayabilmesine imkân vermekte ve birçok türün göç yolu üzerinde bulunmaktadır. Çanakkale’de ihracatı yapılan su ürünleri; taze soğutulmuş ve dondurulmuş balık, işlenmiş su ürünleri (konserve), işlenmiş çift kabuklu yumuşakça, marinati karides ve kum midyesi gibi ürünlerdir. Gerçek Kişi Su Ürünleri Ruhsatına sahip balıkçı sayısı 11.647, ruhsatlı tekne sayısı 830 adettir. Mevcut balıkçı ve teknelerin yanı sıra zaman zaman diğer illerden avlanmak amacıyla gelen balıkçıları da dikkate aldığımızda, ilimizin birim av gücü potansiyeli, ülkemiz balıkçılık filosu içerisinde oldukça önemli bir yer tutar. Dünyada ve ülkemizde görülen Coronavirüs  (COVID-19)  salgınına karşı alınacak en etkili önlemler arasında, bağışıklık sisteminin güçlü tutulması, bunun için ise dengeli ve yeterli beslenilmesi gerektiği uzmanlarca bildirilmektedir. Bu kapsamda balık, sahip olduğu vitamin, mineral ve omega-3 gibi besin öğeleri bakımından bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için önemli ve güvenilir hayvansal protein kaynakları arasındadır. Pandemi sürecinde Bakanlığımızca balık tüketiminin arttırılmasına yönelik çeşitli kampanyalar başlatıldı. İç piyasada tüketimin artışı ile sektörümüz ayakta kaldı.  Su ürünleri sektörümüz yara almadan pandemiyi geçti. Av yasağının kaldırılması ile birlikte bu yıl denizlerde hamsi az palamut ise bol miktardadır. Şimdi daha emin adımlarla ihracatlarımız da açıldı" dedi.

Su ürünleri Kooperatifleri Çanakkale Bölge Birliği Başkan R.Hasan Uysal ise Balığı sadece Türkiye'de deniz kıyısındaki kentlerimiz değil, tüm Türkiye'nin tüketmesi için, balığın sağlıklı olduğunu sürekli olarak altını çiziyoruz. Her zaman diyoruz. “Balık yiyin ve sağlıklı kalın" dedi. Sektörün ihracat rakamları ile ilgili de bilgiler veren R.Hasan Uysal yeni tip Koronavirüs Pandemisi nedeniyle getirilen zorunlu kısıtlamaların tüm ülkelerin dış ticaretinde azalışa yol açtığını dile getirerek, bu dönemde su ürünleri ihracatımız kısa dönemli bir düşüş yaşadı ancak hayatın normale dönmeye başladığı ve doğal olarak da kısıtlamaların gevşetildiği son 2 ayda ihracatımız tekrar yükseldi" dedi.

Hem kalitesi hem de lezzeti nedeniyle Türk su ürünlerine talebin giderek arttığını söyleyen Uysal şunları kaydetti. "Özellikle Avrupa ülkeleri, Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti ve Japonya önemsediğimiz pazarlar. Dünya genelinde halkın sağlıklı beslenmeye önem vermeye başlaması talebin ve tüketimin her geçen gün artmasına neden olmaktadır. Bundan dolayı önümüzdeki aylarda sektör ihracatının daha üst noktalara ulaşacağından ümitliyiz” diye konuştu. Türkiye, Ocak-Temmuz döneminde 80 ülkeye 106 bin 808 ton su ürünleri ihraç etti. Söz konusu ihracattan 548 milyon 125 bin 615 dolar gelir sağlandı. Bu dönemde Hollanda, İtalya ve Rusya Federasyonu, en fazla dış satım yapılan ülkeler oldu. Ocak-temmuz döneminde Hollanda'ya 75 milyon 551 bin 883, İtalya'ya 73 milyon 594 bin 459, Rusya'ya da 54 milyon 205 bin 263 dolarlık su ürünleri ihracatı gerçekleştirildi. Geçen yıldan farklı olarak bu dönemde Mısır, Finlandiya, Nijer, Cibuti, Moritanya, İrlanda, Kamerun, Mayotte, Fas, Senegal, Ruanda ve Kırgızistan'a da su ürünleri satıldı.