Çanakkale Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Kaya, 2020 yılında yaşanan sel, yangın gibi doğal afetlerin 2020 yılında üreticiyi büyük zarara uğrattığını söyledi. Kaya 2020 yılında yaşanan doğal afetlerin tarıma zararları konusunda yaptığı açıklamada şu cümlelere yer verdi.
 
ATEŞ DÜŞTÜĞÜ YERİ YAKTI
“Yazın güneşin kavurucu sıcağında, kışın soğuğun ayazında ve her türlü zor koşulda çiftçimizin maharetli elleriyle toprağı ilmek ilmek işleyerek döktüğü alın teri, üreticilerimizin geçim aracı, gelir kaynağıdır. Tarımsal üretim ülke ekonomisi için ise toplumun beslenmesi, tarıma dayalı endüstri ile hammadde ve dış satım maddeleri üretimi açısından giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Üstü açık fabrika olarak nitelenen bu stratejik sektör küresel iklim değişikliğinin etkisiyle doğal afetlerden giderek daha fazla nasibini almakta ve en çok zararı da doğal olarak büyük çoğunluğunu küçük aile işletmelerinin oluşturduğu çiftçilerimiz görmektedir. Çünkü büyük işletmeler çeşitli tarım teknolojilerini kullanarak bazı doğal afetlerin oluşturacağı zararı bertaraf edebilmektedir. Çanakkale tarımı ve çiftçisinin içinde bulunduğu 2020 yılında, doğal afetler üreticilerimizin yakasına yapışarak zor bir yıl geçirmesine neden olmaktadır, İlimizde mütemadiyen yaşanan aşırı sıcaklık, dolu ve hızlı yağmur yağışlarına bir de yangın felaketi eklenmiş ve üreticilerimizin yaş sebze ve meyveleri, hububatı, kadim zeytinlikleri zarar ve ziyana uğramıştır. Bu noktada şu unutulmamalıdır; ateş düştüğü yeri yakıyor. Doğal afetlerden zarar gören çiftçilerimizin büyük çoğunluğu krediyle işletmesini döndürmekte, tüm yaşamsal ihtiyaçlarını edinme konusunda en zor şartlarda ürettikleri mahsullerine umut bağlamakta ve bu ürünlerine kıymet vererek bakmaktadır. Ancak büyük umutlar besledikleri bu mahsullerin birçoğu yukarıda değindiğimiz doğal afetler dolayısıyla yok olup gitmiştir. Doğal afetler bizlere sigorta yaptırmanın önemini bir kez daha göstermiş olup, bu konuda biz çiftçiler de elini taşın altına sokmaya hazırdır; Ülkemizde sıkça yaşanan doğal afetler nedeniyle ürünlerde risklerin tamamı teminat kapsamına alınmalı ve tarım sigortası zorunlu olmalıdır. Hatta bu zorunluluk desteklemelerle ilişkilendirilmelidir.”
 
DOĞAL AFETTEN ZARAR GÖREN ÜRETİCİNİN ZARARLARI KARŞILANMALI
“Şimdi, yaraları sarma ve geleceği tekrar planlama vaktidir; ürünü doğal afet ve felaketler yüzünden zarar gören üreticilerimiz tek tek tespit edilerek tarım sigortalı olsun olmasın adaletli bir şekilde ve en kısa sürede zararları karşılanarak üretimlerine devam etmeleri sağlanmalıdır. Çünkü üretici devletine en çok böyle zor zamanlarda ihtiyaç duyar. Yaşanan doğal afetlerden sonra devletin eli zaman geçirmeden zarar gören üreticileri bulmalı, daha önce de olduğu gibi gerekli adımları atmalıdır. Her zaman her koşulda devlet ve millet el ele yürümelidir. Birlikte atılan her adım tamamlanabilir, sağlam ve kopmayacak bağların daimi olduğunu milletimize hissettirmiştir. Nasıl ki 15 Temmuz gecesi devletin milletine ihtiyacı olduğunda millet, devletini yalnız bırakmadıysa doğal afet sonrasında da zarara uğrayan üreticimiz devletin o şefkatli elini omuzlarında hissetmeyi beklemektedir.”

HASAN SAMİ ER